Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1929 E. 2022/764 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2021
NUMARASI …

DAVANIN KONUSU : Maddi ve Manevi Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24/06/2021 tarih ve 2015/356 E. – 2021/466 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalılar … ve … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :Davacılar vekili, müvekkillerinin davalılardan … … tarafından sunulan … organizasyonu ile 589 Euro bedel ile 13 günlük yurt dışı … için sözleşme imzaladığını, davalı … şirketleri tarafından müvekkilleri lehine ….tanzim edildiğini, davalı …Ş.’nin maliki ve diğer davalı …’ın ise sürücüsü olduğu … plakalı … otobüsü ile yola çıktıktan sonra … sınırı yakınlarında 14/08/2012 tarihinde otobüsün şarampole devrilmesi sonucunda öğretmen olan müvekkillerinin yaralandığını, müvekkili …’ın alnına ve kafasına dikişlerin atıldığı yerde sabit iz kaldığını, bu nedenle giderlerini karşılayarak estetik ameliyat olmasının gerektiğini, müvekkillerinin cep telefonlarının bedellerinin davalı … şirketi tarafından ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla her bir müvekkili yönünden ayrı ayrı 2.000,00-TL maddi tazminatın tüm davalılardan, müvekkili … yönünden 50.000,00-TL, diğer müvekkili yönünden ise; 20.000,00-TL olmak üzere toplam 70.000,00-TL manevi tazminatın … şirketleri haricindeki davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini istemişlerdir.
Diğer davalı …, davanın reddini savunmuştur.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, her ne kadar davalı … … şirketine husumet yönetilmiş ise de; anılan … şirketinin otobüsün dava dilekçesi ekinde sunulan yeşil kart … poliçesini acente olarak düzenlediği, Türkiye Motorlu Taşıt Bürosuna üye … şirketlerinden davalı … … şirketi tarafından uluslararası yeşil kart poliçesi temin edilmiş bulunan aracın karıştığı trafik kazası nedeni ile husumetin dava dışı Türkiye Motorlu Taşıt Bürosuna yöneltilmesi gerektiği, davalı … … A.Ş. tarafından düzenlenen yurt dışı … sağlık … poliçesinin teminatının kapsamına sadece yurt dışındaki yaralanmalara bağlı tedavi giderleri ve yaralının veya cenazenin yurda nakil masrafları dahil olduğu, davacıların dava konusu yurt içindeki tedavi ve ulaşım giderlerinin poliçe teminatı kapsamı haricinde kaldıkları, diğer davalılar yönünden ise davacının ıslah talebi doğrultusunda dava konusu 4.126,10-TL tedavi gideri ,2.673,09-TL geçiçi işgöremezlik gideri ve 5.720,78 TL gezi ücreti talep edebilecekleri, manevi tazminat koşullarının da oluştuğu gerekçesiyle davalı … … A.Ş. aleyhine açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeni ile reddine, diğer davalı … (Önceki ticaret ünvanı:… … A.Ş.) aleyhine açılan davanın reddine, diğer davalılar …, … ve … aleyhine açılan dava yönünden ise; ıslah talebi dikkate alınarak dava konusu 4.126,10-TL tedavi gideri, 2.673,09-TL geçici işgöremezlik gideri ve talep ile bağlı kalınarak 5.717,71-TL gezi ücreti olmak üzere toplam 12.516,90-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 12/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılardan …’a verilmesine, ıslah talebi dikkate alınarak ve talep ile bağlı kalınarak dava konusu 5.717,71-TL gezi ücretinin kaza tarihi olan 12/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte anılan davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılardan …’a verilmesine, davacılardan … lehine takdiren 15.000,00-TL, diğer davacı lehine ise; 6.000,00-TL olmak üzere toplam 21.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 12/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte anılan davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacılardan …’ın cep telefonuna yönelik alacak isteminin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı … vekili, usulüne uygun biçimde sundukları gerekçeli mazeretlerinin reddi ile yokluklarında karar verildiğini, yargılamada tahkikat aşamasının sona erdiği veya ereceği ve bu çerçevede sözlü yargılama aşamasına geçilerek karar verileceği hususuna ilişkin herhangi bir ihtar da bulunmadığını, bu şekilde hukuki dinlenilme ve savunma haklarının ihlal edildiğini, hükmün kendi içinde çelişkili olduğunu, dava konusu kazanın Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında gerçekleştiği ve tazminat taleplerinin haksız fiil kapsamında yapıldığı da dikkate alındığında Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un 34. maddesi uyarınca haksız fiillerin işlendiği ülke hukukuna tabi olacağını, hakimin uyuşmazlığın esasına girmeden önce uygulanacak hukuku tespit yükümlülüğü yine ilgili Kanunun 2. maddesinde düzenlendiğini, mahkemece bu yönden de taleplerinin değerlendirilmediğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … AŞ vekili, müvekkili şirket yönünden ıslah edilmemesine rağmen gezi ücreti alacağından müvekkili şirketin sorumluluğuna hükmedildiğini, dosyada yeterli delil bulunmaksızın geçici iş göremezlik giderine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yine dosyada ispata yarar bilgi ve belge bulunmamasına rağmen estetik ameliyat giderine hükmedilmesinin de kabul edilemeyeceğini, tarafların kusur oranlarına ve maluliyet durumuna ilişkin yeterli inceleme yapılmadan yüksek miktarda manevi tazminata hükmedildiğini, huzurdaki davada yargılamaya etki edebilecek maddi vakıaların tespiti ile hakkaniyete uygun şekilde hükmün kurulabilmesi için ceza yargılamasının sonuçlanmasının gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE :1-Dava, paket … ücretinin tahsili ile taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Her ne kadar taşıma ve … sözleşmeleri TTK.’da düzenlenmişse de, 28.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa’nın 3/k bendinde “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” tüketici, 3/ı bendinde ise “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, …, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa’nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa’nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceğine değinilmiştir. HMK’nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda da davanın açıldığı 08/06/2015 tarihi itibariyle 6502 sayılı Yasa’nın yürürlükte olduğu, davacıların ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu taşıma ve … işlemlerinin de tüketici işlemi sayıldığı, ayrıca paket … sözleşmelerinin de 6502 sayılı Kanunun 51. maddesinde tüketici işlemi olarak düzenlendiği, paket … sözleşmesinin akidi ile taşımanın gerçekleştirildiği aracın işleten ve sürücüsü ve … sözleşmesinin tarafı olan davalılara birlikte açılan dava yönünden yukarıda belirtilen yasa hükümleri uyarınca davaya bakma hususunda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu açıktır.
O halde mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar nazara alınarak, dava konusu uyuşmazlıkta tüm davalılar yönünden tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, HMK’nın 353/1-a-3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması gerekmiş, anılan maddenin (a) bendinde açıkça, bölge adliye mahkemesince dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan karar verilebileceği düzenlendiğinden, HMK’nın 360. maddesinin atfı ile aynı Kanun’un 20. maddesi hükmü uygulanmaksızın dosyanın görevli Ankara Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Ankara Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
2- İstinaf kararının neden ve şekline göre, davalılar … ve … … AŞ vekillerinin istinaf itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalılar … ve … vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince kabulü ile Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24/06/2021 gün ve 2015/356 E. – 2021/466 K. sayılı kararın KALDIRILMASINA,
2-HMK’nın 353/1-a-3 maddesi uyarınca dosyanın görevli Ankara Nöbetçi Tüketici Mahkemesine tevzi edilmek üzere Ankara Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3-Kararın bir örneğinin bilgi ve UYAP üzerinden dosyanın görevli mahkemesine aktarılması için Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
4-İstinaf kararının neden ve şekline göre davalılar … ve … vekillerinin istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
5-Davalılar … ve …’dan ayrı ayrı peşin olarak alınan 670,25.TL istinaf karar harçlarının anılan taraflara ayrı ayrı iadesine,
6-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılamada değerlendirilmesine,
7-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-İstinaf kararının tebliği ve harç işlemlerinin yerel mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 02/06/2022 tarihinde HMK’nın 353/1-a.3. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/06/2022

….