Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/580 E. 2023/542 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/580 – 2023/542
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/580
KARAR NO : 2023/542
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/03/2020
NUMARASI : 2019/114 E. – 2020/106 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ
DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali, Marka Tescili

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 05/03/2020 tarih ve 2019/114 E. – 2020/106 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 2018/27343 sayılı ve “…” ibareli başvurusunun, davalı Şirketin “…” ibareli markalarına dayalı olarak yaptığı sonucu Markalar Dairesi Başkanlığınca markalar arasında iltibas bulunduğu gerekçesiyle reddedildiğini, müvekkili Şirketin bu karara yaptığı itirazının da dava konusu YİDK kararı ile reddine karar verildiğini, oysa müvekkilinin dava konusu ibareyi enerji ve inşaat alanında yaklaşık 11 yıldır kullandığını, anılan ibarenin müvekkilinin ortaklarının baş harflerinden oluştuğunu, tarafların marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığı gibi faaliyet gösterdikleri alanlarında farklı olduğunu, davalı Kurumun “…” ibareli başka marka başvuruları hakkında verdiği karar ile işbu davaya konu kararının çelişkili bulunduğunu ileri sürerek, 2019-M-2144 sayılı YİDK kararın iptaline ve dava konusu başvurunun tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı vekili, taraf markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesi uyarınca iltibas bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, dava konusu marka başvurusu ile davalı Şirketin redde mesnet alınan markaları arasında hem kapsam hem de işaret aynılığı/benzerliği bulunduğundan, SMK’nın 6/1 maddesindeki koşulların oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, taraf markaları arasında iltibasa neden olacak bir benzerliğin bulunmadığını, müvekkilinin dava konusu ibareyi enerji ve inşaat alanında yaklaşık 11 yıldır kullandığını, anılan ibarenin müvekkilinin ortaklarının baş harflerinde oluştuğunu, tarafların faaliyet gösterdiği alanların da farklı bulunduğunu, dava konusu başvuruda yer alan “…” ibaresinin , dava konusu başvuruyu turizm alanında faaliyet gösteren davalı markalarından farklılaştırdığını, diğer yandan davalı Kurumun “…” ibareli bir başka marka başvuruları hakkında verdiği karar ile işbu davaya konu kararının çelişkili bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulü istemiştir

GEREKÇE : Dava, marka başvurusunun reddine dair YİDK kararının iptali ve başvurunun tescili istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, “…” ibareli başvuru ile redde mesnet “…” ibareli markalar arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde karıştırılma tehlikesinin bulunduğu, zira her iki markada da “…” ibaresinin asli unsur olarak yer aldığı, dava konusu başvuruda yer alan diğer unsurların yeterli ayırt ediciliği sağlamadığı, başvurunun tescil edilmek istendiği 37. ve 42. sınıf hizmetlerin redde mesnet markalar kapsamında yer alan mal ve hizmetlerle benzer bulunduğu, iltibas değerlendirmesinde marka kapsamları esas olduğundan, tarafların fiilen farklı sektörlerde faaliyet göstermelerinin sonuca bir etkisinin bulunmadığı, ayrıca gerçek hak sahipliği iddiasının işbu davada dinlenemeyeceği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 120,60-TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,

4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 13/04/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/05/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.