Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1166 E. 2023/1105 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1166 – 2023/1105
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1166
KARAR NO : 2023/1105
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/06/2021
NUMARASI : 2020/297 E. – 2021/201 K.

DAVACI
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVANIN KONUSU : YİDK Marka Kararı İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 03/06/2021 tarih ve 2020/297 E. – 2021/201 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 2019/46794 sayı ile “…” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, başvurunun yayınlandığını, davalı şirketin 97/020675, 98/019473, 2000/28662, 2010/24924, 2010/67905, 2011/84502, 2016/52019, 2016/13724, 2016/08108, 2015/09571, 2014/58846, 2014/58840, 2014/110122, 2014/110122, 2014/102411, 2017/109023, 2018/59442, 2018/62426 sayılı ve “…”, “…”, “…”, “… …” ibareli markalarını gerekçe göstererek yaptığı itirazın Markalar Dairesince kısmen kabul edilerek başvuru kapsamından 07., 08., 11., 21 ve bir kısım malların satışı hizmeti ile sınırlandırılan 35.05. sınıfta yer alan mal ve hizmetlerin çıkarılmasına karar verildiğini, müvekkilinin bu kısmi ret kararına karşı yeniden inceleme taleplerinin bu kez 2020-M-7126 sayılı YİDK kararı ile nihai olarak reddedildiğini, oysa müvekkili şirkete ait markada yer alan unsurların bütünü ilgili tüketici kesimi tarafından tanınmış olduğunu, davalı tarafa ait “…” markası ile müvekkiline ait markayı gören tüketicilerin markaları birbiri ile karıştırmasının, her iki markanın aynı işletmeye dahil olduğu zannetmelerinin mümkün olmadığını, müvekkilinin kazanılmış hakka sahip olduğunun görmezden gelinmiş olduğunu, müvekkilinin 87/096858 numaralı “…”, 90/008901 numaralı “…”, 2011/29814 numaralı “…”, 2016/35261 numaralı “… …”, 2016/31907 numaralı “…” markalarının tescilli sahibi olduğunu ve bunun dışında “…” ibaresini içeren birçok markanın da sahibi olduğunu, davalı Kurum tarafından müvekkilinin markasından çıkarılan birçok emtianın, müvekkilinin adına önceden tescilli markalarda olduğunun açık ve net olarak görüleceğini, redde mesnet markalardan 2014/102411, 2014/102407 ve 2014/102407 sayılı markalar için verilen hükümsüzlük kararlarının kesinleştiğini, bazıları için ise hükümsüzlük kararlarının verildiğini ve bu kararların kesinleşmesinin beklendiğini, redde mesnet davalı markalarının, SMK’nın 19. maddesinin 2. fıkrasında düzenlenen hüküm gereği müvekkilinin başvurusundan çıkartılan emtianın tümü bakımından kullanıldığının ispatının taraflarınca talep edildiğini ileri sürerek … Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun dava konusu 2020-M-7126 sayılı kararının iptaline, 2019/46794 kod numarası ile müvekkili adına işlem gören “…+ŞEKİL” marka tescil başvurusunun tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, davacı tarafından tescil edilmek istenen “…” ibareli markada tescil edilmek istenen asıl unsurun “…” ibaresi olduğunu, her ne kadar davacı tarafın da “…” ibareli marka tescilleri bulunsa da bu tescillerin ev tekstili sektörüne ait emtia olduğunu, müvekkili firmaya ait … ibaresinin ise züccaciye sektörüne ait olup markanın 07, 08, 11, ve 21. sınıflarda tescilli olduğunu, davacı tarafından 07, 08, 11, 21 ve 35/05. Sınıfta tescil edilmek istenilen markanın kapsamının müvekkilin markasının tescilli olduğu emtia ile aynı /benzer emtia olduğunu, davacı adına tescilli markaların tamamına yakınının ev tekstili emtiasında tescilli olup, davaya konu markanın başvurusunun tescil edilmek istendiği sınıflar için kazanılmış hak sağlamayacağını, davacının kötüniyetli olduğunu, kullanıma ilişkin delillerin dosyaya sunulmuş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, başvuru kapsamındaki mal ve hizmetlerin itiraza dayanak marka kapsamındaki mallar ile aynı/aynı tür/benzer/ilişkili oldukları, başvuru standart karekterle yazılmış “…+şekil” ibaresinden oluşurken, itiraza dayanak markaların standart karekterle yazılı “…”, “…”, “…”, “… …” ibarelerinden oluştuğu, dava konusu “…+şekil” ibareli marka ile davalıya ait markalar arasında marka işaretleri bakımından işitsel, görsel ve anlamsal benzerlik bulunduğu, davacı tarafından, davalının redde gerekçe markalarından 97/020675, 98/ 019473, 2000/28662, 2010/24924, 2010/67905 sayılı markalarının kullanım ispatı talep edilmiş olup, davalının dosya kapsamına sunduğu, farklı yıllara ait faturalar ve katalogların incelenmesi neticesinde “Düdüklü tencere, tencere seti, güveç seti, tava, çeyiz seti, çaydanlık takımı, tepsi seti, kahve seti, kahvaltı takımı, çatal, kaşık takımı, yumurta sahanı, yemek takımı.” mallarında ve bu malların satış hizmetlerinde kullanımının ispatlandığı, davalının kullanımını ispatladığı mallar/hizmetlerin dava konusu markanın kapsamındaki “08. Sınıf: Değerli madenlerden olanlar dahil çatallar, kaşıklar, bıçaklar ve kesme, doğrama, soyma amaçlı elektrikli olmayan kesici mutfak aletleri. 21. Sınıf: Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, elektriksiz pişirme aletleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Değerli madenlerden olanlar dahil çatallar, kaşıklar, bıçaklar ve kesme, doğrama, soyma amaçlı elektrikli olmayan kesici mutfak aletleri. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, elektriksiz pişirme aletleri.” malları/hizmetler ile aynı/aynı tür/benzer/ilişkili olduğu, dolayısıyla dava konusu marka ile davalıya ait 97 020675, 98 019473, 2000 28662, 2010 24924, 2010 67905 sayılı markalar arasında dava konusu belirtilen mallar/hizmetler bakımından karıştırılma ihtimali bulunduğu, 2016/35261 numaralı “… …”, 2016/31907 numaralı “…”, 2017 09787 … ŞEKİL”, 85600 numaralı “…” ibareli markaların kapsamlarında dava konusu mallar/hizmetler bulunmadığından, yani dava konusu markanın kapsamının genişletildiği anlaşıldığından söz konusu markaların müktesep hakka konu edilemeyeceği, davacıya ait 87/096858 numaralı “…+şekil” ibareli, 90/008901 numaralı “…”, 2009/66400 numaralı “…” ibareli markalar dava konusu malların bazılarını içerdiği tespit edilmekle birlikte, dava konusu “…” ibareli marka ile söz konusu markalar, marka işaretleri bakımından karşılaştırıldığında, dava konusu marka ile belirtilen markaların aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadıkları kanaatine varıldığından, dava konusu markanın dava konusu mallar/hizmetler bakımından müktesep hakkının bulunmadığı, dosya kapsamında, davacının müktesep hak iddiasında bulunduğu markaları, dava konusu mallar/hizmetler için kullanıldığına dair herhangi bir delil sunulmadığı, dolayısıyla, yukarıda sayılan krtiterlerden dördüncü kriterin davacının müktesep hak iddia ettiği bütün markalar bakımından sağlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin önceki markalarından kaynaklı kazanılmış hakka sahip olduğunu, müvekkili şirket adına tescilli 87/096858 numaralı …, 90/008901 numaralı …, 2009/66400 numaralı … markalarının, dava konusu marka ile benzemediği için değerlendirmede dikkate alınamayacaklarını söylemelerinin çelişkili olduğunu, müvekkili şirket adına tescilli, 87/096858 numaralı …, 90/008901 numaralı …, 2009/66400 numaralı … markalarında esaslı unsur … ibaresi olup, dava konusu markada da … ibaresinin esaslı unsur olduğunu kabul edilen bilirkişiler tarafından, ilgili markaların, dava konusu marka bakımından müktesep hak teşkil etmediğinin söylenmesinin kabul edilebilir olmadığını, müvekkili şirket adına, 2016/31907, 2016/35261, 2016/35268, 2016/35286 ve 2016/35871 numaralar ile tescilli markalarının, davalı taraf, ilgili markaların ilan sürecinde bu markaların yayınına itiraz etmesine rağmen, itirazlarının kısmen reddine konu emtialar bakımından verilen kararlara itiraz etmemiş, YİDK karar iptali davalarını açmadığını, her ne kadar, 2020 yılında bu markalar için hükümsüzlük davası açılmış ise de, Kurum nezdinde verilen karara karşı YİDK Karar iptali davası açmadıkları için, bu markalar bakımından YİDK nezdinde markaların uyuşmazlık konusu olmaktan çıktığı ve kazanılmış hak olgunusun oluştuğunun kabul edilmesi gerektiğini, taraf markaları arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığını, redde mesnet alınan davalı markaları hakkında hükümsüzlük davaları açıldığını, bir kısmının kesinleşmiş bir kısmının da kesinleşme aşamasında olduğunu, karara esas teşkil eden bilirkişi incelemesinde eksik inceleme yapıldığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK marka kararı iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının marka başvurusu kapsamından çıkarılan mal ve hizmetlerin itiraza dayanak marka kapsamındaki mallar ile aynı/aynı tür/benzer/ilişkili oldukları, başvuru konusu marka “…+şekil” ibaresinden oluşurken, itiraza dayanak markaların esas unsurlarının “…” olduğu, dava konusu “…+şekil” ibareli marka ile davalıya ait markalar arasında marka işaretleri bakımından SMK’nın 6/1. maddesi anlamında işitsel, görsel ve anlamsal benzerlik bulunduğu, davalının redde gerekçe markalarından 97/020675, 98/ 019473, 2000/28662, 2010/24924, 2010/67905 sayılı markalarının “Düdüklü tencere, tencere seti, güveç seti, tava, çeyiz seti, çaydanlık takımı, tepsi seti, kahve seti, kahvaltı takımı, çatal, kaşık takımı, yumurta sahanı, yemek takımı.” mallarında ve bu malların satış hizmetlerinde kullanımının ispatlandığı, dolayısıyla dava konusu marka ile davalıya ait 97 020675, 98 019473, 2000 28662, 2010 24924, 2010 67905 sayılı markalar arasında dava konusu belirtilen mallar/hizmetler bakımından karıştırılma ihtimali bulunduğu, davacının kazanılmış hakkının bulunduğunu belirttiği bir kısım markalarının tescil tarihleri ile dava tarihi arasında 5 yıl sürenin geçmediği, yine bu hususta bazı markalarının kapsamlarında dava konusu mallar/hizmetlerin bulunmadığı, davacıya ait 87/096858 numaralı “…+şekil” ibareli, 90/008901 numaralı “…”, 2009/66400 numaralı “…” ibareli markalar yönünden ise esas unsurun korunmadığı, bunların yanında davacının müktesep hak iddiasında bulunduğu tüm markalarını, dava konusu mallar/hizmetler için kullanıldığına dair herhangi bir delil sunulmadığı, davacının müktesep hakkının bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 210,55‬-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 28/09/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/10/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.