Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/330 E. 2023/321 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/330
KARAR NO : 2023/321
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/10/2020
NUMARASI : 2019/357 E. – 2020/278 K.

DAVACI : …
VEKİLİ :
DAVALI : 1 -… -(TC: …)
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU :YİDK Kararının İptali, Marka Tescili

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 23/10/2020 tarih ve 2019/357 Esas – 2020/278 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin … sayılı ve “…” ibareli başvurusunun, davalı gerçek kişinin “…” ibareli markasına dayalı olarak yaptığı itiraz sonucu 32. Sınıf “sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar” malları yönünden dava konusu YİDK kararı ile nihai olarak reddedildiğini, oysa müvekkilinin 1984’ten beri “…” markası altında gıda/yiyecek ve içecek sektöründe faaliyetlerini yürüttüğünü, anılan ibarenin gerçek hak sahibinin müvekkili olduğu gibi dava konusu başvurunun müvekkilinin önceki markaların seri mahiyetinde bulunduğunu, ayrıca davalının redde mesnet markasını uyuşmazlık konusu 32. sınıf mallar bakımınından kullanmadığını ileri sürerek, TÜRKPATENT YİDK’nın 2019-M-7277 sayılı kararının iptalini ve müvekkilinin … sayılı markasının başvurulan tüm emtialarda tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı vekili, müvekkiline ait redde mesnet marka ile dava konusu başvuru arasında iltibas bulunduğunu, müvekkilinin redde mesnet markasını 1957 tarihinden beri kullandığını, davacının müktesep hak teşkil ettiğini ileri sürdüğü bir kısım markalarının kullanılmaması nedeniyle açtıkları hükümsüzlük davalarının derdest olduğunu, davacının önceki markalarını uyuşmazlık konusu mallarda kullanıldığına ilişkin hiçbir delil sunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, uyuşmazlık konusu “Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar.” emtiaları ile davalı şahsa ait redde mesnet … sayılı markanın koruma kapsamı altında bulunan ve kullanım külfeti yerine getirilen “Meyve suyu” emtiaları aynı/aynı tür/benzer bulunduğu, her iki markanın da “…” ibaresinden oluştuğu, bu nedenle taraf markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesi anlamında iltibas koşullarının bulunduğu, diğer taraftan davacıya ait … sayılı markalar haricinde kalan markalarının bir kısmının dava konusu marka başvuru tarihi itibariyle en az beş yıldır tescilli olmadığı, diğer bir kısmının tescil kapsamının eldeki davaya konu emtiaları kapsamadığı anlaşıldığından müktesep hak iddiasına mesnet olamayacakları, … sayılı markaların davaya konu “Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar.” emtiaları bakımından fiilen kullanıldığının ispatlanamadığı,, önceki tarihli tescilli markaların fiilen kullanılmaksızın salt eski tarihli tescil kaydı bulunmasının müktesep hak iddiasını ispatlayamayacağı, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 06/01/2020 tarih 2019/2269 E 2020/16 K sayılı kararında da, önceki markanın fiilen kullanılmasının, müktesep hakkın doğumu bakımından gerekli görüldüğü, ayrıca davacının anılan markalarının hiçbirinde “…” ibaresinin tek başına yer almadığı, başkaca kelime ve şekil unsurlarıyla bir arada, genel görünümü itibariyle farklı bir kompozisyon oluşturdukları, karşılaştırılan markaların görselleri farklı olduğundan, davacının dava konusu edilen … numaralı marka başvurusunun, bu markaların zaman içindeki değişikliklere uyarlanması için yapılmış bir başvuru niteliğinde olduğunun da kabul edilemeyeceği, bu hale göre davacının davaya konu marka başvurusu bakımından müktesep hakkının bulunduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, “…” ibareli markaların gerçek hak sahibinin müvekkili olduğunu, dava konusu ibare üzerinde önceki markalarından kaynaklı kazanılmış hakkı bulunduğunu, önceki markalarının tescil kapsamında uyuşmazlık konusu 32. sınıf malların bulunduğunu, ayrıca taraf markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesi anlamında iltibas koşulları oluşmadığı gibi redde mesnet markanın uyuşmazlık konusu 32. sınıf mallarda kullanılmadığını, davalı gerçek kişinin marka kullanımlarının 43. sınıf hizmetlere ilişkin bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka başvurusunun kısmen reddine dair YİDK kararının iptali ve marka başvurusunun tescili istenen tüm mal ve hizmetler yönünden tescili istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı, davacının “…” ibareli marka başvurusu ile davalı gerçek kişiye ait “…” ibareli redde mesnet markası arasında, başvuru kapsamından çıkarılan 32. sınıf “Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar.” malları yönünden, 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında iltibas tehlikesinin bulunduğunu, zira taraf markalarının asli unsuru “…” ibaresinden oluştuğu gibi uyuşmazlık konusu 32. sınıf mallar ile redde mesnet marka kapsamında 32. sınıfta yer alan “Meyve Suyu” emtiasının benzer bulunduğu, dava konusu başvuru sahibi davacının itiraz aşamasında kullanım ispatı talebi üzerine, redde mesnet markanın tescilli bulunduğu 32.sınıf “Meyve Suyu” mallarında kullanıldığının usulünce ispatlandığı, davacının önceki tarihli markalarının bir kısmının uyuşmazlık konusu mallarda tescilli bulunmaması bir kısmı yönünden de uzun süreli kullanım şartını sağlamaması nedeniyle dava konusu başvuru yönünden müktesep hak teşkil etmeyeceği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 120,60 TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 16/03/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/04/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip