Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1334 E. 2023/1203 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1334
KARAR NO : 2023/1203
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN VEKİLİ : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/03/2021
NUMARASI : 2020/323 E. – 2021/110 K.

DAVACI
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Marka ile ilgili Kurum Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 05/03/2021 tarih ve 2020/323 E. – 2021/110 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili şirketin 2019/99213 başvuru numaralı ve “… …” ibareli marka başvurusunun davalı … Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun kararıyla 2010/73800 sayılı ve “…” ibareli marka mesnet gösterilerek SMK’nın 5/1-ç maddesi uyarınca nihai olarak kısmen reddedildiğini, oysa başvuru ile redde mesnet marka aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olmadığı gibi kooperatiflerinin marka talebinin ancak Türkiye’de faaliyet gösteren sigorta şirketleri bakımından benzerlik incelemesine tabi tutulabilir olduğunu, sigortacılık faaliyetinde bulunmasının kanunen ve fiilen mümkün olmayan şirket bakımından benzerlik incelemesinin mümkün olmadığını ileri sürerek, YİDK’nın 06.10.2020 tarih ve 2020-M-7862 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından, 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesi uyarınca aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetlerle ilgili olarak tescil edilmiş veya daha önce tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretlerin marka olarak tescil edilemeyeceği, ayırt edilemeyecek derecede benzerlikten söz edilebilmesi için başvuru konusu işaret ile redde mesnet marka arasında, kapsamlarında yer alan ürün ve hizmetler itibariyle ortalama tüketici ve yararlanıcılar nazarıyla bakıldığında hiç bir araştırma ve her hangi bir inceleme yapılmasını gerektirmeyecek derecede açık ve net biçimde iltibasın ortaya çıkmasının kesin olarak öngörülebilir olması gerektiğinin katı bir şekilde irdelenmesi gerektiği, dava konusu marka başvurusunun “… …+şekil” ibaresinden oluştuğu, redde mesnet markada ise salt “…” ibaresinin yer aldığı, markalar arasındaki farklılıkların işaretlerin aynı olmasını engellediği gibi, ayırt edilemeyecek derecede benzer olmalarını da engellediği, kelime ibaresinden kaynaklı benzerliğin ilgili tüketiciler nezdinde bağlantı kurma ihtimali dahil karıştırılma tehlikesine yol açabileceği düşünülse bile, bu hususun SMK’nın 6/1. maddesi hükmü bağlamında ancak nispi tescil engeli oluşturabileceği, SMK’nın 5/1-ç maddesi kapsamında yapılacak değerlendirmede ilk bakışta ve hemen aynılık veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlik olgularının mevcudiyetinin aranmasının elzem olduğu, somut olayda, markaların ilk bakışta ve hemen aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer bulunmadıkları gerekçesiyle, davanın kabulü ile, YİDK’nın 2020-M-7862 sayılı kararının iptaline karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, başvurunun ve redde mesnet markanın esas unsurlarının “…” ibaresi olduğunu, markaların ayırt edilemeyecek derecede benzer olduklarını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK marka kararı iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik kararlarında belirtildiği üzere mutlak ret nedeni olan SMK’nın 5/1-ç maddesi hükmünün uygulanabilmesi için, markalar arasındaki benzerliğin iltibasa yol açacağının ayrıca inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olmasının gerektiği, somut uyuşmazlıkta “…” ibaresi taraf markalarında ortak olarak yer almakta ise de, başvuruda düz yazı ile oluşturulan redde mesnet markadan farklı olarak bir şekil unsurunun ve bunun yanında redde mesnet markada bulunmayan kelimelerin de yer aldığı, bu hali ile başvuru ile davalı kurum tarafından redde mesnet alınan markaların SMK’nın 5/1-ç maddesi anlamında aynı ya da ayırt edilemeyecek derecede benzer olmadıkları, nitekim Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 18.11.2019 tarih ve 2019/583 E.- 2019/7287 sayılı kararının da bu yönde olduğu anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı … vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 210,55-TL’nin davalı … tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 12/10/2023 tarihinde HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 04/11/2023
Başkan V.

Üye

Üye

Katip