Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/117 E. 2023/367 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/117 – 2023/367
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/117
KARAR NO : 2023/367
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/06/2020
NUMARASI : 2018/169 E. – 2020/266 K.

DAVACI
VEKİLİ :
DAVALI
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı)

Taraflar arasında görülen davada Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 23/06/2020 tarih ve 2018/169 E. – 2020/266 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalılar tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkiline ait greyderin … ilçesine taşınması hususunda davalı … Şirketi ile anlaşma yapıldığını, nakliye ücretinin ödendiğini, davalı … yönetimindeki araca yüklendiğini, 19/10/2017 tarihinde taşıma sırasında meydana gelen tek taraflı trafik kazasında çekiciden düşen greyderin zarar gördüğünü, davalı …’ın tam kusurlu olduğunu, greyderin iyi sabitlenmemesi nedeniyle davalı şirketin de sorumlu olduğunu ileri sürerek 35.400,00 TL greyderin tamir ve bakım masrafı, 24.780,00 TL ikame edilen greyder yönünden kiralama masrafı, 1.003,00 TL hasarlı greyderin kaldırılması için kiralanan vinç bedeli ve nakliye amacıyla peşin olarak ödenen 2.360,00 TL nakliye ücretinin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi, taraflar arasında taşıma sözleşmesi bulunduğunu, taşımaya konu greyderin taşıma sırasında varış noktasında indirme aşamasında iken kazaen düşmesi sonucunda hasar gördüğünü, sigorta şirketi tarafından davacının zararlarının karşılandığın savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …, davalı şirkette şoför olarak çalıştığını, davacıya ait greyderi tüm tedbirleri almak suretiyle kamyona yüklediğini, trafik kurallarına uygun hareket etmesine rağmen davacıya ait greyderin kullanıcısı tarafından imdat kolunun çekilmemiş olması nedeniyle kamyonun üzerinden kayması sonucunda zararın meydana geldiğini, kusurunun bulunmadığını, üzerine düşen tüm sorumlulukları yerine getirdiğini, işveren tarafından işine son verildiğini, kusurunun bulunmaması ve kamyonun sigortası tarafından davacı tarafın zararlarının karşılandığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında davacıya ait greyderin taşınması hususunda taşıma sözleşmesi bulunduğu, sözleşme kapsamında taşımaya konu greyderin davalı … yönetiminde bulunan kamyona yüklendiği, taşıma işi sırasında meydana gelen ve davalı …’ın % 100 kusurlu olduğunun tespit edildiği kaza sonucunda taşımaya konu greyderin zarar gördüğü, alınan bilirkişi raporuna göre taşıma konusu greyderin oluşan hasar miktarının 27.907,04 TL, aracın hasar onarım süresinin 20 gün olduğunun ve kullanılamamaktan kaynaklanan mahrumiyet bedelinin 11.800,00 TL olduğunun tespit edildiği, davacı ile davalı şirket arasında yapılan sözleşme uyarınca taşıma bedelinin 2.360,00 TL olduğu, ayrıca kazalı greyderin kaza yerinden kaldırılması için davacı tarafından 1.003,00 TL vinç bedeli ödendiği, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 880. maddesi hükmü dikkate alındığında bilirkişi tarafından yapılan hesaplamaların dosya kapsamına ve olaya uygun olduğu, 6102 sayılı Kanunun 875/1 ve 879/1. maddeleri uyarınca davalıların taşıma sözleşmesine konu greyderin hasarından, 883/1. maddesi uyarınca ise diğer giderlerden sorumlu oldukları, taşıma bedelini iade etmelerinin gerektiği, dava konusu olaya ilişkin olarak davalıların 6102 sayılı Kanunun 877. maddesindeki sorumluluktan kurtulmalarını sağlayacak herhangi bir davranışlarının bulunmadığı, davacı vekilinin HMK’nin 123. maddesi kapsamında davanın kısmen geri alınmasına davalılar tarafından açıkça muvafakat edilmediği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile 27.907,04 TL tamir ve bakım masrafı, 11.800,00 TL kullanılamamaktan kaynaklanan mahrumiyet bedeli, 1.003,00 TL vinç kiralama bedeli, 2.360,00 TL nakliye bedeli olmak üzere toplam 43.070,04 TL’nin kaza tarihi olan 19/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkili şirketin davacı şirkete ait iş makinesini taşıma işini yüklendiğini, taşınan iş makinesinin varış noktasında indirme aşamasında elde olmayan sebeplerle düşürüldüğünü, bu kaza sonucunda hem müvekkili şirketin sigorta şirketi tarafından hem de müvekkili şirket tarafından, sunulan belgelerden de anlaşılacağı üzere, davalı şirketin zarar miktarının ödendiğini, taşınan iş makinesinin değerinin 15.000,00 TL olduğunu, davacı şirket tamir ve bakım masrafı olarak 35.400,00 TL talep etmiş mahkeme ise 27.907,04 TL tamir ve bakım masrafına hükmettiğini, makine alış bedelinin çok üzerinde olan ve hakkaniyete aykırı bir yapım maliyeti çıkarıldığını, zira, dosyada, taşıma konusu greyderin 01.09.2017 tarih 016259 no’lu fatura ile 12.711,86 TL+KDV bedelle satın alındığına ilişkin satım faturası bulunduğunu, davacı nezdinde oluşan zararın, fatura bedeli ile sınırlı olup, davacı tarafın malvarlığında fatura bedeli kadar eksilme olduğunu, greyderin piyasa bedeli, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, 55.000,00-TL olsaydı, hiç kuşkusuz, greydere ilişkin satım faturasının da bu bedel ya da bu bedele yakın bir tutarda üzerinden tanzim edilmesi gerekitiğini, hiçbir kabul anlamına gelmemek kaydıyla birlikte, hasara uğrayan greyder, 1978 yılında üretilmiş olup, greyderin üretim yılı dikkate alındığında, greyderin piyasa değerinin bilirkişi raporunda belirtildiği kadar yüksek tutarda olması mümkün olmadığını, greyderin çekildiği serviste, greyderde meydana gelen zararın onarım bedeli 31.372,00TL+KDV olarak tespit edilmiş olup, greyderin onarım bedelinin satın alım bedelinden yüksek olması sebebi ile greyderin onarımının ekonomik olmadığını, davacı şirket iş sahibi şirketle sorunlar yaşadığını maddi zarara uğradığını iddia etmiş olsa da davacı şirketin iş sahibi ile yaptığı sözleşmeye binaen cezai şart ödediğine dair ve maddi zarara uğradığına dair hukuki bir delilin mevcut olmadığını, davacı şirketin iddiasını ispatlayamadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı …, dava konusu olaydan dolayı mağduriyetinin olduğunu, hükmedilen tazminatı ödeme gücünün bulunmadığını, kararın bozulması gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davalı …’ın dosyanın istinaf aşamasında bulunduğu sırada vefat etmiş olması nedeniyle nedeniyle, taraf teşkilinin sağlanması ve istinaf yoluna başvuran tarafların itirazlarının karşılanması için Dairemizce duruşma açılmasına karar verilmiş, duruşma günü davalının mirasçılarına tebliğ edilmiştir.
Dava konusu olayın 19/10/2017 tarihinde, davalı …’ın sevk ve idaresinde ve diğer davalının adına kayıtlı bulunan çekici ile bağlı bulunan römorku ile hareket halinde iken dik eğimi bulunan yoldan çıkmak isterken araç üzerinde bulunan iş makinesinin aracın üzerinden düştüğü ve dava konusu zararın bu şekilde olduğu anlaşılmakta olup, dosya kapsamındaki uyuşmazlığın da bu noktada toplandığı, meydana gelen zarardan davalıların sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise sorumluluğunun miktarı ile sınırlı sorumlu olup olmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmaktadır.
6102 sayılı TTK’nın 875. maddesi uyarınca taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. Somut olayda da, davalı tarafça taşınmak üzere teslim alınan iş makinesinin götürme yerine ulaştırılamadığı anlaşıldığından davalıların eşyanın hasarı nedeniyle davacının uğradığı zarardan sorumlu bulunduğu kanaatine varılmıştır.
TTK’nın 876. maddesi uyarınca, zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur. Dosya kapsamında görüşüne başvurulan bilirkişi raporunda, davalı …’ın sevk ve idaresindeki çekiciye bağlı bulunan römorktan kayarak düşen iş makinesinin hasarından dolayı çekiciye bağlı bulunan römorktaki greyderin sabitlenmeden yola çıkılması, virajlı ve eğimli yolda hızını düşürmemesi nedeni ile kusurlu bulunduğu belirlenmiş olup, bu şekilde yapılan belirleme sonucunda da davalı taşıyıcının TTK’nın 876. maddesi uyarınca sorumluluktan kurtulamayacağı belirlenmiştir. Bu nedenle davalı taşıyıcının dava konusu zarardan TTK’nın 875 ve 876. maddeleri uyarınca sorumlu bulunduğu anlaşılmıştır.
TTK’nın 863. maddesi uyarınca, sözleşmeden, durumun gereğinden veya ticari teamülden aksi anlaşılmadıkça; gönderen, eşyayı, taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı, ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür. Dosya kapsamında bulunan bilgi ve belgelere göre de, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı ve durumun gereği ile ticari bir teamül bulunmadığı nazara alındığında gönderenin, eşyayı, taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorunda olduğu, taşıyıcının, ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlü bulunduğu kanaatine varılmıştır. Buna göre de, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda hasarın yükün sabitlenmemesi nedeniyle oluştuğu belirlendiğinden, dava konusu greyder zararından davacı ile davalı tarafın %50’şer oranda kusurlu bulundukları sonucuna ulaşılmıştır.
TTK’nın 880. maddesine göre, taşıyıcı, eşyanın tamamen veya kısmen zıyaından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminat, eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanacak olup, TTK’nın 882. maddesine göre de, gönderinin tamamının zıyaı veya hasarı hâlinde, 880 ve 881. maddeler uyarınca ödenecek tazminat, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. Bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere kural sınırlı sorumluluk olup, davalı taşıyıcının sınırsız sorumlu olduğunun ispatı davacı tarafa düşmektedir. Bu husus TTK’nın 886. maddesinde düzenlenmiş olup, madde metnine göre, zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879 uncu maddede belirtilen kişiler, bu Kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz. Davacı tarafça dosya kapsamında meydana gelen zararın kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilemediğinden sorumluluğunun TTK’nın 882. maddesi uyarınca sınırlı sorumluluk kapsamında kaldığı kanaatine varılmıştır. Ancak davalı taşıyıcının sınırlı sorumluluğunun, TTK’nın 882 maddesine göre, taşınan emtianın ağırlığı dikkate alındığında, talep edilenden çok fazla olduğu görülmektedir. Diğer yandan davalı tarafın sorumluluğu sınırlı kabul edildiği için davacı tarafça talep edilen dolaylı zararların davalılardan talep edilemeyeceği de anlaşılmıştır.
TTK’nın 883. maddesi uyarınca da, taşıyıcı, zıya veya hasardan sorumlu olduğu hâllerde, 880 ilâ 882. maddelere göre ödenmesi gereken tazminatı ödedikten başka, taşıma ücretini geri verir ve taşıma ile ilgili vergileri, resimleri ve taşıma işi nedeniyle doğan diğer giderleri de karşılar. Ancak, hasar hâlinde, birinci cümle uyarınca yapılacak ödemeler 880. maddenin ikinci fıkrasına göre saptanacak bedel ile orantılı olarak belirlenir. Başkaca zararlar karşılanmaz. Bu hüküm nazara alındığında davalı tarafın geri vermek zorunda olduğu taşıma ücretinin TTK’nın 880. maddesinin ikinci fıkrasına göre saptanacak bedel ile orantılı olarak belirlenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamına göre, dava konusu greyderin, taşıyan araca yeterince sabitlenmemesi nedeniyle dik yolda sürüş kurullarına uyulmaması nedeniyle düşerek zarar gördüğü, 6102 sayılı TTK’nın 875. maddesi uyarınca davalıların eşyanın hasarı nedeniyle davacının uğradığı zarardan sorumlu bulunduğu, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda hasarın yükün sabitlenmemesi nedeniyle oluştuğu belirlendiğinden, dava konusu greyder zararından davacı ile davalı tarafın %50’şer oranda kusurlu bulundukları, taşıyıcıların TTK’nın 876. maddesi uyarınca sorumluluktan kurtulamayacağı, davacı tarafça dosya kapsamında meydana gelen zararın kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilemediğinden sorumluluğunun TTK’nın 882. maddesi uyarınca sınırlı sorumluluk kapsamında kaldığı, dosya kapsamında belirlenen hasar miktarının dosya kapsamı ile uyumlu bulunduğu, hasar gören greyderin fatura değerinin değil gerçek değerinin esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, zira bilirkişi tarafından dava konusu greyderin piyasa değerinin 55.000 TL olduğunun açıkça belirlendiği, bilirkişi tarafından belirlenen tamir ve hasar miktarının dosya kapsamı ile uyumlu bulunduğu, ancak bu tutarın yarısının TTK’nın 863. maddesi uyarınca davacının sorumluluğunda bulunduğu, davacı tarafça dosya kapsamında meydana gelen zararın kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilemediğinden sorumluluğunun TTK’nın 882. maddesi uyarınca sınırlı sorumluluk kapsamında kalması nedeniyle davacı tarafça dava konusu greyderin kullanılamamasından kaynaklanan mahrumiyet bedelinin istenemeyeceği, yine davacı tarafın somut olayda %50 oranında kusurunun bulunması nedeniyle talep ettiği vinç bedelinin ancak yarısını davalı taraftan isteyebileceği, yine nakliye ücretinin de TTK’nın 883/2. madde uyarınca orantılı olarak talep edilebileceği anlaşıldığından davanın belirtilen bu hususlara göre kısmen kabulüne dair aşağıda gösterilen şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;

1-Davalı şirket vekili ile …’ın istinaf başvurularının KABULÜ ile Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 23/06/2020 gün ve 2018/169 Esas 2020/266 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın KISMEN KABULÜ ile 13.953,52-TL hasarlı emtia bedeli, 1.197,33-TL nakliye bedeli, 501,50-TL vinç bedeli olmak üzere toplam 15.652,35-TL’nin 19/10/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 1.069,21-TL karar harcının peşin alınan 853,88-TL harçtan mahsubu ile bakiye 215,33-TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00-TL, vekalet ücretinin davalı taraflardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı şirket kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, reddedilen maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı şirkete verilmesine,
7-Davacı tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan 399,40-TL tebligat ve posta masrafı, 500,00-TL bilirkişi ücreti ile istinaf aşamasında yapılan 126,00-TL tebligat ve posta masrafından oluşan toplam 1.025,40-TL yargılama giderinin, davanın kabul ve ret oranına göre payına düşen 252,58-TL’ye, 853,88-TL peşin harç ve 35,90-TL başvurma harcı tutarı eklenerek oluşan toplam 1.142,36-TL’nin davalı taraflardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı … tarafından istinaf aşamasında yapılan 150,00-TL tebligat ve posta masrafı ile 148,60-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcından oluşan toplam 298,60-TL yargılama giderinin davanın takdir edilen kabul ret oranına göre payına düşen 225,04-TL’nin davacıdan alınarak davalı …’ın mirasçılarına verilmesine,
9-Davalı şirket tarafından istinaf aşamasında yatırılan 148,60-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davanın takdir edilen kabul ret oranına göre payına düşen 112,00-TL’nin davacıdan alınarak davalı şirkete verilmesine,
10-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen taraflara iadesine (HMK m.333),
11-Davalı … tarafından istinaf başvurusunda peşin olarak yatırılan 735,60-TL nispi istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde mirasçılarına iadesine,
12-Davalı şirket tarafından istinaf başvurusunda peşin olarak yatırılan 735,50-TL nispi istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davalı şirkete iadesine,
13-Davacı kendisini istinaf aşamasında vekille temsil ettirdiğinden ve tek duruşma yapıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. hükümlerine göre hesaplanan 5.500,00-TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
14-Davalı şirket kendisini istinaf aşamasında vekille temsil ettirdiğinden ve tek duruşma yapıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. hükümlerine göre hesaplanan 5.500,00-TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı şirkete verilmesine,
Dair, duruşmaya katılan davacı vekili, davalı Zaloğlu Nakliye şirketi vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalıların yokluğunda yapılan açık yargılama sonucunda 22/03/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.