Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/544 E. 2023/453 K. 06.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/544
KARAR NO : 2023/453
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/09/2020
NUMARASI : 2019/187 E. – 2020/155 K.

DAVACI : … – (TC:…)
VEKİLİ :
DAVALI : 1 -…
VEKİLLERİ

DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 17/09/2020 tarih ve 2019/187 E. – 2020/155 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin … sayısı ile 09. Sınıf emtiaları kapsayacak şekilde gerçekleştirdiği marka başvurusunun davalı yanın itirazları sonucunda reddedildiğini, verilen kararın hatalı olduğunu, davalının “…” markalarının sahibi olmadığını, markalar arasında bir benzerlik bulunmadığını, ret gerekçesi markaların farklı oluşturuluş biçimleri, barındırdığı ibareler ve görsel yönden davalı markalarından farklı olduğunu, markaların bütünsel kompozisyonlarının benzer bulunmadığını, müvekkili ile davalı şirketin tamamen farklı alanlarda iştigal ettiklerini ileri sürerek, 2019-M-1879 sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkilinin “…” ibareli tescilli markalarının bulunduğunu, davacının müvekkili markaları ile benzer nitelikteki bir ibareyi tescil ettirmeye çalışmasının kötüniyetli olduğunu, davacının … firmasının yetkili müdürü olduğunu, anılan firmanın …” ibareli markalarının müvekkilinin itirazları sonucunda reddine karar verildiğini, davacının buna rağmen bu defa kendi adına başvuruda bulunduğunu, başvuruya konu işaret ile müvekkilinin markalarının benzer olduğunu, markaların kapsamındaki mal ve hizmet sınıflarının aynı olduğunu, müvekkili şirket markalarının hem tüketici hem de sektör nezdinde tanınmış olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraf markaları kapsamındaki mal ve hizmetler yönünden iltibas ihtimalinin ilk şartı olan emtiaların benzerliği kriterinin sağlandığı, 09. Sınıf emtianın ilgili tüketici açısından dava konusu markanın esas unsurunun “…” olduğu ve markalardaki ayırt edici vasfa sahip baskın sözcük unsurunun bu şekilde anlaşılacağı, markalar arasında gerek görsel, gerek işitsel, gerekse anlamsal olarak “benzerlik bulunduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dava konusu marka ile redde gerekçe gösterilen davalı şirket markalarının aynı ya da ayırt edilemeyecek derecede benzer olmadığı gibi redde gerekçe gösterilen davalı şirket markaları ile müvekkilinin markasının tamamen farklı sektörlerde kullanıldığını, SMK’nın 6/1. maddesi uyarınca verilen kararın bozulması gerektiğini, redde sebep olan davalı şirket markalarının asıl unsurunun “…” ibaresi olduğunu, “…” markasının davalı şirkete ait bulunmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili Kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının başvurusuna konu “…” ibareli marka ile davalı şirketin itirazına mesnet gösterdiği “…” esas unsurlu marka arasında, başvuru kapsamında bulunan emtia açısından, biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sesçil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede SMK’nın 6/1. maddesi anlamında bir benzerlik bulunduğu, zira taraf markalarında bulunan esas unsurların birbirinin aynısı olduğu, başvuru kapsamında bulunan emtia yönünden “…” kelimesinin marka başvurusuna bir ayırt edicilik katmadığı, diğer yandan taraf markalarının kapsamlarının da benzer tüketici kitlelerini hedef aldıkları, benzer dağıtım kanallarının bulunduğu, benzer ihtiyaçları gidermeye yönelik olduğu, birbirleri yerine ikame edilebilir oldukları anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 125,5‬0-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 06/04/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/04/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip