Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/318 E. 2023/257 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/318
KARAR NO : 2023/257
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/11/2020
NUMARASI : 2019/157 E. – 2020/363 K.

DAVACI : …
VEKİLİ :
DAVALI : 1 -… – …
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının iptali ve Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 09/11/2020 tarih ve 2019/157 Esas – 2020/363 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, müvekkilinin 1989 yılından beri faaliyet gösteren, Brezilya, İsveç, Rusya, İspanya, Güney Afrika, Kuveyt gibi 81 ülkeye ihracat yapan bir firma olduğunu, müvekkilin markalarını ciddi ve yoğun bir şekilde kullanarak markalarına ayırt edicilik kazandırıp sektörde ayrıcalıklı bir yer edindiğini, “…” ve “…” esas unsurlu birçok seri markanın sahibi olarak uzun yıllardan beri bu markaları yoğun ve ciddi bir şekilde kullandığını, bu markaların tanınmış marka haline geldiklerini, bu markalar üzerinde müvekkilinin önceki hak sahibi olduğunu, davalı Şirketin …sayılı “…” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, müvekkilince bu başvuruya yapılan itirazın, Markalar Dairesi Başkanlığınca yerinde görülerek kısmen kabul edildiğini, müvekkilince başvurunun tümden reddi gerektiği iddiasıyla bu karara yaptığı itirazın ise YİDK tarafından reddedildiğini, alınan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, başvuru kapsamındaki tüm mallar yönünden markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunduğunu, ayrıca müvekkili markalarının tanınmış olmaları nedeniyle de başvurunun reddinin gerektiğini, dava konusu başvurunun kötü niyetle yapıldığını ileri sürerek, YİDK’in 2019-M-764 sayılı kararının iptaline, dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile davacı markaları arasında başvuru kapsamında kalan mallar yönünden karıştırılmaya yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davalının “… (…)” ibareli marka başvurusu ile davacının … sayılı “…” ibareli tescilli markası arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel ve sesçil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, başvuru kapsamında bırakılan 21. sınıftaki “Elektriksiz temizlik aletleri ve gereçleri: boya fırçaları hariç fırçalar, çelik talaşları, süngerler, çelik yünleri, üstüpüler, tekstilden mamul temizleme ve silme bezleri, bulaşık eldivenleri, elektrikli olmayan cilalama makineleri, halı süpürgeleri, sopalı yer paspasları. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, saksılar, pipetler, elektriksiz pişirme aletleri. Püskürtmeli hortum başlıkları, sulama süzgeçleri için başlıklar, sulama aletleri, bahçe sulama süzgeçleri, musluklara takılan uçlar.” mallarının, davacının “…” ibareli markasının kapsamındaki 35. sınıf “Elektriksiz temizlik aletleri ve gereçleri: boya fırçaları hariç fırçalar, çelik talaşları, süngerler, çelik yünleri, üstüpüler, tekstilden mamul temizleme ve silme bezleri, bulaşık eldivenleri, elektrikli olmayan cilalama makineleri, halı süpürgeleri, sopalı yer paspasları. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, saksılar, pipetler, elektriksiz pişirme aletleri….. Püskürtmeli hortum başlıkları, sulama süzgeçleri için başlıklar, sulama aletleri, bahçe sulama süzgeçleri, musluklara takılan uçlar. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)”hizmetleri ile benzer mal ve hizmet niteliğinde olduğu, bu markalar arasında emtia benzerliği de oluştuğu, ortalama düzeydeki tüketici kesimi nezdinde başvuru konusu işaret ile davacı markası arasında işletmesel bağlantı olduğu ya da idari ve ekonomik açıdan birbiriyle bağlantılı işletme tarafından piyasaya sunulan markalı mallar/hizmetler algısı oluşabileceği, yani markaları karıştırılabileceği, SMK’nın 6/1 maddesindeki iltibas koşullarının oluştuğu, başvuru ibaresi üzerinde davacı tarafın SMK’nın 6/3 maddesi anlamında önceye dayalı kullanım ve gerçek hak sahipliği, SMK’nın 6/5 maddesi anlamında markalarının tanınmışlığı, başvuru ibaresi üzerinde SMK’nın 6/6 maddesi anlamında diğer fikri-sınai hak iddiası ile SMK’nın 6/9 maddesi anlamında dava konusu markanın kötü niyetli olarak yapıldığı iddialarının kanıtlanmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 2019-M-764 sayılı YİDK kararının iptaline, dava konusu …sayılı marka tescilli olduğundan hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili, markaların tertip tarzları farklı olduğu gibi “…” “…” ibarelerinin markasal ayırt ediciliğinin oldukça düşük ibareler olduklarını, her sektörde ve günlük hayatta da sunulan hizmetin veya ürünün niteliğini belirtmekte kullanılan bir ifade niteliği taşıdığını, bu ibarelerin ayırt edici nitelikleri düşük olduğundan genel izlenimlerinin ufak bazı değişikliklerle farklılaşabildiğini, dolayısıyla markalar arasında düşük düzeyde benzerlik olduğunu, farklı sınıflarda karıştırılma ihtimali olmasının mümkün bulunmadığını, aynı sınıflarda yer alan ürünlerin zaten Kurum tarafından başvuru kapsamından çıkarıldığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE :Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, “…” ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet … sayılı “… …” ibareli marka arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde karıştırılma tehlikesinin bulunduğu, zira markaların asli unsurunun aynı ibareden oluştuğu, her ne kadar davalı tarafça “…” ibaresinin ayırt ediliğinin düşük olduğu savunulmuş ise de dava konusu başvuruda aynı ibarenin asli unsur olarak kullanılması ve başvuruda ayırt ediliği sağlayacak başkaca bir unsura yer verilmemesi karşısında bu savunmanın yerinde olmadığı anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı … tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 125,50 TL bakiye harcın davalı … tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3- İstinaf aşamasında davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 02/03/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/03/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip