Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/2019 E. 2022/133 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
…..
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
……
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/05/2021
NUMARASI ……

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararı İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 26/05/2021 tarih ve 2021/33 E. – 2021/180 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin İstanbul’daki mevcut metro, tramvay, füniküler ve teleferik hatlarını işletmekte olduğunu, YİDK tarafından verilen itirazın reddi kararının haksız ve hukuksuz olduğunu, müvekkiline ait “…” ibareli markanın tanınmış olduğunu, tanınmış marka şartlarını ihtiva ettiğini ileri sürerek 2020-M-9878 sayılı itiraz ve başvurunun reddedilmesine ilişkin YİDK kararının iptaline, müvekkiline ait “…” ibareli markanın tanınmış markalar siciline kaydedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirketin “…” markasının tanınmış marka olarak yaptığı başvurunun reddedilmesine ilişkin YİDK kararının iptali istemli davada hukuki yararının mevcut olmadığı, zira yasal mevzuat hükümleri gereği davalının …..oluşturması yetkisinin bulunmadığı, 15/07/2018 tarih ….. yayımlanarak yürürlüğe giren Bakanlıklara Bağlı, İlgili, İlişkili Kurum ve Kuruluşlar ile Diğer Kurum ve Kuruluşların Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi m.370 hükmünde ….. görevleri arasında “markaların tanınmışlık düzeyleri ile ilgili esasların belirlenmesi ve uygulamaya konulması işlemleri” düzenlenmişse de, söz konusu düzenlemenin davalıya tanınmış marka sicili tutma görevi yüklediği olarak yorumlanamayacağı, salt bir markanın tanınmışlık kriterlerinin neler olduğu hususunda düzenleyici işlem yapma yükümlülüğü altında bulunduğu olarak yorumlanacağı, aksi yöndeki kabulün yukarıda izah edilen markaların tanınmışlığı olgusunun dinamikliği özelliği ile bağdaşmayacağı, bu hale göre davacının tanınmışlık tespiti isteminin reddine ilişkin kararın iptali isteminde hukuki yararının bulunmadığı, davacının ” …” ibareli markasının her somut olayda tanınmış olup olmadığının ilgili mercilerce değerlendirilmesi gerektiği, hukuki yarar yokluğu nedeniyle dava şartında noksanlık bulunduğu, bu noksanlığın giderilebilir niteliğinin bulunmadığı anlaşıldığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, tanınmış marka sicilinde davalı Kurumun öncelikle görevli olduğunun açık olduğunu, tanınmış marka sicili uygulamasının, uygulamada oturmuş bir sistem olduğunu ve faydaları olduğunu, huzurdaki davada müvekkilinin hukuki yararının da bulunduğunu, YİDK tarafından verilen itirazın reddi kararının haksız ve hukuksuz olduğunu, müvekkilinin markasının, tanınmış marka şartlarını sağladığını, 2019 yılı itibarıyla tüketiciler nezdinde en sık kullanılan toplu taşıma araçlarında ilk akla gelenin müvekkili şirket olduğunu, sosyal medyada çok takipçisi bulunduğunu, müvekkilinin markasının ayırtediciliğinin de yüksek olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararı iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı Kurumun, tanınmış marka sicili oluşturarak, tanınmış markaları bu sicile kayıt yetkisinin olmadığı, zira,…… bu yönde yetki ve görev veren bir mevzuat hükmünün de bulunmadığı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarında belirtildiği üzere, tanınmışlığın sabit bir olgu olmadığı, her somut olayda münferiden ispatlanması gerektiği, bu nedenle de, iş bu davanın açılmasında davacının hukuki yararın bulunmadığının kabulünde bir isabetsizliğin olmadığı, nitekim, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin, 05.02.2020 gün, 2019/2980 Esas-2020/931 Karar sayılı ilamında da aynı sonuçlara ulaşıldığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 11/02/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/02/2022

…….

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.