Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1247 E. 2023/1109 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1247 – 2023/1109
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1247
KARAR NO : 2023/1109
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2021
NUMARASI : 2020/253 E. – 2021/28 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 11/02/2021 tarih ve 2020/253 E. – 2021/28 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı, 20.01.2020 tarihinde “…” ibareli markasının tescili için marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2020/7286 kod numarası verilen başvurusunun reddedildiğini ve Kuruma itirazda bulunduğunu, itirazının da nihai olarak YİDK’nın 2020/M-5401 sayılı kararı ile reddedildiğini, anılan kararın hukuka aykırı olduğunu, üretmiş bulunduğu markanın ticari değer taşıdığını, korunmaya değer üstün hakkının olduğunu, Kurum kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek YİDK’nın 2020/M-5401 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının “…” ibareli başvurusu, redde konu mallar/hizmetler bakımından ilgili tüketiciler tarafından, belirli bir ticari kaynağa ait bir işaret olarak algılanmamakla birlikte, markanın asli işlevi olan belirli bir işletmeye ait mal ve hizmetleri, diğer işletmelere ait benzer mal ve hizmetlerden ayırt etmeyi sağlama işlevini yerine getiremediğini ve tanımlayıcı nitelikte bir ibare olduğunu, dolayısıyla müvekkili Kurumun 5/1(b) ve (c) bentleri kapsamında vermiş olduğu kararın hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, YİDK kararlarının iptali davası için kanunca belirlenen sürenin, Kurum kararının tebliğinden itibaren iki ay olduğu, YİDK kararının davacı tarafa 27.06.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacının davasını engeç 27.08.2020 tarihinde mesai bitimine kadar açması gerekirken davanın 28.08.2020 tarihinde açıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin tebligatı teslim almadığını, usulsüz tebliğ yapıldığını, davanın yasal süresi içerisinde açıldığını, tebligat üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin YİDK kararı sonucunu haricen öğrendiğini, ortada usulsüz bir tebligat mevcut olup bu husus gözetilmeden süre yönünden ret kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu, kararın usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğinden kaldırılması gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili Kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Tebligat Kanunu’nun 10. maddesine göre, tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. (Ek fıkra: 11/1/2011-6099/3 md.) Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.
Dosya kapsamında, YİDK kararının davacıya tebliğ yapıldığı anlaşılmakta ise de, davacı vekilince tebligat üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığı, sahte olduğu ileri sürülmüştür. Bu itibarla dosya kapsamında davacıya yapılan YİDK kararı tebliğinin usule uygun olup olmadığı anlaşılamamıştır.
Her ne kadar davacı vekilince anılan evrakta sahtecilik iddiası ilk kez istinaf aşamasında ileri sürülmüş ise de, bu iddianın kamu düzenine ilişkin bulunması ve bu nedenle de resen araştırılması gereken hususlardan olması nedeniyle, mahkemece, davacı vekilinin bu yöne ilişkin iddiasının araştırılması, dava konusu YİDK kararının tebliğ belgesi üzerinde atılı imzanın davacıya ait olup olmadığının belirlenmesi ve bu belirleme sonucunda ulaşılacak duruma göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla Dairemizce, davacı vekilinin yukarıdaki hususlara ilişkin istinaf itirazlarının kabulü ile HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, kararın niteliğine göre davacı vekilinin diğer istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf itirazlarının KABULÜ ile, Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 11/02/2021 tarih ve 2020/253 E. – 2021/28 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine İADESİNE,
3-Davacı vekilinin diğer istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının istek halinde davacıya iadesine,
5-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılamada değerlendirilmesine,
7-Kararın tebliği ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 28/09/2023 tarihinde HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/10/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.