Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/494 E. 2023/437 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/494
KARAR NO : 2023/437
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/01/2021
NUMARASI : 2020/38 E. – 2021/12 K.

DAVACI : …
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : YİDK Kararı İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 18/01/2021 tarih ve 2020/38 E. – 2021/12 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı… vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, 20.03.2019 tarihinde … başvuru numarası ile “…” ibareli marka için 25. sınıfta tescil başvurusunda bulunulduğunu, ancak 6769 s. SMK’nın 5/1-(b, c) bentleri kapsamında ayırt edici nitelikten yoksunluk ve tanımlayıcılık gerekçesiyle reddedildiğini, anılan karara yönelik yapılan itirazın da YİDK tarafından 2019-M-10855 sayılı kararla reddedildiğini, bu kararın hukuka aykırı olduğunu, markayı oluşturan unsurlardan sadece birisine bakılarak ve diğer unsurlar ihmal edilerek ayırt ediciliğin varlığına ya da yokluğuna hükmedilmemesi gerektiğini, “…” markasının diğer teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmeyi sağlayacak nitelikte bir marka olduğunu, İngilizce kelimelerin Türkçe’ye çevrilerek bu haliyle değerlendirme yapılmasının doğru olmadığını, müvekkilinin benzer ibareli tescilli markalarının kazanılmış hak teşkil ettiğini ileri sürerek YİDK’nın 2019-M-10855 sayılı kararının iptalini ve … sayılı “…” marka başvurusunun kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı… vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, “…” ibareli başvuru markasının kapsamında yer mal ve hizmetler açısından “Spor malzemeleri ya da spor giysileri” mallarını temsil eden bir ifade olmadığı, SMK 5/1-b kapsamında ayırt edicilik niteliği taşımadığı tespitinin yerinde ve doğru olmadığı, “…” ibareli başvuru markasının kapsamında yer alan mal ve hizmetler açısından 6769 sayılı SMK madde 5/1-c anlamında tanımlayıcı olmadığı, müktesep hak açısından ise davacının önceki markaları ile başvuru markası aynı olmadığından müktesep hak iddiası da kabul görmemekle beraber oluşan sonuca etkili de bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 2019-M-10855 sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı… vekili istinaf başvuru dilekçesinde, “…” ibaresinin, başvuru kapsamından çıkarılan mallar ve hizmetler bakımından, günümüzde “sokak sporu” olarak adlandırılan çeşitli sportif faaliyetlere işaret ettiği için tanımlayıcı ve vasıf bildirici nitelikte olduğunu, davacı vekilinin, tescil başvurusunun kabulüne karar verilmesi talebinin, tescil işlemi mahkemenin yetkisinde olmadığı için, salt bu nedenle reddedilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararı iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının başvurusuna konu “…” ibareli markanın, kapsamında yer mal ve hizmetler açısından ortalama tüketici kitlesi nazarında “Spor malzemeleri ya da spor giysileri” mallarını temsil eden bir ifade olmadığından markasal ayırt ediciliğinin olduğu, SMK’nın 5/1-b kapsamında başvuru konusu ibarenin ayırt edicilik niteliği taşımadığı tespitinin yerinde ve doğru bulunmadığı, “…” ibareli başvuru markasının kapsamında yer alan mal ve hizmetler açısından ortalama tüketici kitlesi nazarında cins veya vasıf bildirmediği, 6769 sayılı SMK’nın 5/1-c maddesi anlamında tanımlayıcı olmadığı anlaşılmakla, davalı… vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı… vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı … alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 120,6‬0 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı… vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı… üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 30/03/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/04/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip