Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1672 E. 2021/1409 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
…..
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/09/2021
NUMARASI ….

TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir

Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 08.09.2021 tarih ve ….. esas sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir kararına itiraz eden karşı tarafça istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir isteyen vekili, müvekkili şirketin…….. sayılı markaların ve…… sayılı tasarım tescil belgelerinin sahibi olduğunu, karşı taraf eylemlerinin müvekkilinin marka ve tasarım haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, karşı tarafın müvekkilinin markalarını ve ürünlerinin sunuluş biçimleri ile ambalajlarını aynen taklit ettiğini, bu durumun mahkeme eliyle tespit edildiğini, delil tespiti dosyasına sunulan bilirkişi raporunda, ürünler üzerinde kullanılan “…” ibaresi ile müvekkili Şirket adına tescilli “…” markası arasında karıştırılma ihtimali bulunduğunun, dava konusu kullanımların … markasının ününden haksız kazanç elde etme ve bu markanın piyasadaki ün ve itibarına zarar verme ihtimallerinin mevcut olduğunun bildirildiğini ileri sürerek, karşı tarafın söz konusu eylemlerinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece karşı tarafın yüzüne karşı, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre karşı taraf Şirket eylemlerinin ihtiyati tedbir isteyenin marka ve tasarım hakkına tecavüz ettiği yönünde kanaat elde edildiği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, karşı tarafça üretilip, sanal ve fiziki ortamlarda reklam ve tanıtım yapılmak suretiyle satıldığı tespit olunan dava konusu … … markasının davaya konu kullanımı ile ihtiyati tedbir isteyen adına tescilli … markası ile … … markalı yağ ve kir çözücü genel temizlik ürünlerinin sunuluş şekilleri ile ayırt edilemeyecek kadar benzer şekilde üretilen, sanal ortamda bu meyanda sosyal medya hesaplarında ve e-ticaret sitelerinde reklam ve tanıtımı yapılarak satışa sunulan genel temizlik ürünlerinin üretimi, reklam ve tanıtımının ve her türlü sanal ve fiziki ortamda satışlarının önlenmesine ve mevcutlarının, karşı tarafa ait bilcümle üretim mahalleri ve depolarından ve sevkiyat için bulundurulduğu her yerden toplanmasına, ayrıca….. sosyal medya hesaplarında talebe konu edilen takdim şekli ile ve/veya bunlara yapılacak eklerle dahi olsa bu reklam ve tanıtımlarının engellenmesine ve E-Ticaret sitelerinde satışının durdurulmasına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karşı taraf vekili, hukuki dinlenilme hakkı ve silahların eşitliği ilkelerinin, bilirkişi raporu temini sürecinde göz ardı edildiğini, davalı olarak savunma imkânı tanınmaksızın, argüman veya herhangi bir delil, beyan sunmalarına müsaade edilmeksizin yokluklarında gerçekleştirilen bilirkişi incelemesinin, en başta bu sebeplerle muteber bir dayanak teşkil etmediğini, ihtiyati tedbir kararına dayanak olan bilirkişi raporunun kimya sektörü ve/veya temizlik amaçlı maddeler sektöründe uzmanlığı olmayan tek bir kişi tarafından hazırlandığını, yalnızca ihtiyati tedbir isteyenin iddialarının esas alındığını, “…” markasının taklit edilen marka olmak bir yana taklit ürünü bir marka olduğunu, iddia olunan marka ihlalinin, müvekkilinin uzun yıllardır kullandığı, temizlik amaçlı maddeler alanında bizzat kendisinin kullanımları sayesinde bilinirlik kazandırdığı, aynı zamanda müvekkili adına tescilli “…” ibaresinden kaynaklandığını, iddia edilen marka ihlalinin dayandığı markaların ise “…” ibaresini içerdiğini, iki marka arasında benzerlik olmadığını, müvekkilinin … markasını, davacının bilumum kullanımlarına göre çok daha önceden kullandığını, müvekkiline ait dava konusu şişe ile davacıya ait şişenin benzer olmadıklarını, takdir edilen teminatın düşük olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

GEREKÇE: Talep, ihtiyati tedbir kararına itiraz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, ihtiyati tedbir kararı verilmesi için yaklaşık ispatın yeterli olduğu, ihtiyati tedbir isteyen tarafça talep edilen delil tespiti sonrası hazırlanan bilirkişi raporunda açıklanan karşı taraf Şirket kullanımlarının, ihtiyati tedbir isteyen tarafın markaları ile iltibasa yol açacağı, her ne kadar karşı tarafça delil tespitinin yokluklarında yapıldığı ve hukuki dinlenilme haklarının ihlal edildiği ileri sürülmüş ise de HMK’nın 403. maddesi uyarınca acele hallerde karşı tarafın yokluğunda delil tespiti yapılmasının mümkün olduğundan, karşı tarafın bu iddiasının yerinde olmadığı, mevcut haliyle yaklaşık ispatın sağlandığı ve karşı tarafın söz konusu kullanımının yasal dayanağının bulunduğunun yargılama sırasında ispatı halinde ihtiyati tedbirin koşullarının her zaman değerlendirilmesinin tabi olduğu, ilk derece mahkemesince takdir edilen teminatın da somut olayın özelliklerine uygun bulunduğu anlaşılmakla, karşı taraf Şirket vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Karşı taraf Şirket vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca ihtiyati tedbir kararına itiraz eden karşı taraftan alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbire itiraz eden karşı tarafça yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 04/11/2021 tarihinde HMK.’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/11/2021
…..

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.