Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/2009 E. 2021/1648 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/11/2021
NUMARASI ….

TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 05/11/2021 tarih ve 2020/334 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbire itiraz eden davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı vekili, davacı vekilinin 06/08/2021 tarihli talep dilekçesi üzerine 20/10/2021 tarihli ara kararı ile, ihtiyati tedbir talebinin takdiren 5.000,00 TL (beşbintürklirası) nakdi teminat veya aynı miktarda kesin ve süresiz banka teminat mektubunun kararın davacı vekiline tebliğinden itibaren 1 hafta içerisinde ibrazı şartıyla kabulüne karar verildiğini, oysa ihtiyati tedbirin şartlarının bulunmadığını ileri sürerek tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davalının eylemlerinin, davacıya ait 2011/90810 sayılı marka hakkını ihlal ettiğine ilişkin somut delillere dayalı yaklaşık ispat külfetinin sağlandığı, bu hale göre takdiren 5.000,00 TL nakdi veya gayri nakdi teminat karşılığında davacı tarafın talep ettiği ihtiyati tedbir istemlerinin kabulüne karar verilmesinin yerinde olduğu, takdir edilen teminatın ölçülü olduğu, belirtilen nedenlerle somut olayda ihtiyati tedbir şartlarının oluştuğu gerekçesi ile ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbire itiraz eden davalı Şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde, mahkemece ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için, tedbir başvurusunda bulunan hak sahibinin dava sonuna kadar bekletilmesi halinde sağlanacak korumanın etkisinin azalabileceği veya ortadan kalkma tehlikesi bulunması gerektiğini, kanunda tedbire konu bir hakkın varlığının yan sıra, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, tamamen imkânsız hale gelme tehlikesi, gecikme halinde ciddi zararların ortaya çıkma tehlikesi gibi sebepler arandığını, tedbir talebinde bulunan tarafından bu sebeplerin varlığının delil ve emarelerle ispat edilmesi gerektiğini, ihtiyati tedbire gerek olmadığı halde söz konusu ara karar ile birlikte müvekkili şirketin ticari hayatını sonlandırabilecek nitelikte bir karar olduğunu, asıl davanın neticesini de gereksiz kılacak nitelikte bulunduğunu, müvekkilinin ticaret unvanı ile davacı Şirketin markasının kolayca ayırt edilebilecek farklılıkta olduğunu, teminatın düşük bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, ihtiyati tedbire itiraz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, ihtiyati tedbirin şartlar başlıklı HMK’nın 389. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu, somut olayda dosya kapsamında yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda davacının haklılığının yaklaşık olarak ispat edildiği, buna göre verilen ihtiyati tedbir kararına yönelik itirazın reddedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, yaklaşık ispat durumunun niteliğine göre gösterilen teminat miktarının da yerinde olduğu anlaşılmakla, ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinden alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbire itiraz eden davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 23/12/2021 tarihinde HMK.’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 23/12/2021