Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/219 E. 2023/196 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/219 – 2023/196
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/219
KARAR NO : 2023/196
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/12/2019
NUMARASI : 2018/322 E. – 2019/598 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 13/12/2019 tarih ve 2018/322 E. – 2019/598 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili şirketin “…” ve “…” ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı Şirketin “… …” ibareli başvurusuna anılan markalarına dayalı olarak yaptıkları itirazlarının dava konusu YİDK kararı ile nihai olarak reddedildiğini, oysa dava konusu “… …” ibareli başvuru ile müvekkilinin tanınmış “…” ve “…” ibareli markalarının ayırt edilemeyecek derecede benzer bulunduğunu ve bu benzerliğin iltibasa neden olacağını, başvurunun müvekkilinin seri markalarından biri olarak algılanacağını, dava konusu başvurunun tescili halinde davalı Şirketin müvekkili markalarının tanınmışlığından haksız yarar sağlayacağını, müvekkilinin markalarının itibarının ve ayıt edici karakterinin zedeleneceğini, dava konusu başvurunun kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, YİDK’in 2018-M-5424 sayılı kararının iptalini ve dava konusu markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı vekili, taraf markalarının benzer olmadığını, “…” ibaresinin ayırt ediciliğinin düşük bulunduğunu, davacının markalarını kullanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, dava konusu … sayılı ve “… …” ibareli marka başvurusu ile davacı yanın önceki tarihli “…-…” ibareli markalarının SMK’nın 6/1 maddesi anlamında benzer olmadığını, markalardaki ortak unsur olan “…” ibaresinin günümüz şartlarındaki kavramsal niteliği itibariyle ayırt ediciliğinin son derece zayıf bulunduğu, tanınmışlık ve kötü niyet iddialarının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, taraf markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesi kapsamında iltibasa neden olacak derecede benzerlik bulunduğunu, Ankara 4. FSHHM’nin 2017/178-2018/353 E/K sayılı ilamında dava konusu başvuru ile benzer nitelikteki “…” ibareli markanın müvekkilinin markalarıyla benzer kabul edildiğini, “…” ibaresinin zayıf bir ibare olmadığını, müvekkiline ait “…” ibareli markaların kullanım sonucu ayırt edicilik kazandığını, bu markalar aynı zamanda tanınmış olduklarından SMK’nın 6/5 maddesi uyarınca da başvurunun reddinin gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE :Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, “… …” ibareli dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet “…” asıl unsurlu markalar arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında ortalama tüketiciler üzerinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılmaya yol açacak düzeyde benzerliğin olmadığı, zira taraf markalarında ortak olarak yer alan “…” ibaresinin ayırt ediciliğinin zayıf olduğu ve başvuruya yeterli ayırt ediciliğin sağlandığı, marka işaretleri arasında benzerlik olmadığından 6769 sayılı SMK’nın 6/4 ve 6/5 maddesi koşullarının da somut olayda bulunmadığı, kötü niyet iddiasının ispatlanamadığı, ayrıca davacı vekilinin istinaf itirazında ileri sürdüğü “…” ibareli başvuruyu davacının “…” ibareli markaları ile benzer gören Ankara 4. FSHHM’nin 2017/178-2018/353 E/K sayılı kararının, Dairemizin 2019/42 -2020/438 E/K sayılı ilamında belirtilen, markaların SMK’nın 6/1 maddesi anlamında benzer olmadığı gerekçesiyle kaldırılarak davanın reddine karar verildiği ve Dairemizin anılan kararının Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2020/7029 -2022/1579 E/K sayılı ilamı ile onandığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 125,50.TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 16/02/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/03/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.