Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/1257
KARAR NO : 2023/1172
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN VEKİLİ : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/04/2021
NUMARASI : 2020/228 E. – 2021/163 K.
DAVACI
VEKİLİ
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü
İle Sicilden Terkin
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 22/04/2021 Tarih ve 2020/228 Esas – 2021/163 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … ile davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 97 yıldır “…” markası altında faaliyet gösterdiğini ve bu markaları tanınır hale getirdiğini, davalı tarafın 32. Sınıfta 2019/80028 sayısı ile gerçekleştirdiği “…” şeklindeki başvuruya yönelik itirazlarının TPMK Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından kabulü ile başvurunun reddine karar verildiğini, ancak YİDK tarafından davalının itirazı kabul edilerek başvuru hakkında verilen ret kararının kaldırıldığını, kurumun müvekkilinin markalarının tanınmışlığını korumadığını, “…” kelimesinin yanına eklenen tanımlayıcı unsurlar ile oluşturulan markaların doğrudan müvekkili markalarını çağrıştıracağını, dava konusu markanın “…” emtialarında tescil edilmek istenildiğini, anılan emtianın müvekkilinin 2010/57321 sayılı markasında da yer aldığını, ayrıca müvekkilinin aktif ve yoğun kullanımlarının bulunduğu 29. Sınıf ürünleri içerir … esas unsurlu sair markalarında yer alan örneğin, et ve et ürünleri ile, 43. sınıftaki ‘ yiyecek içecek sağlanması hizmetleri’ ile de ilgili mal grubunun ilişkili olduğunu ileri sürerek, YİDK kararının iptaline, 2019/80028 sayılı ve “…” ibareli marka başvurusu tescil edilmişse hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, verilen kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak , davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şahıs, davacı iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, sunulan emsal kararların uzaktan yakından benzerliği olmadığını, sahibi olduğu markanın bir … markası olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, dava konusu marka kapsamında 32. Sınıfta kalan tek ürünün “…” olduğu, ilgili mal ile davacı markalarındaki “kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. buzlu çaylar. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar, tonikler. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar.” emtialarının aynı tür sayılacağı, bu malların satışına yönelik hizmetlerin ise birbiri ile güçlü benzerlik teşkil eden hizmetler olduğu, öte yandan dava konusu başvurunun davacı markalarından uzaklaştıracak hiçbir ayırt edici ek unsuru haiz olmadığı, dava konusu marka ile davacının 2010/57321, 2012/109710 ve 2018/27044 sayılı markaları arasında görsel, işitsel ve kavramsal açıdan, “…” ibaresinin ortaklığı ve sair unsurların bütünsel algıya katkıları itibariyle yüksek düzeyli bir benzerlik oluştuğu, bu benzerliğin işaretler arasında ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma ihtimaline neden olabileceği, davacı markaların tanınmış marka olduğu, YİDK kararının yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı TÜRKPATENT vekili istinaf başvuru dilekçesinde, başvuru markası ile ret gerekçesi markanın “…” ibaresini ortak olarak içerdiğini, dava konusu olayda her ne kadar “…” ve “…” ibareleri tek başına başvuru ve ret gerekçesi markanın kapsamındaki mal/hizmetler için genel kullanıma açık ibareler olarak değerlendirilseler de ilgili ibarelerin, “…” kelimesinin yanına eklendiklerinde bütüncül bir marka algısı oluşturduğunu, ayrıca markalar arasındaki renk, şekli unsur gibi görsel farklılıkların da dikkate alınması gerektiğini, markalar arasında görsel, işitsel veya anlamsal düzeyde ilişkilendirme ihtimali de dahil olmak üzere karıştırılma olasılığının bulunmadığını, davacı şirketin itiraza mesnet markalarının tanınmış markalardan olduklarını ve md. 6/5 sayılan koşulların mevcut olduğunu gösterir nitelikte bilgi ve belgeyi dosyaya sunamadıklarını, mahkemece tüm mal ve hizmetler yönünden markaların tanınmış olduğu gerekçesiyle verilen kararın bu yönden de hukuk aykırı olduğunu ileri sürerek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şahıs istinaf başvuru dilekçesinde, marka işaretlerinin benzer olmadığını, sucuk ürününün şarküteri reyonunda, … ürününün ise ilgili reyonda satışa sunulduğunu, ürünler arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, markalar arasında ayırt edici özelliklerin bulunduğunu, markaların karıştırılma ihtimalinin varlığı için çifte benzerlik şartının aranacağını, markalar arasında , markayı teşkil eden esas unsurlar yönünden benzerliğin yanı sıra tescil kapsamındaki ürünler yönünden de benzerlik aranacağını, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 6/1 Maddesinde belirlenen şartların tümünün bir bütün olarak gerçekleşmesi gerektiğini, somut olayda bunun olmadığını, markaya konu olan malların niteliğinin ve cinsinin ayrı olduğunu, hedef kitle tarafından karıştırılmasının mümkün olmadığını, mahkemenin tanınmışlık gerekçesinin yerinde olmadığını, SMK’nın 6/5. Maddesindeki şartların gerçekleşmediğini ileri sürerek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili YİDK kararının iptali, marka hükümsüzlüğü ile sicilden terkin istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, “…” ibareli başvuru ile redde mesnet “… …” ve “…” asıl unsurlu diğer marka işaretleri arasında SMK’nın 6/1 maddesi anlamında benzerlik bulunduğu, zira başvuru markası ile itiraza mesnet markaların asli unsurlarının “…” ibaresinden oluştuğu, tanımlayıcı mahiyetteki “…” ibaresinin başvuruya yeterli ayırt ediciliği sağlamadığı, dava konusu başvuru kapsamında yer alan … emtiasının, redde mesnet marka kapsamında bulunan mal ve hizmetlerle aynı/benzer olduğu anlaşılmakla, davalı … vekili ile davalı … vekilinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekili ile davalı … vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85’er TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı … vekili ile davalı … vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30’ar TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 210,55-TL harcın anılan davalılardan ayrı ayrı tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı … ile davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin anılan davalıların uhdelerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 05/10/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/10/2023
Başkan V.
…
Üye
…
Üye
…
Katip
…