Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1616 E. 2023/1568 K. 01.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1616
KARAR NO : 2023/1568
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/04/2021
NUMARASI : 2020/293 E. – 2021/162 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 07/04/2021 tarih ve 2020/293 Esas – 2021/162 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :Davacı vekili, müvekkilinin 2013 yılında “…” isimli 2013/01274 numaralı patent tescil başvurusu yaptığını, Patent Dairesi Başkanlığının patent başvurusuna red/geri çevirme kararı verdiğini, müvekkilinin bu karara karşı Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu nezdinde itiraz ettiğini, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun 2020-P-23 sayılı kararı ile patent başvurusunun yeni olduğu ama buluş basamağı taşımadığı gerekçesiyle ileri sürülen itirazın reddine karar verdiğini, işbu kararın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, gerekli incelemenin 2013/01274 sayılı patent istemlerinin ve ileri sürülen Patent D1 US (2009314552) dökümanın istemlerinin ve teknik resimlerin dokümanlarıyla tarifname kapsamı içinde birebir karşılaştırılması suretiyle yapılmadığını, söz konusu “…” isimli 2013/01274 numaralı patent başvurusunun, patent verilebilirlik şartlarını taşıdığını ve patent olarak tescil edilmesi gerektiğini, tekniğin bilinen durumunu aştığını, başvuruya bir çok yeni teknik ve istem eklendiğini, daha önce hiç bir yerde kullanılmayan ve yapılmayan şekilde ürünün patent aşamasına getirildiğini, tüm inceleme raporlarının ve YİDK kararının Kurum tarafından sunulması ve alanında uzman bilirkişi tarafından dosyanın incelenmesi gerektiğini ileri sürerek, YİDK’in 2020-P-23 sayılı kararının iptaline ve dava konusu patentin tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu patentin patentlenebilirlik kriterlerini taşımadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davaya konu patent başvurusu üzerinde davacının paylı malik sıfatının bulunduğu, 4721 sayılı TMK’nın 689. maddesi uyarınca, eldeki davada olduğu gibi patent başvurusunun tescil edilmesi için zorunlu olan YİDK kararının iptali istemli davayı paylı maliklerden her birinin ayrı ayrı açabileceği, bu nedenle somut olayda aktif husumet ehliyeti noksanlığı bulunmadığı, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun Geçici 1.maddesinin 2.fıkrasına göre uyuşmazlığın çözümü bakımından 551 sayılı KHK hükümlerinin uygulanması gerektiği, somut olayda, davaya konu YİDK kararında, davacının buluş sahiplerinden biri olduğu 2013/01274 sayılı başvurunun yeni olduğunun, ancak buluş basamağı bulunmadığından patentlenebilirlik kriterlerinin tamamını taşımadığının, bu nedenle başvurunun Patent Dairesi Başkanlığınca reddi kararının yerinde olduğunun belirtildiği, davacı tarafın, YİDK kararının iptalini talep ettiğinden, dava konusu patent başvurusunun buluş basamağının bulunduğu hususunu ispatlaması gerektiği, dava konusu uyuşmazlıkta “…” isimli buluşun teknik bir alanda yer alan soruna çözüm olarak ileri sürüldüğü, bu buluşun, buluş basamağı içerip içermediği hususunun hakimlik mesleğinin getirdiği hukuki bilgi veya genel hayat tecrübelerine göre çözülmesinin mümkün olmadığı, çözümlenmesi gereken bu sorunun özel ya da teknik bilgi gerektirdiği, bilirkişi ücreti için eksik 2.100,00 TL’yi mahkeme veznesine yatırmak üzere davacı vekiline HMK 324/2 maddesi gereği iki hafta kesin süre verildiği, bu süre içerisinde eksik avansın ikmal edilmemesi, davalının da bu eksikliği ikmal etmek istememesi halinde davacı tarafın bilirkişi incelemesinden vazgeçmiş sayılacağı hususunun, duruşmada hazır davacı vekiline ihtar edildiği, davacı vekilinin, kendisine verilen iki haftalık kesin süre içinde delil avansını mahkeme veznesine yatırmadığı, delil avansının süresi içerisinde yatırılmamasının yaptırımının, tarafın dayandığı delilden vazgeçmiş sayılması, yani o delil incelenmeden karar verilmesi olduğu, buna göre davacı tarafın bilirkişi incelemesinden HMK m.324/2 hükmü uyarınca vazgeçtiği kabul edilerek yargılamanın yürütüldüğü, dava konusu patent başvurusunun buluş basamağına sahip olmadığı yönündeki Kurum tespitinin aksini ispat külfetinin davacı üzerinde bulunduğu, davacı tarafın üzerine düşen ispat külfetini yerine getiremediği gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, delil avansının süresi içinde yatırılmamasının yaptırımının, tarafın dayandığı delilden vazgeçmiş sayılması, yani o delil incelenmeden karar verilmesi olduğunu, delil avansının yatırılmaması halinde, bu yükümlülüğün üzerine düştüğü tarafın o delile dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı kabul edilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiği, böyle bir durumda hakimin mevcut delil durumuna göre karar vereceğini, mevcut delil durumu ve başvuru aşamasında Kuruma sundukları dilekçeler itibariyle de davanın ispat edildiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, eldeki davanın patent başvurusunun buluş basamağını haiz olmaması nedeniyle reddine dair YİDK kararının iptali istemine ilişkin bulunduğu, dava konusu patent başvurusunun, buluş basamağını haiz olup olmadığının teknik bilgi gerektirdiği ve hakimin hukuki bilgisi ile çözümlenmesinin mümkün olmadığı, bu kapsamda ilgili gider avansını karşılaması için davacıya usulüne uygun biçimde kesin süre verilmesine rağmen davacı tarafça gider avansının karşılanmadığı, dolayısıyla davacının bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı ve dosyada mevcut delil durumu itibariyle de davanın ispat edilemediği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 210,55 TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 01/12/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/12/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip