Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/362 E. 2023/403 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/362 – 2023/403
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/362
KARAR NO : 2023/403
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/12/2020
NUMARASI : 2019/180 E. – 2020/337 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 02/12/2020 tarih ve 2019/180 E. – 2020/337 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin “…” esas unsurlu tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı gerçek kişinin “…” ibareli marka başvurusuna yaptıkları itirazlarının nihai olarak YİDK tarafından reddine karar verildiğini, oysa dava konusu başvuru ile müvekkili markaları arasında iltibasa neden olacak düzeyde benzerlik olduğunu, taraf markaları arasında iltibas koşullarının bulunduğunu, ayrıca müvekkilinin markaları tanınmış olduğundan dava konusu başvurunun SMK’nın 6/5 maddesi uyarınca tescili istenen tüm mal ve hizmetler yönünden reddinin gerektiğini ileri sürerek, 2019-M-7005 sayılı YİDK kararının iptaline, 2018/67285 sayılı dava konusu markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu, taraf markaları arasında iltibasa neden olacak bir benzerlik olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, dava konusu “…” ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet “…” ibareli markaları arasında, başvuru kapsamında 35. sınıfta yer alan “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Değerli metalden mamul müsabakalarda verilen kupalar.Tespihler.Kağıt, karton (mukavva); kağıt veya karton malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri, karton kutular; kağıttan yapılmış tek seferlik kullanıma mahsus ürünler (kırtasiye amaçlı ürünler hariç): kağıt havlular, tuvalet kağıtları, kağıt peçeteler.Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri.Basılı yayınlar, basılı evrak: kitaplar, dergiler, gazeteler, faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, pullar.Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç): kırtasiye tipi kağıt ürünler, yapıştırıcılar, kalemler, silgiler, kırtasiye tipi bantlar, el işi için karton, yazı kağıtları, kopyalama kağıtları, yazarkasa kağıt ruloları, çizim aletleri, kara tahtalar, resim boyaları. Tekstil amaçlı büküm iplikleri; dikiş, nakış ve örgü iplikleri, tireler, esnek iplikler.Dokunmuş veya dokunmamış kumaşlar. Ev tekstil ürünleri: perdeler, yatak örtüleri, nevresimler, çarşaflar, yastık kılıfları, battaniyeler, yorganlar, havlular.Tekstilden bayraklar, flamalar, etiketler. Bebekler için kundak örtüleri.Kampçılar için uyku tulumları. Danteller ve nakışlar (aplikeler), güpürler, fistolar, dar dokumalar, şeritler ve kurdeleler, ekstraforlar, fitiller, giysiler için kumaştan yapılmış hazır harfler ve rakamlar, armalar, rütbe işaretleri, vatkalar.Giysiler için düğmeler, kopçalar, halkalar, fermuarlar, ayakkabı ve kemer tokaları, perçinler, yapışkan bantlar, bağlar, toplu iğneler, iğneler, dikiş iğneleri, dikiş makinesi iğneleri, tığlar ve örgü şişleri, iğne kutuları ve iğnelikler.Yapma çiçekler, yapma meyveler.Saç tokaları, saçı bağlamak için halkalar, taçlar, değerli metalden olmayan saç süsleri, takma saçlar, postişler, elektrikli veya elektriksiz bigudiler. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)hizmetleri” dışında kalan 25. ve 35. Sınıf mal ve hizmetler yönünden SMK’nın 6/1 maddesi uyarınca iltibas bulunduğu, zira taraf markalarında sadece “E”ve “O” harflerinin farklı olduğu, özellikle görsel hafızada iz bırakan ilk ve son harflerin aynı bulunduğu dikkate alındığında, dava konusu markada “pantolon” şeklinde yazılmış olan “N” harfinin markalar arasındaki benzerliği ortadan kaldırmaya yeterli olmadığı, öte yandan davacının markaları tanınmış bulunduğundan farklı olan hizmetler yönünden SMK’nın 6/5 maddesindeki koşulların da oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 2019-M-7005 sayılı YİDK kararının iptaline ve dava konusu 2018/67285 sayılı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinen karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı … vekili, taraf markaları arasında, ortalama tüketici nezdinde görsel, işitsel, kavramsal düzeyde ilişkilendirilme ihtimali de dahil olmak üzere karıştırmaya yol açabilecek derecede benzerlik bulunmadığını, dava konusu markada kullanılan harflerin ve şeklin yeterli ayırt ediciliği sağladığını, kötü niyet iddiasının da yerinde olmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddini istemiştir

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İşlem dosyasının incelenmesinden, davalı gerçek kişinin “…” ibaresinin 25 ve 35. sınıfta yer alan mal ve hizmetler yönünden, marka olarak tescili için diğer davalı Kuruma başvurduğu, davacının “…” asıl unsurlu markalarına dayalı olarak iltibas, tanınmışlık ve kötü niyet gerekçeleriyle başvuruya itiraz ettiği, itirazın nihai olarak YİDK’ın 2019-M-7005 sayılı kararıyla reddedildiği, kararın 23.08.2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, işbu davanın iki aylık hak düşürücü süre içinde 15/10/2019 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesinin kabulü ve kararı istinaf edenin sıfatı gözetildiğinde, istinaf incelemesine konu uyuşmazlık, dava konusu “…” ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet “…” asıl unsurlu markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında benzerlik olup olmadığı, aynı Kanun’un 6/5 maddesindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği noktalarında toplanmaktadır.
Somut olaya uygulanması gereken 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 6/1 maddesi uyarınca, tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa tescil edilemez. Açıklanan hüküm çerçevesinde markalar arasında iltibasa yol açacak derecede bir benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki markaya konu işaretin, ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak bütünü itibariyle görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları izlenimin esas alınması gerekmektedir. Burada öncelikle iltibas (Karıştırılma) kavramı açıklanmalıdır. İltibas, iki ayrı marka karşısında bulunan kişilerin, bu markaların benzerliği sebebiyle sunulan mal veya hizmetlerin aynı işletmeye veya ekonomik olarak bağlantı içerisinde bulunan işletmelere ait olduğunu düşünmeleri veya düşünme ihtimalleridir (Savaş Bozbel, Fikri Mülkiyet Hukuku, İstanbul 2015, s. 408- 409). İltibas ihtimalinin değerlendirilmesinde ölçü, bu işin ilgilisi veya uzmanı değil, ortalama tüketicilerdir. Öte yandan, markaların ayırt edicilik güçlerinin de iltibas ihtimalinin değerlendirilmesinde dikkate alınması gerekmektedir. Zira, ayırt edici niteliği zayıf olan markalar yönünden iltibas ihtimali daha düşük olacaktır. Diğer bir deyişle, tescili istenilen mal ve hizmetleri, diğer işletmelerin mal ve hizmetlerinden ayırt etme gücü düşük kalan, zayıf marka olarak nitelendirilebilecek markaların koruma alanı daha dar bulunmaktadır. Böyle durumlarda, küçük farklılıklar dahi tescil olunmak istenen markaya ayırt edicilik kazandırabilecektir.
Yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olaya dönüldüğünde; dava konusu başvuru kapsamında yer alan 25. sınıf mallar ile 35. sınıfta “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Değerli metalden mamul müsabakalarda verilen kupalar.Tespihler.Kağıt, karton (mukavva); kağıt veya karton malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri, karton kutular; kağıttan yapılmış tek seferlik kullanıma mahsus ürünler (kırtasiye amaçlı ürünler hariç): kağıt havlular, tuvalet kağıtları, kağıt peçeteler.Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri.Basılı yayınlar, basılı evrak: kitaplar, dergiler, gazeteler, faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, pullar.Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç): kırtasiye tipi kağıt ürünler, yapıştırıcılar, kalemler, silgiler, kırtasiye tipi bantlar, el işi için karton, yazı kağıtları, kopyalama kağıtları, yazarkasa kağıt ruloları, çizim aletleri, kara tahtalar, resim boyaları. Tekstil amaçlı büküm iplikleri; dikiş, nakış ve örgü iplikleri, tireler, esnek iplikler.Dokunmuş veya dokunmamış kumaşlar. Ev tekstil ürünleri: perdeler, yatak örtüleri, nevresimler, çarşaflar, yastık kılıfları, battaniyeler, yorganlar, havlular.Tekstilden bayraklar, flamalar, etiketler. Bebekler için kundak örtüleri.Kampçılar için uyku tulumları. Danteller ve nakışlar (aplikeler), güpürler, fistolar, dar dokumalar, şeritler ve kurdeleler, ekstraforlar, fitiller, giysiler için kumaştan yapılmış hazır harfler ve rakamlar, armalar, rütbe işaretleri, vatkalar.Giysiler için düğmeler, kopçalar, halkalar, fermuarlar, ayakkabı ve kemer tokaları, perçinler, yapışkan bantlar, bağlar, toplu iğneler, iğneler, dikiş iğneleri, dikiş makinesi iğneleri, tığlar ve örgü şişleri, iğne kutuları ve iğnelikler.Yapma çiçekler, yapma meyveler.Saç tokaları, saçı bağlamak için halkalar, taçlar, değerli metalden olmayan saç süsleri, takma saçlar, postişler, elektrikli veya elektriksiz bigudiler. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)hizmetleri” dışında kalan hizmetler, davacının itirazına mesnet markaların kapsamlarında yer alan mal ve hizmetlerle aynı/benzerdir.
İşaretlerin karşılaştırılmasına gelince; dava konusu başvuru, beyaz zemin üzerine siyah, kalın yazı karakteri ile yazılan “…” ibaresinden oluşmaktadır. Bunun dışında başvuruda başka bir kelime unsuruna yer verilmemekle birlikte ibarede yer alan “n” harfi pantolon şeklinde tasarlanmıştır. Davacının itirazına mesnet markalarının asli unsurları da “…” kelimesinden ibarettir. Her ne kadar ilk derece mahkemesince tarafların marka işaretleri arasında SMK’nın 6/1 maddesi anlamında benzerlik bulunduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmişse de, yukarıda belirtildiği üzere markalar arasında karıştırılma ihtimalinin varlığı değerlendirilirken, markaların birbirlerine olan görsel, sescil ve kavramsal benzerlikleri yanında, markaya konu unsurların ayırt edicilik gücünün de dikkate alınmasının gerektiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2019/3635-2020/2025 E/K sayılı ilamında da kabul edildiği üzere davacının markalarının asli unsurunu oluşturan “…” ibaresinin ayırt ediciliğinin zayıf bulunduğu, ayırt ediciliği düşük markaların koruma düzeyinin düşük tutulması gerektiği, böyle durumlarda küçük farklılıkların dahi tescil olunmak istenen markaya ayırt edicilik kazandırabileceği, buna göre yapılan değerlendirmede dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet marka işaretleri arasında, görsel, anlamsal ve işitsel olarak başvuru kapsamındaki mal ve hizmetlerin ortalama tüketicileri üzerinde bıraktıkları genel izlenim itibariyle benzerlik bulunmadığı, davacı markalarının asli unsurunu oluşturan “…” kelimesinin zayıf ayırt edici niteliği karşısında, dava konusu başvurudaki “E” harfinden ve “N” harfinin pantolon şeklinde tasarlanmasından kaynaklanan farklılığın, başvuruya yeterli ayırt ediciliği sağladığı kanaatine varılmıştır Bu itibarla, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesi uyarınca iltibas koşullarının oluşmadığı, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet işaretler arasında benzerlik görülmediğinden aynı Kanun’un 6/5 maddesi anlamında da bir tescil engeli bulunmadığı anlaşıldığından aksi yöndeki ilk derece mahkemesi kabulü yerinde görülmemiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesi mümkün olduğundan Dairemizce, dosyada mevcut bilirkişi raporundaki tespitlere itibar edilmemiş, ayrıca bir bilirkişi incelemesine de gerek görülmemiştir.
Somut olayda uyuşmazlığın niteliği ve istinaf edenin sıfatı gözetildiğinde, bir başka hususun daha tartışılması gereklidir. Zira somut uyuşmazlıkta davacı tarafından sunulan dava dilekçesinde, gerçekte ayrı davaların konusunu oluşturan iki farklı talep birleştirilmiş ve YİDK kararının iptali ile diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesi birlikte talep edilmiştir. Mahkemece her iki talebin de kabulüne karar verildiği halde, yerel mahkeme kararı, davalı gerçek kişi tarafından istinaf edilmemiştir. Davalı …’in yukarıda belirtilen istinaf itirazları ile YİDK kararının iptali davası yönünden oluşacak hukuki sonucun, diğer davalı gerçek kişiyi ilgilendiren hükümsüzlük davasına yansıması düşünülemez. Dolayısıyla Dairemizce, YİDK kararının iptali davası yönünden ulaşılan sonucun, yerel mahkemece verilen hükümsüzlük kararına yansıtılması mümkün olmamış, hükümsüzlük davası yönünden ilk derece mahkemesi kararı gibi karar verilmiştir.
HMK’nın 353/1-b-2. maddesinde, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmişse “düzelterek yeniden esas hakkında” duruşma yapılmadan karar verilmesi gerektiği düzenlendiğinden Dairemizce davalı … vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiş, davalı gerçek kişi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmadığından, hükümsüzlük davası yönünden ise ilk derece mahkemesi kararı gibi karar tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/12/2020 gün ve 2019/180 E. – 2020/337 K. sayılı kararın KALDIRILMASINA,
2-YİDK kararının iptali istemine ilişkin davanın REDDİNE,
3-Marka hükümsüzlüğü istemine ilişkin davanın KABULÜ ile davalı … adına tescilli 2018/67285 sayılı markanın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90-TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 135,5‬0-TL’nin davalı …’den tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 15.000,00-TL maktu vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının YİDK kararının iptali davası reddolunduğundan ve davalı … kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 15.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı kuruma verilmesine,
7-Davacı tarafından ilk derece yargılaması sırasında yapılan 2.250,00-TL bilirkişi ücreti, 296,41-TL tebligat ve posta masrafı ile istinaf aşamasında yapılan 86,50-TL tebligat ve posta giderinden oluşan toplam 2.632,41-TL yargılama giderine, 44,40-TL peşin harç, 44,40-TL başvuru harç tutarı eklenerek oluşan toplam 2.721,21‬-TL’nin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı … tarafından istinaf aşamasında yapılan 162,10-TL istinaf kanun yoluna başvuru harcından oluşan yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı kuruma verilmesine,
9-Davalı … tarafından ilk derece yargılamasında ve istinaf aşamasında yapılan herhangi bir gider bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen taraflara iadesine (HMK m.333),
11-Davalı … peşin olarak alınan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı kuruma iadesine,
12-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 30/03/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/04/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.