Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1244 E. 2023/1108 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1244 – 2023/1108
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1244
KARAR NO : 2023/1108
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2021
NUMARASI : 2020/252 E. – 2021/27 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 11/02/2021 tarih ve 2020/252 E. – 2021/27 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı, 28/03/2020 tarihinde, “…” ibaresinin marka olarak tescili talebinde bulunduğunu, taleplerinin 01/05/2020 tarihinde reddedildiğini, ret kararına karşı itirazda bulunduğunu, Kurum kararının yerinde olmadığını ileri sürerek ret kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, “…” ibaresinin Uluslararası NICE Sınıflandırma sisteminin 09. ve 35. sınıfında yer alan mal ve hizmetlerde kullanılmak üzere, tescil başvurusunun 20/01/2020 tarihinde yapıldığını, 2019/134492 kod numarası verilerek işleme alınan marka tescil başvurusunun, yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 5/1 (b) ve (c) maddesi gereğince reddine karar verildiğini, Dairenin konuya ilişkin kararının başvuru sahibi vekiline bildirildiğini, 2019/134492 kod numarası altında işlem gören dava konusu başvurunun reddine başvuru sahibi vekili tarafından itiraz edildiğini, itirazın, iş bu raporun düzenlendiği tarihte henüz incelenmemiş olduğunu, buna rağmen, davacının söz konusu incelemenin neticesini beklemeden ve dolayısıyla başvuru markası için nihai karar organı olan YİDK nezdinde herhangi bir itirazda bulunmadan iş bu davayı açtığını ve bunun neticesinde müvekkili Kuruma husumet yöneltebilme yolunu açan YİDK kararı da alınamadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 2019/134492 kod numarası altında işlem gören dava konusu başvurunun reddine karşı davacı tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itiraz edildiği, ancak, söz konusu itirazın, raporun düzenlendiği tarihte henüz incelenmediği, buna rağmen, davacı tarafın, söz konusu incelemenin neticesini beklemeden ve dolayısıyla başvuru markası için nihai karar organı olan YİDK nezdinde herhangi bir itirazda bulunmadan iş bu davayı açtığı ve bunun neticesinde davalı Kuruma husumet yöneltebilme yolunu açan YİDK kararı da alınmadığı, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararı bulunmazken, bu davanın davalı Kuruma yöneltilmesinin hukuki bir dayanağı bulunmadığı, marka başvurusuna ilişkin olarak Kurumun nihai karar organı olan Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından herhangi bir karar henüz alınmadan davalı Kuruma husumet yöneltilebilmesi mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, eksik olan YİDK kararının sonradan tamamlandığını, bu durum karşısında davanın bu yönde reddi de doğru olmadığını, müvekkilin benzer ibareli bir başka başvuruya konu markasına ilişkin tescil başvurusu iş bu davaya konu markadan önce reddedilmiş olup, usulsüz tebligat nedeniyle müvekkilinin dava açma süresini kaçırdığını, bundan mütevellit müvekkilinin iş bu davaya konu marka ile ilgili itirazı için de ret kararı verildiğini ve tebligatın kendisine ulaşmadığını düşünerek iş bu davayı açtığını, dosya kapsamında şu an halihazırda ret kararı verilmiş olup, dava açma sürelerinin çoktan geçtiğini, müvekkilinin hak kaybına uğrayacağını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 20 ve 21. maddeleri uyarınca, Kurum tarafından alınacak kararlardan zarar gören kişilerin, kararlara Kurum nezdinde itiraz edebileceği, itirazın kararın bildiriminden sonraki iki ay içinde yazılı ve gerekçeli olarak olarak Kuruma yapılacağı, itirazın incelenmesinden sonra Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun itiraz hakkında kararını vereceğinin düzenlendiği, 5000 sayılı Kanun’un 15/c maddesinde de; Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Dairesinin kararlarının Kurumun nihai kararları olduğu, bu kararlara karşı, kararın bildirim tarihinden itibaren iki ay içinde Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde dava açılabileceğinin düzenlendiği, oysa somut olayda davacı tarafça başvuru markası için nihai karar organı olan YİDK nezdinde henüz bir karar alınmadan dava açıldığı, diğer yandan YİDK kararın yargılama sırasında çıkmış olmasının sonuca bir etkisinin olmayacağı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 210,55‬-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 28/09/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/09/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.