Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/565 E. 2023/619 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/565 – 2023/619
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/565
KARAR NO : 2023/619
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/11/2020
NUMARASI : 2019/270 E. – 2020/232 K.

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Marka ile ilgili Kurum Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 04/11/2020 tarih ve 2019/270 E. – 2020/232 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin “…” esas unsurlu markalarını mesnet göstererek, davalı şirketin 2018/65922 sayılı “…” ibareli markanın 03, 09, 14 ve 35. sınıftaki mal ve hizmetlerde tescili için yaptığı başvuruya itiraz ettiklerini, itirazın davalı … Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun kararıyla nihai olarak reddedildiğini, oysa davaya konu markanın görsel, işitsel ve anlamsal olarak müvekkilinin itiraza mesnet markaları ile iltibas yaratacak derecede benzer olduğunu, taraf markaların aynı sınıfları kapsadığını, davaya konu markanın tescili ve ilgili ürün/hizmetler üzerinde kullanılması halinde tüketiciler tarafından müvekkilinin markalarının serisi olarak algılanacağını, başvurunun kötü niyetli olarak yapıldığını, zira müvekkilinin markasının küresel boyutta tanınmış bir marka olduğunu, ayırt edicilik kabiliyetinin yüksek ve orijinal olduğunu, müvekkilinin …-….com.tr internet sitelerinin sahibi olduğunu, … ibaresinin müvekkilinin ticaret unvanın esaslı unsurunu oluşturduğunu, bu nedenle başvurunun ticaret unvanından doğan hakları da ihlal ettiğini ileri sürerek, YİDK’nın 10.05.2019 tarih ve 2019-M-4059 sayılı kararının iptali ile davaya konu olan markanın tescili halinde hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı şirket, davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, taraf markalarının kapsamındaki 03, 09 ve 14. sınıftaki malların ayniyet düzeyinde benzer olduğu, öte yandan davacının markalarının 35. sınıf yönünden genel satış hizmeti olarak tescilli olduğu, 1-34 sınıfta yer alan mallar yönünden hangi mal ve hizmetlerin satışı hizmetlerinin yapılacağına yönelik bir sınırlamaya gidilmediği, “…” esas unsurlu davalı markasının ise 35. sınıfın 05. alt grubunda 1-32. sınıfta bulunan malların satışı hizmetine yer verildiği, perakende satış hizmeti sunan ve bu konuda tanınmış olduğu bilirkişi raporu ile sabit olan davacı ile davalının 1-32. sınıfta yapacağı mağazacılık hizmeti arasında markaların benzer olması halinde iltibas tehlikesi olmasının kaçınılmaz olduğu, davacı ve davalı markalarının 35. sınıf yönünden de benzer hizmetleri sunabilecek şekilde tescil edildikleri, taraf markalarının ayırıcı unsurları olan “…” ibaresi ile “…” ibaresi arasında kelimelerin anlamı bakamından benzerlik bulunmadığı, ancak “…” ibaresi ile “…” ibaresi arasında markanın dört harfinin aynen kullanılması yanında ilk harfler olan “W” ile “M” harfinin ters görünümlü aynı harfi çağrıştırması nedeni ile görsel ve fonetik benzerlik bulunduğu, davalıya ait markaya ayırt edici özellik katacak bir şekil ögesi veya başkaca bir ibarenin bulunmadığı, davaya konu marka ile davacının itiraza mesnet markaları arasında biçim, renk, grafik unsurlar, düzenleme ve tertip tarzı olarak görsel, sesçil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, işin uzmanı veya dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu ürünler için ayırdığı satın alım ve yararlanım süresi içinde, davalının “…” markasını gördüğünde bunun davacının mesnet markalarından farklı bir marka olduğunu algılayamayabileceği, tescilli markaların bir uzantısı, yeni bir versiyonu, yeni bir serisi olarak algılanmasının ihtimal dahilinde olduğu, taraf markaları arasında iltibas tehlikesi bulunduğu dikkate alınarak diğer hususların incelenmediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile YİDK’nın 10/05/2019 tarih 2019-M-4059 sayılı kararının iptaline, davalı şirket adına tescilli 2018/65922 sayılı “…” ibareli markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, taraf markaları arasında belli düzeyde görsel benzerlik bulunduğunu, ancak bunun tek başına iltibasa sebebiyet vermeyeceğini, markaların bütünsel olarak farklılaştıklarını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili kurum kararının iptali, marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının 2011/106930 ve 2005/34116 sayılı markalarının 1-34. sınıf mallar yönünden tescilli oldukları, mal üreten kişilerin ayrıca hizmet markası almasına gerek olmaksızın ürettikleri malları satabilecekleri, açıklanan nedenle davalı şirketin başvuru kapsamındaki 35. sınıfın 05. alt grubundaki 1-32. sınıf malların perakendecilik hizmeti ile davacının markaları kapsamımdaki tüm emtialar yönünden benzerlik şartının gerçekleştiği, diğer yandan davacının markalarının esas unsuru “…” ibaresi ile dava konusu markayı oluşturan “…” ibaresinde 4 harfin aynı dizilimle markalarda ortak olarak yer aldığı, başvurudaki “W” harfinin ise itiraza mesnet markaların başında yer alan “M” harfinin asimetrik hali olması sebebiyle markaların görsel olarak yüksek düzeyde benzer oldukları, bu hali ile taraf markaları arasında ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, taraf markaları tüm sınıflar yönünden benzer bulunduğundan tanınmışlığın ve kötüniyetin somut uyuşmazlık yönünden bir etkisinin de bulunmadığı anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı …alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 120,60-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı … vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı … uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 11/05/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 03/06/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.