Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1300 E. 2023/1321 K. 27.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1300
KARAR NO : 2023/1321
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/06/2021
NUMARASI : 2020/263 E. – 2021/228 K.

DAVACILAR :
VEKİLLERİ :
DAVALI
DAVANIN KONUSU : Maddi-Manevi Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 17/06/2021 Tarih ve 2020/263 Esas – 2021/228 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :Davacılar vekili, müvekkillerinin “…” adlı video paylaşım sitesinde 659 videosu ve 538.060 abonesi bulunan “…” isimli kanalın sahipleri olduğunu, davacıların birlikte çektikleri, kurguladıkları, montajladıkları ve yönettikleri videoları bu kanal vasıtasıyla izleyicileriyle paylaştıklarını, davacılara ait olan ve bahsi geçen kanalda yayımladıkları “…!” başlıklı videonun 2 dakika 15 saniyelik kısmının 23 Mart 2020 tarihinde saat 10:20’de …’nin “…” isimli programında, “…!” başlıklı videonun bir anının barkovizyonda 10 saniye fotoğraf olarak, toplamda 20 saniyelik kısmının ise video olarak, 26 Mart 2020 tarihinde …’nin Ana Haber isimli programında, aynı zamanda …’ye ait “You Tube” kanalında ve internet sitesinde müvekkillerinden izin alınmaksızın yayımlandığını, dava konusu yayınlarda kaynak gösterilmediği gibi müvekkillerinin kanalının logosunun da kapatıldığını ileri sürerek, davaya konu videonun sinema eseri mahiyetinde kabul edilmesi halinde, 5846 sayılı Kanunun ilgili hükümlerinde düzenlenen mali ve manevi hakların ihlali dolayısıyla, eser olduğunun kabul edilememesi halinde , FSEK md. 84/2-3 atfı ile 6102 sayılı TTK’nın haksız rekabet hükümleri uyarınca, bunun da mümkün olmaması halinde 4721 sayılı TMK kişilik haklarının ihlali ile 6098 sayılı Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uyarınca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminat ile davalı tarafça elde edilen karın iadesi olarak 500 TL’nin haksız fiil tarihlerinden işleyecek avans faiziyle, aksi durumda yasal faiziyle tahsiline, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiş, cevaba cevap dilekçesinde dava konusu videonun eser olduğunun kabul edilmesi halinde 5846 saylı FSEK’in 70/3 maddesi uyarınca 1000 TL karın iadesine, 30.000 TL manevi tazminatın tahsiline, temin edilen karın tespit edilmemesi halinde FSEK’in 68/3 maddesi uyarınca 1000 TL maddi tazminatın tahsiline, dava konusu videonun eser olduğunun kabul edilmemesi halinde FSEK’in 84/2-3 maddeleri atfıyla TTK’nın haksız rekabet hükümleri gereğince davalının elde etmesi mümkün görülen menfaatin karşılığı olarak 1000 TL’nin ve 30. 000 TL manevi tazminatın tahsiline, bunun da mümkün olmaması halinde 4721 sayılı TMK’nın kişilik haklarının ihlali ile 6098 sayılı Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uyarınca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminat ile davalı tarafça elde edilen karın iadesi olarak 500 TL’nin haksız fiil tarihlerinden işleyecek avans faiziyle, aksi halde yasal faiziyle tahsiline, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat istemini 110.000 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu röportaj görüntülerinin sinema eseri niteliğinde bulunmadığını, zira herhangi bir senaryoya bağlı şekilde ve sinematografi tekniğine uygun görüntüler olmadığını, ayrıca hususiyetten de söz edilemeyeceğini, ortada eser olmadığı için, esere bağlı mali ve manevi hakların ihlalinden de söz edilemeyeceğini, bahse konu görüntülerin davacılar tarafından meydana getirildiği yönünde de bir delil bulunmadığını, dava konusu görüntülerin kullanımının izne tabi olmadığını, FSEK’in 86/2 maddesi uyarınca, günlük haberlerde kullanılan görüntülerde görüntü sahibinin izninin alınmasının gerekmediğini, haber amaçlı kullanımlarda haksız rekabetin söz konusunu olamayacağını, davacıların haksız fiil kaynaklı taleplerinin kabulünün de mümkün bulunmadığını, ticari faiz talebinin de hukuka aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacılara ait dava konusu röportaj görüntülerinin davalıya ait televizyon kanalında, internet sitesinde ve … kanalında yayımlandığı, davalının kullanımlarında, davacılara ait “… isimli … kanalının ismine yer verilmediği, yayınlar sırasında, davaya konu görüntülerin … isimli … kanalından alındığına dair sözlü bir açıklamanın da mevcut olmadığı, dava konusu röportaj görüntülerinin FSEK kapsamında eser olmadığı, bu nedenle davacıların eser sahipliğinden kaynaklanan haklarının ihlalinden bahsedilemeyeceği gibi kişilik haklarının ihlalinin de söz konusu olmadığı, ancak davalının kaynak göstermeden gerçekleştirdiği dava konusu kullanımlarının FSEK 84/2-3 atfıyla haksız rekabet teşkil ettiği, dosya kapsamına göre davacıların maddi zararının tespit edilemediği, tarafların ekonomik durumları, ihlâl olunan hakkın mahiyeti, ihlalin etkileri, ihlalin ulaştığı kitle, fiilin ve kusurun ağırlığı, paranın satın alma gücü, davalının elde etmesi mümkün görülen menfaat, ibraz olunan belgeler ve eylemin gerçekleştirilme biçimi karşısında maddi tazminat miktarının 5000,00 TL, manevî tazminat miktarının 5.000,00.-TL olarak saptanmasının hakkaniyete uygun olacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 5.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın 23.03.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kararın masrafı davalıya ait olmak üzere talep halinde ulusal çapta yayın yapan bir gazetede bir defa ilanına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERi : Davacılar vekili, cevap cevap dilekçelerinde dava dilekçesindeki iddialarını genişlettiklerini ve netice talep kısmını değiştirdiklerini, ilk derece mahkemesince cevaba cevap dilekçesindeki talep sonuçlarına göre bir yargılama yapılması gerekirken anılan dilekçelerinin dikkate alınmamasının hukuka aykırı bulunduğunu, dava konusu videonun eser mahiyetinde olduğunu, ayrıca dava konusu videonu 26.30.2020 tarihli … ana haber programında 18 saniye değil 20 saniye yayımlandığını, ayrıca ekranda 10 saniye fotoğraf olarak kullanıldığını, bu hususların mahkemece dikkate alınmadığını, diğer yandan mahkemece eksik incelemeye dayalı karar verildiğin, zira bilirkişi raporunda maddi tazminat hesabı için davalının ihlal tarihlerindeki reklam gelirlerinin tespit edilmesi gerektiğini belirttiklerini, buna rağmen mahkemece bu hususta hiç bir araştırma yapılmadan yazılı şekilde karar verildiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve cevaba cevap dilekçesindeki talepleri doğrultusunda davalarının kabulünü istemiştir.
Davalı vekili, dava konusu röportaj yanının haksız rekabet teşkil etmediğini, dava konusu görüntülerin FSEK’in 86/2 maddesi kapsamında güncel bir hadiseye Covıd-19 salgınına ve salgının ekonomik sonuçlarına ilişkin haber kapsamında kullandığını, bu görüntülerin haber niteliğini taşıdığını, bu nedenle röportajın kullanımında muvafakat alınmasının gerekmediğini, mahkemece hükmedilen manevi tazminatın haksız olduğunu, davacıların görüntülerin yayımlamasından dolayı hiçbir hakkının ihlal edilmediğini, hiçbir zararlarının da bulunmadığını, müvekkilinin kusurunun olmadığını, davacıların herhangi bir zararı bulunmadığından, maddi tazminat taleplerininde yerinde olmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE :Dava, dava konusu görüntülerin eser kabul edilmesi halinde eser sahipliğinden kaynaklanan mali ve manevi hakların ihlali nedeniyle FSEK uyarınca, eser olduğunun kabul edilmemesi halinde FSEK’in 82. maddesi atfıyla haksız rekabet hükümleri uyarınca, bunun da mümkün olmaması halinde 4721 sayılı TMK’nın kişilik haklarının ihlali ile 6098 sayılı TBK’ nın haksız fiillere ilişkin hükümleri uyarınca maddi, manevi tazminat ile hükmün ilanı istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacılara ait dava konusu röportaj görüntülerinin davalıya ait TV ve … kanalı ile web sitesinde izinsiz olarak yayınlandığı, dava konusu kullanımları da bahsi geçen röportaj görüntülerinin davacılara ait internet sitesinden alındığının belirtilmediği, mahkemece alınana bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere, dava konusu röportaj görüntülerinin eser vasfını haiz bulunmaması nedeniyle davacıların eser sahipliğinden kaynaklanan haklarının ihlal edildiğinden söz edilemeyeceği gibi TMK’da düzenlenen kişilik haklarının ihlalinin de söz konusu olmadığı, ancak davalının dava konusu kullanımlarının FSEK’in 84 maddesi atfıyla TTK’ın 55. v.d maddeleri uyarınca haksız rekabet teşkil ettiği, davalının haksız rekabeti nedeniyle davacıların uğradığı maddi ve manevi zararlarının tahsilini davalıdan isteyebileceği, somut olayda ihlal konusu oluşturan görüntülerin davalının yayınladığı programların sadece bir kısmında kullanıldığı, dolayısıyla davalının bahsi geçen programlardan elde ettiği reklam gelirinin ne kadarlık bir kısmının ihalal oluşturan görüntülerden kaynaklandığının tespitinin mümkün olmadığı, bu itibarla mahkemece TBK’nın 50. maddesi gözetilerek takdir edilen maddi tazminatın ,ihlalin niteliği, boyutu dikkate alındığında yerinde bulunduğu, yine aynı gerekçelerle mahkemece hüküm altına manevi tazminat miktarının da uygun olduğu, diğer yandan somut olayda FSEK 86/2 maddesi hükmünün uygulanma yeri bulunmadığı anlaşılmakla, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca davacıdan alınması gereken 269,85-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 210,55-TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Harçlar Kanunu uyarınca davalıdan alınması gereken 269,85-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 170,28-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 99,57-TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-İstinaf aşamasında taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi uhdelerinde bırakılmasına,
5-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile 27/10/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/11/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip