Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1324 E. 2023/1277 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1324 – 2023/1277
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1324
KARAR NO : 2023/1277
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2021
NUMARASI : 2020/402 E. – 2021/235 K.

DAVACI
VEKİLİ :
FERİ MÜDAHİLLER :
DAVANIN KONUSU : YİDK Marka Kararı İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 24/06/2021 tarih ve 2020/402 E. – 2021/235 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı ile davalılar … LTD. ŞTİ. ve … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin … nezdinde 2019/70406 sayı ile 30.sınıfta tescil edilmek üzere “…” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, davalı şirketin 2019/70115, 2012/39458, 2010/81495, 2003/12781 sayılı ve “…”, “… …+şekil”, “… …+şekil”, “…” ibareli markalarını gerekçe göstererek yaptığı itirazın Markalar Dairesince kabul edilerek başvurularının reddine karar verildiğini, davacı şirketin bu ret kararına karşı yeniden inceleme taleplerinin bu kez …’in 2020-M-8777 sayılı YİDK karan ile nihai olarak reddedildiğini, oysa müvekkili şirketin de içine dahil olduğu aile grup şirketlerince “…” ibaresinin ve “…” logosunun zaten tescilli ticaret unvanı olarak 2001 yılından beri kullandığını, ayrıca fiilen markasal olarak da kullandığını, öncelik hakkının davacının içine dahil olduğu aile grup şirketlerine ve dolayısıyla müvekkili şirkete ait olduğunu, davalı şirketin bu markalarının ve “…” logosunun, davacının fiili kullanımından ve tescilinden sonraki tarihlerde birebir kopya edilerek tescil ettirilmiş olduğunu, davalının kasten ve kötü niyetli tesciller yaptığını ileri sürerek, … Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun dava konusu 2020-M-8777 sayılı kararının iptaline, 2019/70406 kod numarası ile müvekkili adına işlem gören “…” marka tescil başvurusunun tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, dava konusu “…” ibareli marka ile davalı yanın “…” ibaresini haiz markalarının ortalama düzeydeki tüketiciler nezdinde karıştırılabilecek derecede benzer olduğunu, ayrıca davalı markaları kapsamında yer alan mal/hizmetler ile davacının marka başvurusu kapsamında yer alan mal/hizmetlerin de aynı/benzer olduğunu, ortalama dikkat sahibi tüketici kitlesi üzerinde aynı ticari kaynaktan geliyor oldukları algısının oluşacağını, tüm bu sebeplerle YİDK tarafından verilmiş olan kararın usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkili şirketin “…” ibaresini haiz tescilli markaların sahibi olduğunu, … ibaresinin markaların asıl ve ayırt edici unsuru olduğunu, bu ibarenin markaların kapsamlarındaki mal/hizmetler yönünden ayırt ediciliğinin yüksek olduğunu, dava konusu başvurunun da asıl ve ayırt edici unsurunun … ibaresi olduğunu, “çikolata görünümü” anlamına gelen “…” ibaresinin başvuru kapsamında yer alan çikolata ürünleri bakımından tanımlayıcı olduğunu, markaların esas unsurlarının aynı olduğunu, aynı/aynı tür emtiaları kapsayan ve esas unsurları aynı olan markalar arasında ortalama düzeydeki tüketiciler açısından karıştırılma ihtimali ortaya çıkacağını, dava konusu başvurunun davacının … markalarıyla açık bir bağlantı oluşturma kastıyla yapılmış, kötü niyetli bir başvuru olduğunu, dava dışı şirketlerin ticaret unvanı ve marka tescillerinin işbu davada tartışılması isteminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının marka tescil başvurusunun kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin sahip olduğu müşteri çevresinden karışıklık yaratarak faydalanmak gayesiyle yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, dava konusu marka ile davalı yanın önceki tarihli markası arasında görsel, işitsel ve kavramsal olarak güçlü bir benzerliğin mevcut olduğu, bu benzerliğin ilgili tüketici algısında dava konusu markanın davalı yan markası ile karıştırılmasına neden olabilecek düzeyde olduğu, işaretler arasındaki bu benzerliğin, taraf markaları kapsamında benzer görülen 30.sınıftaki “Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler.Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri.. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler.Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez” emtia bakımından tüketici nezdinde bir yanılgıya ve dolayısıyla iltibas ihtimaline yol açacağı, tescilsiz bir işareti marka olarak eskiye dayalı olarak kullanan ve bunu ispat eden tarafın, bu iddiasını ancak yeni yapılmış bir başvurunun önünde bir tescil engeli oluşturduğu gerekçesiyle yaptığı itirazda kullanabileceği, YİDK kararına etki eder nitelikte bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, … YİDK nın 2020-M-8777 sayılı kararının 30. sınıftaki “Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Mayalar, kabartma tozları. Çaylar, buzlu çalar. Sakızlar. Tuz. ” emtiaları yönünden kısmen iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davacı müvekkilinin “…” ibaresini, içine dahil olduğu aile grup şirketinin tescilli 2001 kökeninden aldığını, dolayısıyla “…” ibaresi üzerindeki öncelik hakkının davacı müvekkillerine ait olduğunu, davalının dayandığı işaret ve markaların, birebir davacı müvekkillerine ait öncelik haklarını kasten taklit ettiği işaret ve markalar olduğunu ve bunların iptali ve hükümsüzlükleriyle ilgili açtıkları davaların halen derdest olduğunu, davacı müvekkillerin 2001 yılında tescilli “…” öncelik hakkının, 2007 yılında fiilen ve 2010 başından itibaren de tescilli “… +…” ibaresinde öncelik hakkı var iken, davaya konu “…” marka tescil başvurusunun reddine karar verilmiş olmasının davacı müvekkillerinin kazanılmış haklarına aykırılık teşkil edececeğini ileri sürerek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın tümden kabulüne karar kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dava konusu kararın başvuru kapsamında kalan tüm emtialar bakımından hukuka uygun olduğunu, davacının 30.sınıfta başvuruya konu markasının davalıya ait 30.sınıfta tescilli ve 2019/70115 nolu, 30.sınıfta tescilli 2012/39458 nolu, 30.sınıfta tescilli 2010/81495 nolu 30.sınıfta tescilli 2003/12781 nolu markaları ile hem markaların bütünsel algısı hem de markaların kapsadığı mal ve hizmetler bakımından benzerlik teşkil ettiğini, nitekim davacı markasında ön planda olan ve tüketici zihninde öncelikle algılanıp yer edecek unsurun “…” ibaresi olup bu ibarenin davalı markalarında da yer aldığını, yerel mahkemece de markaların yüksek düzeyde benzerliğinin kabul edildiğini, kabul kararına konu olan gıda ürünleri ile karşı karşıya kalan tüketici açısından davacının markası kapsamındaki gıda ürünü emtialar ile bağlantı kurulacağını, tüketicinin gıda ürünlerini bir bütün olarak algılayacağını ve zihninde yerel mahkemece yapılan türden bir ayrıştırmaya gitmeden satın alma kararı vereceği bunun da malın ticari kaynağında yanılmaya sebep olacağını ileri sürerek yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dava dışı şirketlerin ticaret unvanı ve marka tescillerinin işbu davada tartışılmasının mümkün olmadığını, davayı başvurucu şirketin açtığını, bu şirketin dava tarihinden evvel, müvekkilinin markalarından daha eski tarihli bir markasının olmadığını, müvekkilinin ticaret unvanı tescilinin davacıdan önce olduğunu, 2003 yılından bu yana “…” ibareli markası tescilliyken ve öncelik hakkı da müvekkilinde iken, davacının müvekkilinin uzun yıllardır çikolata ve benzeri ürünler üzerinde kullandığı markasını aynı sınıfta tescil ettirmeye çalışılmasının kötü niyetli olduğunu, davacının 2019/70406 sayılı marka tescil başvurusu ile müvekkilinin “…” esas unsurlu tescilli markalarının tüketici nezdinde karıştırılmaya sebep olacak derecede aynı/benzer olduğunu, davacının 2019/70406 sayılı marka başvurusunun tüm mallar yönünden reddedilmesi gerektiğini, davacı yanın fer’i müdahale talebi ve bu talep doğrultusunda ilk derece mahkemesinin fer’i müdahale talebinin kabulüne karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve tümden davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK marka kararı iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının 2019/70406 sayılı “…” ibareli marka tescil başvurusu ile davalı şirketin itirazına mesnet gösterdiği “”…”, “… …+şekil”, “… …+şekil” ibareli “…” asli unsurlu markaları arasında, 30. sınıftaki “Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler.Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri.. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler.Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez”” malları yönünden biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sesçil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede SMK’nın 6/1. maddesi anlamında benzerlik bulunduğu, zira davacının dava konusu 2019/70406 sayılı “…” ibareli markasının kapsamında yer alan dava konusu mallardan “ “Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler.Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri.. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler.Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez” mallarının davalının markalarında aynı/aynı tür/benzer/ilişkili olarak yer aldığı, ancak dava konusu 30. sınıf mallardan “Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Mayalar, kabartma tozları. Çaylar, buzlu çalar. Sakızlar. Tuz. ” mallarının davalı markalarında yer alan mallar ve/veya hizmetler ile aynı/aynı tür/benzer/ilişkili olmadıkları, diğer taraftan davacının SMK’nın 6/3 maddesine dayalı gerçek hak sahipliği iddiasının işbu davada dinlenemeyeceği anlaşılmakla, davacı vekili ile davalı … LTD. ŞTİ. vekili ve … vekilinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekili ile davalı … LTD. ŞTİ. vekili ve … vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85’er TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı vekili ile davalı … LTD. ŞTİ. vekili ve … vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30’ar TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 210,55‬-TL’nin davacı ile anılan davalılardan ayrı ayrı tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı ile davalılar … LTD. ŞTİ. ve … tarafından yapılan yargılama giderlerinin anılan tarafların uhdelerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 19/10/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/10/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.