Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1372 E. 2021/1172 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/05/2021
NUMARASI :….

TALEBİN KONUSU : İhtiyati Tedbir

Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11.05.2021 tarih ve ….. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen ile karşı taraf Şirket tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir isteyen vekili, …. kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemi ile açtığı davada, dava konusu markanın yargılama sırasında üçüncü kişilere devrinin ve kullanılmasının önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da imkansız hale geleceği, bu nedenle ciddi bir zararın doğması ihtimalinin bulunması, taraf değişikliğinin yargılamanın uzamasına sebep olacağı, markanın mahkemenin bilgisi haricinde devredilmesi ihtimalinde doğacak olumsuz sonuçların önlenmesi gereği de gözetilerek ihtiyati tedbire yönelik istemin kabulüne karar verilmesinin yerinde olacağı, markanın kullanmasının önlenmesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin ise HMK 390/3 maddesi uyarınca yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmemiş olduğundan yerinde olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir isteminin kısmen kabulüne, dava konusu markanın dava sonuçlanıncaya kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesine, markanın kullanılmasının önlenmesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin ise reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir isteyen vekili, müvekkilinin en kıymetli şaraplarından olan “… …” markalı şarabın, ulusal ve uluslararası olarak tanındığını, aynı sınıfta marka tescil başvurusunda bulunulan 33. sınıfın gıda hizmetlerini içerdiğini ve gıda raflarında aynı ürünlerin, hizmetlerin yer alması nedeniyle iltibasa neden olacağının açık bulunduğunu, dolayısıyla, başvuru sahibi tarafından başka bir ifade kullanma olanağı mevcutken müvekkilinin “… …” ibareli markası ile karıştırılması kaçınılmaz olan “…” ibaresini tercih etmesinin iltibas ve haksız rekabet doğuracağını, bu nedenlerle müvekkilinin, yargılama sürecinde piyasada karışıklığa yol açılması, itibarının zedelenmesi sebebiyle zarara uğrama ihtimalinin çok yüksek olduğu için ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü yerine kısmen reddine karar verilmesinin hukuka aykırı bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesinin, ihtiyati tedbir talebinin kısmen reddine ilişkin kararının kaldırılmasını ve markanın kullanılmasının önlenmesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin de kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Karşı taraf Şirket vekili katılma yoluyla, ihtiyati tedbir isteyen Şirket markası ile müvekkili başvurusu arasında aynılık veya karıştırılabilir derecede benzerlik bulunmadığını, markanın devrinin önlenmesine ilişkin tedbir alınabilmesi için Sınai Mülkiyet Kanunu’nda öngörülen şartlar gerçekleşmediğinden, yerel mahkemece tesis edilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasının gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararında geçen markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesine ilişkin hükmün kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE :1-Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, her ne kadar ihtiyati tedbir isteyen tarafça, başvuru konusu markanın karşı tarafça kullanılmasının önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş ise de ihtiyati tedbirin ancak dava konusu olan şey hakkında verilebileceği, eldeki davanın konusunun ise … kararının iptali ile birlikte marka hükümsüzlüğü olduğu, bu tür bir davada, dava konusu olmayan markasal kullanımın önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği anlaşılmakla, ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
2-Karşı taraf Şirket vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine gelince; 6100 sayılı HMK’nın 394/1. maddesi gereğince karşı taraf dinlenilmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü kararlarına karşı, itiraz yoluna başvurulabilir ve aynı maddenin 4. fıkrası uyarınca, mahkeme itiraz üzerine ilgilileri dinlemek için davet eder, gelmedikleri takdirde dosya üzerinden inceleme yaparak tedbir kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Yine aynı maddenin 5. fıkrasına göre, itiraz hakkında verilen karara karşı kanun yoluna başvurulabilir. Diğer bir deyişle; karşı taraf dinlenilmeden verilmiş ihtiyati tedbir kararlarına karşı, sadece itiraz edilebilir, bu kararlara karşı, doğrudan istinaf yoluna başvurulması mümkün değildir.
Uyuşmazlık konusu olayda mahkemece, dava konusu markanın dava sonuçlanıncaya kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönündeki ihtiyatî tedbir talebi, karşı taraf Şirketin yokluğunda değerlendirilmiş ve ihtiyati tedbir talebinin bu yönden kabulüne karar verilmiştir. Bu durumda anılan karara karşı ancak itiraz yoluna başvurulabilir. O halde mahkemece, karşı taraf Şirket vekilinin istinaf dilekçesinin, itiraz dilekçesi olarak kabul edilmesi ve usulüne uygun olarak duruşma açılıp inceleme yapılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, dosyanın Dairemize gönderilmesi doğru bulunmadığından, dilekçenin HMK’nın 352. maddesi uyarınca ön inceleme aşamasında, başkaca bir inceleme yapılmadan usulden reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :1-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle ihtiyati tedbir kararına itiraz eden karşı taraf Şirket vekilinin istinaf dilekçesinin HMK’nın 352. maddesi uyarınca başkaca bir inceleme yapılmadan USULDEN REDDİNE,
3-İhtiyati tedbir isteyen tarafından istinaf başvurusunda yatırılan maktu harcın mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-Karşı taraf Şirketten peşin olarak alınan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının, istek halinde karşı taraf Şirkete iadesine,
5-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbir isteyen ile karşı taraf Şirket tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdelerinde bırakılmasına,
6-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın tebliğ işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 30/09/2021 tarihinde HMK.’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/10/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip