Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/448 E. 2023/68 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/448
KARAR NO : 2023/68
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/01/2021
NUMARASI : 2020/98 E. – 2021/56 K.

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 20/01/2021 tarih ve 2020/98 E. – 2021/56 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalıya ait emtiaların La Spezia/İtalya’dan Bereket/Türkmenistan’a, oradan da fiziki aktarmayla Bandaras/îran’da transit işlemlerini müteakip Dubai’de aktarılan 34 adet konteynerin araç üzerinde Bereket’e taşınacak şekilde organize edildiğini,davacının taşıma işlemini gerçekleştirmesine ve emtiaların alıcı adresine tam ve tekmil şekilde teslim edilmiş olmasına rağmen davalının taşıma ücretini ödemediğini, alacaklarının tahsili amacıyla davalı aleyhine Ankara 28. İcra Müdürlüğü’nün 2011/10977 sayılı dosyasında başlattıkları bunun ilamsız icra takibinin davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, ayrıca icra takibi ve icra takibine konu edilen faturalar üzerinden 5 yıldan fazla süre geçtiğini, davacının varsa alacağının zamanaşımına uğradığını, dava dilekçesinin ekinde sunulan taşıma sözleşmesinin dava dışı …. Ltd. Şti. ile davalı arasında düzenlendiğini, davacının sözleşmenin tarafı olmadığını savunarak, davanın reddine ve kötü niyet tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, taraflar arasındaki taşımanın uluslararası taşıma olması nedeniyle uyuşmazlığa Karayolları ile Milletlerarası Mal Nakliyatı Mukavelesi ile ilgili anlaşma (CMR) hükümlerinin uygulanması gerektiği, somut olayda alacağın dayanağı olan faturaların 16.02.2011 ve 10.03.2011 tarihli olup, icra takibinin 02.08.2011 tarihinde başlatıldığı, davalının borca itirazı üzerine en son 03.08.2011 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, bu tarihten itibaren CMR’nin 32. maddesinde öngörülen 1 ve 3 yıllık zaman aşımı süreleri geçirildikten sonra 11.01.2017 tarihinde dava açıldığı, dava tarihi itibariyle alacağın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, mahkemece sözlü yargılamaya geçilmeden tahkikatın bittiği tefhim edilmeden, sözlü yargılama için duruşmanın bir başka güne bırakılmasını isteyip istemedikleri ve herhalde taraflara son sözleri sorulmadan hüküm tesis edildiğini, davacının davalıdan alacaklı olduğunun dosya kapsamı ile sabit olduğunu, müvekkilinin zamanaşımı süresinde dava konus icra takibini başlattığını, iş bu davanın itirazın iptali davası olup 1 yıllık hak düşürücü süreye tabi bulunduğunu, 1 yıllık hak düşürü sürenin de borçlunun itirazının tebliğ ile başlayacağını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalının cevap dilekçesinde CMR hükümlerine ilişkin zamanaşımı def’inde bulunmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, taşıma ücretinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı, davalı tarafın süresi içerisinde zamanaşımı def’inde bulunduğu, dava konusu icra takibinde talep edilen taşıma ücreti alacağının, somut olaya uygulanması gereken CMR Konvansiyonu’nun 32. maddesi uyarınca bir yıllık zamanaşımına tabi bulunduğu, davacı tarafça bir yıllık zamanaşımı süresi içerisinde, 02.08.2011 tarihinde icra takibine girişildiği, BK’nın 133/2 (TBK’nın 154.) maddesi gereğince zamanaşımının icra takip tarihinde kesildiği, BK’nın 136/2 (TBK’nın 157/2) maddesi gereğince zamanaşımının icra takibiyle kesilmesi halinde takibe ilişkin her işlemden sonra zamanaşımı süresinin yeniden işlemeye başlayacağı, davalı borçlunun süresinde itirazı ile 03.08.2011 tarihinde icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, icra dosyası kapsamında başka bir işlemin yapılmadığı, bu duruma göre 11/01/2017 dava tarihi itibariyle icra takibine konu edilen alacağın zamanaşımına uğradığı, diğer yandan 22/7/2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle TTK’nın 4. Maddesinin 2. Fıkrasında yapılan değişiklikle miktar veya değeri beş yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulünün uygulanacağı, basit yargılama usulüne tabi davalarda sözlü yargılama aşamasının bulunmadığı, dava değeri 373.769,75 TL olan somut uyuşmazlığın da basit yargılama usulüne tabi olup ilk derece mahkemesince 20.01.2021 tarihli celsede HMK’nın 321. maddesine uygun olarak tahkikatın tamamlanarak karar verildiği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 120,60.TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 26/01/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH :17/02/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip