Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/476 E. 2021/368 K. 19.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : …
KARAR NO :…
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/01/2021
NUMARASI : ….

….

DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir

Taraflar arasında görülen davada Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18.01.2021 tarih ve …. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin otomotiv yedek parça toptan ve perakende satışını yaptığını, ticari faaliyetini ….sürdürdüğünü, davalıların müvekkili firmanın eski satış sorumlusu olduklarını, TBK.’nın 444. maddesi uyarınca imzaladıkları rekabet yasağı sözleşmesine rağmen, şahsi ve ailevi nedenler öne sürüp işten ayrıldıklarından hemen sonra, müvekkiline 300 metre uzakta bir yerde, aynı iş kolunda rakip bir iş yeri açtıklarını, müvekkilinin sevkiyat şoförünü de ayartarak işten ayrılmasına neden olduklarını ileri sürerek, davalıların rekabet yasağı sözleşmesine aykırı eylemlerinin durdurulması için öncelikle ticaret yaptıkları işletmenin ticari faaliyetlerinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına, esas hakkındaki hüküm ile de ticari hayattan men edilmesine ve kapatılmasına, şimdilik ayrı ayrı 10.000,00’er TL cezai şartın davalılardan dava tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece somut olayda uyuşmazlığın temelinin yargılamayı gerektirdiği konusunda herhangi bir duraksama yaşanmadığından, davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde, esas hükümle varılmak istenen durumun tedbir yolu ile talebinin mümkün olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkili firmanın çalışma tarzının toptan ve perakende satış şeklinde olup, …. markalarına ait oto yedek parçalarının satış ve pazarlamasından ibaret bulunduğunu, bu marka araçlara yönelik yetkili veya özel tüm otomobil tamir bakım servislerinin müvekkili firmanın müşteri portföyü içerisinde olduğunu, ailevi sorunlarını mazeret göstererek istifa edip işten ayrılan davalıların, müvekkili firmanın satış pazarlama biriminin önde gelen çalışanları bulunduğunu, müvekkili firma ile aralarında rekabet yasağı sözleşmeleri olmasına rağmen, işten ayrılmalarını müteakip rekabet yasağına aykırı olarak müvekkil firmaya çok yakın bir yerde, aynı iş kolunda faaliyet göstermek üzere rakip işyeri açtıklarını, “….” unvanı altında, kendi nam ve hesaplarına,… markalarına ait oto yedek parçalarının satışı ve pazarlaması üzerine ticari faaliyette bulunmak suretiyle, işbu davanın konusunu oluşturan rekabet yasağı sözleşmelerine aykırı eylemlerini birlikte icra ettiklerini, müvekkili firmada çalıştıkları yıllar boyunca tanıştıkları, bağlantı kurdukları kişilerin, müvekkili firmanın müşteri portföyünden başka birşey olmadığını, dolayısıyla müvekkili firmanın uğramış olduğu tüm zararlardan ayrı ayrı sorumlu bulunduklarını, tüm bu nedenlerden dolayı müvekkili firmanın daha fazla zarar görmesinin önüne geçebilmek için ivedilikle davalı tarafların rekabet yasağı sözleşmelerine aykırı olarak açmış oldukları işletmenin tedbiren ticari hayattan men’inin sağlanması yönünde ihtiyati tedbir kararının verilmesinin gerektiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve ihtiyati tedbir isteyen davacının, HMK.’nın 390. maddesi uyarınca, haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunduğunu ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat edemediği anlaşılmakla, ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir isteyen davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan maktu harcın mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 19/03/2021 tarihinde HMK.’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/03/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip