Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1550 – 2023/1442
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/1550
KARAR NO : 2023/1442
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/06/2021
NUMARASI : 2021/127 E. – 2021/476 K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
Taraflar arasında görülen davada Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 22/06/2021 Tarih ve 2021/127 Esas – 2021/476 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :Davacı vekili, taraflar arasında uçak bileti vesaire satışı nedeniyle cari hesap ilişkisi bulunduğunu, davalı şirkete banka havalesi ile para gönderildiğini, gönderilen para ile ilgili düzenlenen faturaların iade edildiğini, fazla ödenen bedelin ise iade edilmediğini, cari hesaptan kaynaklanan bakiye borcun ödenmemesi nedeniyle icra takibi yaptıklarını, davalının takibe itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek, Ankara 6. İcra Dairesinin 2021/113 esas sayılı dosyasında itirazın iptaline, icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, taraflar arasında uçak bileti ve saire satışı nedeniyle ticari ilişki bulunduğu, ticari ilişki kapsamında düzenlenen fatura ve iade faturalarının davacının ticari defter ve kayıtlarına işlenildiği, dava konusu takibin taraflar arasında oluşan cari hesap ilişkisine dayalı olarak başlatıldığı, dava dilekçesinde davacının münhasıran davalı ticari defter ve kayıtlarına dayanmadığı, davalı tarafın usulüne uygun olarak yapılan bildirime rağmen ticari defter ve kayıtlarını dosyaya sunmadığı veya ilgilisini bildirmediği, bu durumun davacının iddialarını kabul ettiği anlamına gelmeyeceği, davacının ticari defter ve kayıtları üzerinden yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporuna göre taraflar arasında oluşan ticari ilişki kapsamında davacının herhangi bir alacağının bulunmadığının tespit edildiği, ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olmasının gerektiği, usulüne uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtların birbirinden ayrılamaz nitelikte olduğu, alacağın varlığının tespiti için tarafların ticari defter ve kayıtlarının birbirlerini doğrular mahiyette olmasının gerektiği, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre ise davalıdan herhangi bir alacağının bulunmadığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, davalının müvekkiline borçlu olduğunu, müvekkilinin davalı Şirkete uçak bileti ve sair hizmeti nedeniyle 59.767,00 TL ‘Yİ banka havalesi yolu ile gönderdiğini, ancak bu miktar için davalı tarafça düzenlenen faturaların, hizmet verilmemesi nedeniyle, davalıya iade edildiğini, bilirkişi raporuyla davalının müvekkili şirkete 53.668,46 TL borçlu olduğunu ortaya koyulduğunu, davalıya gönderilen bahsi geçen ödemenin, müvekkili Şirket ortağı olan … tarafından müvekkili Şirketin unvanı açıklaması ile davalı şirkete gönderildiğini, buna ilişkin dosyaya delil olarak sunulan dekontun mahkemece dikkate alınmadığını, davalının usulüne uygun tebligata rağmen davayı takip etmediğini, ticari defter ve kayıtlarını sunmadığını, bu durumda tüm delillerin müvekkili şirket lehine değerlendirilmesi gerekirken defterlerin sunulmamasının iddiaların kabul edilmesi olarak değerlendirilmeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, davalının iade faturalarına süresi içinde itiraz etmediğini, icra takibine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi uyarınca davalıya fazladan ödediği iddia olunan tutarın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, mahkemece alınana bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davacının davalı tarafça adına düzenlenen ve uçak bileti bedellerine ilişkin olan faturaları ticari defterlerine kaydettiği, bu kaydın, fatura konusu işin veya hizmetin yapıldığı anlamına geleceği, davacı borçlunun uzun süre sonra iade faturası düzenlemesinin, bu olguyu değiştirmeyeceği, bu halde davacının faturalara konu borcun doğmadığını ispatlamak zorunda olduğu, ancak davacının bu hususu dosya kapsamı itibariyle kanıtlayamadığı usulüne uygun tutulan kendi ticari defter ve kayıtlarına göre de davalıdan alacaklı olmadığı, ayrıca davacı, davada HMK’nın 222/5 maddesi uyarınca münhasıran davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına dayanmadığından, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarını sunmamasının davacının iddialarını ispatlandığı anlamına gelmeyeceği, anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 210,55-TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 09/11/2023 tarihinde HMK 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH :06/12/2023
Başkan
Üye
Üye
Katip
Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.