Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1377 E. 2023/1305 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/11/2020
NUMARASI :…

DAVANIN KONUSU :YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 03/11/2020 Tarih ve 2019/157 Esas – 2020/228 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :Davacı vekili, davalı Şirketin “… …+şekil” ibareli marka başvurusuna yaptıkları itirazlarının nihai olarak YİDK tarafından reddine karar verildiğini, oysa dava konusu başvuru ile müvekkiline ait 2013/19313 sayılı ve “…+şekil” ibareli marka arasında iltibasa neden olacak düzeyde benzerlik bulunduğunu, dava konusu başvuruda yer alan ve Arapça harflerle yazılına ibarenin müvekkilinin markasında Arapça harflerle yazılan ibarenin aynısı olduğu gibi bu ibarenin müvekkilinin markasında yer alan “…” ibaresinin Arapça yazılışı olduğunu, dava konusu başvurunun tescil edilmek istendiği 32. sınıfı malların müvekkilinin markası kapsamında da yer aldığını, davalı Şirketin benzer şekildeki bir başka başvurunun davalı Kurum tarafından reddedildiğini, davalı ile davacının … ilinde içecek ve meşrubat sektöründe faaliyet gösterdiğini, milyonlarca seçenek özgürlüğü var iken müvekkilinin markası ile iltibas oluşturan dava konusu markayı seçmesinin iyi niyet bulunmadığını ileri sürerek, …. sayılı YİDK kararının iptali ile dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu, taraf markaları arasında iltibasa neden olacak bir benzerlik olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı vekili, taraf markaları arasında benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini savunmuştur.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacı adına tescilli marka ile dava konusu marka arasında biçim, renk, grafik unsurlar, düzenleme ve tertip tarzı olarak görsel, sesçil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, davacının Arapça yazımın benzemesi nedeni ile iltibas doğacağına dair iddiasının, dava konusu markada geçen “…” ibaresinin tamamen anlamsız farklı bir ibare olması, “…” ibaresi ile “…” ibaresinin oldukça farklı Türkçe karakterli harflerden oluşması karşısında kabul edilebilir olmadığı, salt Arapça yazıma sahip şekil unsurları arasında bulunan benzerliğin iltibas tehlikesi doğurmaya elverişli bulunmadığı, işin uzmanı veya dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu ürünler için ayırdığı satın alım ve yararlanım süresi içinde, davalının markasını gördüğünde bunun davacının mesnet markasından farklı bir marka olduğunu algılayabileceği, tescilli markanın bir uzantısı, yeni bir versiyonu, yeni bir serisi olarak algılanmasının ihtimal dahilinde olmadığı, taraf markaları arasında iltibas bulunmadığı, kötü niyet ve gerçek hak sahipliği iddialarının da ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, müvekkilinin ve davalı Şirketin hedef müşteri kitlesinin Arap nüfusu olduğunu, Arap tüketici bakımından tüketici bakımından dava konusu markada yer alan “… …” ibaresinin bir anlamının olmadığını, taraf markalarında Latin harfleriyle yazılan kelime unsurları birbirinden farklı ise de mahkemece şekli unsuru olarak kabul edilen Arapça yazılı ibarele markaların asli unsurunu oluşturduğunu, markalardaki Arapça yazılan ibarelerin aynı bulunduğunu, davalının benzer şekilde oluşturulan başka bir başvurusunun davalı kurum tarafından reddedildiğini, dava konusu başvuruda yer alan Arapça ibarenin müvekkilinin markasında yer alan Arapça ibare ile aynı olduğu gibi ibarenin “…” anlamına geldiğini, davalının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü
istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları gözetilerek münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin dikkate alınarak belirleneceği, dava konusu “… …+şekil” ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet 2013/19313 sayılı ve “…+şekil” ibareli markası arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin olmadığı, zira başvurunun asıl unsurunun “… …”, davacının itirazına mesnet markasının asli unsurunun ise “…” ibaresinden oluştuğu, bahsi geçen iki ibare arasında benzerlik bulunmadığının açık bulunduğu, her ne kadar davacı tarafça, taraf markalarında yer alan Arapça harflerle yazılan ibarelerin, mesnet markasının kelime unsuru olan “…” anlamına gelmesinin iltibasa neden olacağı ileri sürülmüşse de, mahkemece alınan bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere, markalardaki Arapça kelime yazımlarının 32. sınıf malların ortalama tüketicisi tarafından harf harf okunup algılanmasının beklenemeyeceği, tüketicinin, Arapça şeklinde Latin alfabesine ait olmayan harflerle oluşturulan bu ibareleri bir kelime markası olarak değil bir şekil unsuru gibi algılayacağı, ülkemizde son yıllarda artan Suriye halkı nüfusuna rağmen ortalama tüketici kitlesinin bu halkı da içine alacak şekilde belirlenmesini gerektirir düzeyde bir yerleşiklik bulunmadığı gibi ortalama tüketicinin doğrudan Suriye halkı olarak alınması da mümkün olmadığından ortalama tüketicinin Türkçeyi ana dili olarak bilen, okuyan, duyan tüketiciler olarak tespitinin gerektiği, yukarıda da açıklandığı üzere markaların asli unsurunu oluşturan ve Latin alfabesi ile yazılan kelime unsurlarının ve ortalama tüketici gözünde şekil olarak algılanacak olan Arapça ibarelerin yazım tarzlarının da farklı olduğu gözetildiğinde davacı vekilinin bahsi geçen iddiasının yerinde bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 210,55-TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 19/10/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/11/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip