Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1197 E. 2023/1094 K. 22.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1197 – 2023/1094
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1197
KARAR NO : 2023/1094
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/04/2021
NUMARASI : 2017/714 E. – 2021/278 K.

DAVACI
VEKİLLERİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 26/04/2021 tarih ve 2017/714 Esas – 2021/278 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan taşıma sözleşmesi gereğince davalıya ait eşyayı alt yüklenici aracılığı ile Kazakistan’a taşıdıklarını, bu nedenle oluşan ve ödenmeyen alacaklarının tahsili için başlattıkları icra takibinin davalının itirazı üzerine durdurulduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, eşyanın taşınması sırasında arkadan gelen başka bir aracın taşımayı yapan araca çarpması ile meydana gelen kaza sonucu taşınan eşyanın kullanılamaz hale geldiğini, aynı malzemeyi yeniden temin edip taşıtmak zorunda kaldıklarını, bu nedenle 32.515,00 USD ek gider yaptıklarını, olayda kusurlarının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacının davalıya ait eşyayı varış yerine temin ettiği araçlar ile ulaştırdığı, taşıyan sürücünün kusurunun bulunmadığı ve önlemesinin mümkün olmadığı trafik kazası sonucu taşınan eşyada kısmi hasar meydana geldiği, hasarın önlenemez bir durumun gerçekleşmesi sonucu meydana gelmiş olması nedeni ile taşıma ücretinden de CMR’nin 17/2 maddesi uyarınca indirim yapılamayacağı, davacının 44.529,20 USD taşıma ücreti alacağı bulunduğu, bu alacağa yönelik itirazın yerinde olmadığı gerekçesiyle davalının İstanbul 27. İcra Müdürlüğü’nün 2017/24698 esas sayılı icra takibine yönelik itirazının 44.529,20 USD üzerinden iptaline, takip tarihinden itibaren davacı alacağının 3095 Sayılı Yasa’nın 4/a maddesinde belirtilen oranda temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, taşıma ücreti alacağının bu hali ile likit olmadığından icra inkar tazminatı isteğinin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili, davacının sözleşmeye aykırı olarak teslimatı süresinde yapmayarak müvekkilini zarara uğrattığını, aynı nedenle davacının taşıma ücretine de hak kazanamayacağını, zamanında teslim edilmeyen ürünlerin müvekkilince tekrar üretilip gönderilmek zorunda kalındığını, müvekkilinin bu nedenlerle toplam 32.515,00 USD zarara uğradığını, CMR’de taşıyıcının sorumluluktan kurtulma hallerine ilişkin maddede gecikme halinin düzenlenmediğini, dolayısıyla müvekkilinin gecikmeden kaynaklanan zararı dikkate alınmadan hüküm kurulmasının hakkaniyete aykırı bulunduğunu, ayrıca taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alınmaksızın salt CMR hükümleri dikkate alınarak inceleme yapılmasının da kabulünün mümkün olmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, taşıma ücretinin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, taraflar arasında düzenlendiği konusunda uyuşmazlık bulunmayan taşıma sözleşmesinde, taşıma süresinin mücbir sebepler hariç 22 gün olarak belirlendiği, aynı sözleşmede kazanın da mücbir sebepler arasında sayıldığı, davalının da trafik kazası nedeniyle taşımayı gecikmeli olarak gerçekleştirdiği, esasen gecikmenin davalının da kabulünde olduğu ve gecikmeden kaynaklanan zararlarının dikkate alınmasını talep ettiği, ancak dosyada mevcut bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere söz konusu kazanın meydana gelmesinde davacı sürücüsünün herhangi bir kusurunun bulunmadığı, dolayısıyla CMR Konvansiyonunun 17/2 maddesi uyarınca, hasarın taşıyıcının önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri geldiğinin kabulünün gerektiği, buna göre davacının sorumluluğunun bulunmadığı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2011/9394 E., 2012/16420 K. ve 2009/14020 E., 2011/6195 K. sayılı ilamlarının da bu yönde olduğu, açıklanan nedenlerle davacının taşıma ücretini talep edebileceği, ilk derece mahkemesince de tespit edilen taşıma ücretinin hüküm altına alındığı ve bu kararda bir isabetsizlik olmadığı, davanın itirazın iptali istemine ilişkin olup, icra takibine konu alacağın 44.459,20 USD bulunduğu gözetildiğinde ilk derece mahkemesi kararında 44.529,20 USD üzerinden takibin iptaline karar verilmesinin maddi hataya dayalı olduğu ve mahallinde her zaman giderilebileceği anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 11.325,50 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 2.831,37 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 8.494,13‬ TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliği ve harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 22/09/2023 tarihinde HMK 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/09/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.