Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/250 E. 2023/190 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/250
KARAR NO : 2023/190
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2020
NUMARASI : 2020/162 E. – 2020/362 K.

DAVACI : …
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 10/12/2020 tarih ve 2020/162 E. – 2020/362 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin … ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı Şirketin “…+şekil” ibareli marka başvurusuna anılan markalarına dayalı olarak yaptıkları itirazlarının dava konusu YİDK kararıyla nihai olarak reddedildiğini, oysa müvekkili Şirketin Almanya’da ve dünyada lider telekomünikasyon şirketlerinden biri olduğunu, müvekkilinin “…-” ibareli seri markalarının bulunduğunu, dava konusu başvuru ile müvekkilinin markalarının iltibasa neden olacak düzeyde benzer olduğunu, müvekkilinin markaları tanınmış olduğundan başvurunun SMK’nın 6/4 ve 6/5 maddeleri uyarınca da reddi gerektiğini ileri sürerek, YİDK’ın 2020-M-2238 sayılı kararın iptali ile dava konusu… başvuru numaralı “…+şekil” ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı vekili, taraf markalarının benzer olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, taraf markaları arasında işaretler bakımından benzerlik bulunmadığı, SMK’nın 6/5 maddesindeki koşulların da oluşmadığı, dava konusu başvurunun kötü niyetli bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, ne başvuruya itiraz aşamasında ne de dava dilekçesinde kötü niyet iddiasında bulunmamalarına rağmen ilk derece mahkemesince kötü niyet konusunda değerlendirme yapılmasının usulen hatalı bulunduğunu, ilk derece mahkemesince eksik ve hatalı tespitler içeren bilirkişi raporunun hükme esas alındığını, taraf markalarının benzer bulunduğunu, SMK’nın 6/1 maddesindeki iltibas koşullarının oluştuğunu, dava konusu markanın müvekkilinin seri markalarından biri olarak algılacağını, müvekkilinin “…-…” ibareli tescilli markasının da bulunduğunu, dava konusu markada müvekkilinin markalarında olduğu gibi magneta renginde “…” harfine yer verildiğini, “…” ibareli başka başvuruların müvekkilinin markaları ile benzer kabul edilerek reddedildiğini, müvekkilinin markaları tanınmış olduğundan dava konusu başvurnun SMK’nın 6/4 ve 6/5 maddeleri uyarınca tümden reddi gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılamasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları gözetilerek münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin dikkate alınarak belirleneceği, buna göre “şekil+…” ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet “…” asıl unsurlu markalar arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin olmadığı, zira dava konusu başvuruda yer alan “…” ibaresi ile davacının itirazına mesnet markalarının asli unsurunu oluşturan “…” ibaresi arasında benzerlik bulunmadığı gibi dava konusu başvuruda yer alan şekil unsurunun da davacının itirazına mesnet markalarından farklı olduğu, tarafların marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığından davacı markalarının tanınmış olup olmadığının tartışılmasının sonuca etkili bulunmadığı, diğer taraftan davacının, ne dava konusu başvuruya itiraz aşamasında ne de dava dilekçesinde kötü niyet iddiasında bulunmamasına rağmen ilk derece mahkemesince bu konuda değerlendirme yapılması yerinde değilse de, açıklanan bu hususun varılan sonucu değiştirmeyeceği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 120,60.TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 16/02/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/03/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip