Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/674 E. 2023/620 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/674
KARAR NO : 2023/620
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/01/2021
NUMARASI : 2020/307 E. – 2021/29 K.

DAVACI : …
VEKİLLERİ :
DAVALI
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : YİDK Marka Kararı İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 26/01/2021 tarih ve 2020/307 E. – 2021/29 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 2019/103715 sayılı “…” ibareli marka başvurusunun davalı … Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun kararıyla 2012/59666 sayılı “…” ibareli marka mesnet gösterilerek SMK’nın 5/1-ç maddesi uyarınca nihai olarak reddedildiğini, oysa redde mesnet markanın dava dışı şirket tarafından müvekkilinin tescilli ve tanınmış markasının izinsiz ve hukuka aykırı şekilde tescil ettirilmesi ile kötü niyetli olarak oluşturulduğunu, dava dışı şirketin müvekkili ile aynı sektörde faaliyet gösterdiğini, 2012/59666 sayılı markanın hükümsüzlüğü talebiyle dava açtıklarını, yargılamanın devam ettiğini, dava konusu YİDK kararıyla markalarının Türkiye’deki tescil hakları gasp edilen müvekkilinin başvurusunun kötü niyetli tescile dayanılarak reddedilmesiyle bir kere daha mağdur edildiğini, markanın gerçek hak sahibinin müvekkili olduğunun WIPO tescilleriyle sabit olduğunu ileri sürerek, YİDK’nın 06/08/2020 tarih ve 2020/M-6565 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından, başvuru kapsamındaki 22, 24. sınıftaki emtianın redde mesnet marka kapsamındaki emtia ile aynı oldukları, karşılaştırılan markalardaki tek markasal unsurun “…” ibaresi olduğu, dava konusu marka ile redde mesnet markanın telaffuz, biçim ve anlam itibariyle birbirinin tıpatıp aynısı olduğu, redde dayanak markanın kırmızı zemin üzerine yazılı olmasının bu durumu değiştirmeyeceği, taraf markalarında kullanılan renk ve markaların yazım şeklinin ayniyeti ortadan kaldırmadığı, bu nedenle başvuru konusu markanın redde mesnet marka ile aynı/ayırt edilemeyecek derecede benzerlik olduğu, davacı vekili, redde mesnet gösterilen 2012/59666 sayılı “…” ibareli markanın hükümsüzlüğü talebiyle açtığı davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini belirtmekte ise de, bu durumun somut davayı etkiler mahiyette olmadığı, davalı kurumun tescilli bir markanın aynı ya da ayırt edilemeyecek kadar benzerinin tesciline resen engel olmak ve mutlak tescil engellerini resen dikkate almakla yükümlü olduğu, redde mesnet markayla ilgili hükümsüzlük davası açılmış olsa dahi, marka kesinleşmiş mahkeme kararı ile hükümsüz kılınmadıkça, 5’inci maddede düzenlenen mutlak red nedenlerinin nazara alınmamasının mümkün olmadığı, hükümsüzlük davası henüz kesinleşmemiş olup, söz konusu davada verilecek kararın ancak kesinleşmesi halinde davalı Kurumca dikkate alınacak olup, Kurumun mevcut hukuki duruma göre karar vermek mecburiyetinde olduğu, davalı Kurumun 6769 sayılı SMK’da açık bir hüküm bulunmadığı halde, henüz kesinleşmemiş bir davanın sonucunun beklemesinin bir belirsizliği ve kaosu beraberinde getireceği, YİDK kararının hukuka uygun olup olmadığı ancak kararın verildiği tarihteki koşullar muvacehesinde tartışılabileceği, YİDK kararının verildiği tarih itibarıyla 2012/59666 sayılı markanın hüküm ifade ettiği, davacı vekili SMK’nın 6/3. maddesi kapsamında gerçek hak sahipliği ve uluslararası tescillerinin bulunduğu iddiasında bulunulmuş ise de, bu iddianın başkalarının başvurularına itiraz, tescil halinde hükümsüzlük davası açma hakkı verdiği, ancak kendi başvurusu yönünden kendinden önce başvurusu yapılmış veya tescil edilmiş benzer markaya rağmen kendi başvurusunu tescil ettirme yönünde bir hak vermeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, başvuru ile redde mesnet markanın aynı olduğunu, müvekkilinin öncelik hakkının bulunduğunu, redde mesnet markanın hükümsüzlüğü talebiyle açtıkları davanın kabul edilmiş olduğunu, redde mesnet markanın kötü niyetli olarak tescil ettirildiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK marka kararı İptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı kurumun sonucu belirsiz bir dava sonunda verilecek kararı bekletici mesele yapma gibi bir yükümlülüğünün bulunmadığı, davalı kurum YİDK karar tarihinde mevcut duruma göre karar verecek olup, karar tarihi itibariyle kesinleşmiş bir hükümsüzlük kararının da bulunmadığı, öncelik hakkının tescilli bir marka varken aynısı/benzerinin tescil ettirme hakkını vermeyeceği, kötüniyet iddiasının somut uyuşmazlığın çözümüne bir etkisinin olmadığı, ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 120,60 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 11/05/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 04/05/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip