Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1145 E. 2021/1015 K. 16.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/06/2021
NUMARASI : ..

TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/06/2021 tarih, … sayılı kararın Dairemizce incelenmesi karşı taraf tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İhtiyati tedbir isteyen vekili, müvekkili şirketin “……” olarak 2011 yılında … tarafından …. nolu Kanun kapsamında Teknogirişim Sermaye Desteği ile kurulduğunu, kurulduğu günden bu yana kritik altyapılara sahip Savunma Sanayi, Kamu Kurumlan, Finans ve Telekom şirketlerine siber güvenlik hizmeti verdiğini, ulusal ve uluslararası birçok projeyi başarı ile tamamladığını, dijital dönüşüm süreçleri ile birlikte çok hızlı bir şekilde gelişen siber güvenlik alanında ürün, sistem ve personellerin olası siber saldırılara karşı zafiyetlerinin tespit edilmesi, kapatılması ve iyileştirilmesi gibi çok sayıda konuda uzmanlaştığını, müvekkili şirketin, 9. Ve 42. Sınıfta tescilli “…” ibareli markası bulunduğunu ve anılan markayı müvekkili şirketin mal ve hizmetlerinde, internet alan adında, sosyal medya hesaplarında ve reklam vasıta araçlarında uzun yıllardır kullanıldığını, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 63 üncü maddesi uyarınca … Bakanlığınca hazırlanan Yerli Malı Tebliğ hükümleri doğrultusunda müvekkili şirkete ait “…” markalı ürün/yazılım için … tarafından “Yerli Malı Belgesi” verildiği gibi devlet teşvikleri veya özkaynakları ile Ar-ge faaliyetinde bulunarak geliştirilen orta ve yüksek teknolojili yerli ürünlerin kamu pazarında yer almasını sağlayan ve girişimlere ticarileşme ve markalaşma süreçlerinde destek veren … bünyesindeki teknokatolog içinde de yer aldığını, davalıların, müvekkili şirketin meşhur ve maruf hale getirdiği, tescilli “…” markasını gayet iyi bildiğini, karşı taraf …’ın diğer karşı taraf şirketin hakim ortağı olduğunu, karşı taraf şirketin, tıpkı müvekkili şirket gibi siber güvenlik alanında faaliyet gösterdiğini, karşı tarafın, müvekkili şirketin tescilli markası ile aynı ibareyi taşıyan “…. alan adlarını yine müvekkili şirketin markasının tescilli olduğu mal ve hizmetlerde kullandıklarını, müvekkili şirketin yılladır kullandığı, yoğun tanıtım faaliyetleri ve başarılı işleriyle kendisi ile özdeşleşen , tanınmış “…” markasının karşı tarafça kötü niyetli olarak müvekkili şirketle aynı faaliyet alanında kullanılmasının müvekkili şirketin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, her ne kadar karşı taraf… sayılı “… oltaya gelmeyin” ibaresi marka olarak tescil edilmiş ise de, bu kullanımın son derece haksız ve kötüniyetli bulunduğunu, karşı tarafın tescilli “… oltaya gelmeyin” ibarelerinin kullanımının müvekkili şirketin marka hakkına tecavüz oluşturmasının yanı sıra karşı tarafın ürün/hizmetlerindeki kullanımlarının tescilli markasına da uygun olmadığını ileri sürerek markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti,men’i, ref’i , karşı taraf … adına tescilli markanın hükümsüzlüğü ve hükmün ilanı istemli davada karşı tarafın müvekkili şirketin tescilli “…” markası aleyhine iltibas ve tecavüz yaratan tüm kullanımlarının önlenmesi kapsamında karşı tarafa ait ürün ve hizmetlere ilişkin ilan, reklam, broşür ve tanıtım faaliyetlerinin önlenmesi,…alan adlı internet sitelerinin erişimlerinin engellenmesine,” …. linklerinden erişilen “…” adlı hesaplara erişimlerinin engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, ihtiyati tedbir isteyenin delil tespiti talebi üzerine alınan bilirkişi raporu esas alınarak, karşı taraf şirkete ai….dlı web sitesi ile “….” adlı Youtube kanalı,….nstagram hesabı adı ve içeriğindeki ” …,” “…” veya” … oltaya gelmeyin … ” şeklindeki kullanımların davacı adına… sayı ile tescilli … …. markasından doğan haklar kapsamında olduğu ve karşı tarafın bu kullanımlarının ihtiyati tedbir isteyenin tescilli markası ile karıştırılma ihtimali yarattığı, karşı tarafça” …” ibareli markalı ürün ve hizmetlerin internet ortamı dahil ticarete konu edilmesinde ihtiyati tedbir isteyenin SMK hükümleri kapsamında mali ve manevi zarar görebileceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile karşı tarafça kullanıldığına kanaat getirilen belirtilen web sitesi, youtube kanalı, instagram ve twitter hesaplarına erişimin ihtiyati tedbir yoluyla engellenmesine, davacı tarafa ait…. sayılı 09 ve 42.nci sınıflard…” ibareli tescilli markalı ürünlerin/hizmetlerin (aynı veya iltibas oluşturan) internet ortamı dahil her türlü üretimi, satışı, sergilenmesi, tanıtımı veya reklamı gibi benzeri şekilde ticarete konu edilmesinin ihtiyati tedbir yolu ile önlenmesine, durdurulmasına ve 20.000 TL nakdi teminat alınmasına karar verilmiştir.
Karşı taraf vekili, yetki itirazında bulunarak, davaya cevapları sunulmadan ve savunma haklarının kullanılmasına imkan tanınmadan ihtiyati tedbir kararı verildiğini, mahkemece hükmedilen teminat miktarının düşük olduğunu, mahkemece alınan bilirkişi raporunda da ifade edildiği gibi “…” ve “…” ibarelerinin bir siber saldırının türünün adı olduğunu, bilirkişi raporunda yapılan bu değerlendirme doğru olmasına rağmen … ibaresinin ihtiyati tedbir isteyen tarafın marka hakkı kapsamında olduğu , “… “ibaresinin marka hakkı kapsamında bulunmadığına yönelik tespitinin çelişkili olduğu, “… ” ve “…” ibarelerinin tanımlayıcı olması nedeniyle marka olabilmesinin mümkün bulunmadığını, müvekkilinin “…”, “…”, “…”….” ibarelerinin geçtiği alan adlarını uzun süredir kullandıklarını, anılan ibareler üzerinde öncelik hakkına sahip olduklarını ileri sürerek ihtiyati tedbir kararının kaldırmasını istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, karşı tarafın ihtiyati tedbir kararına konu kullanımlarının ihtiyati tedbir isteyenin tescilli markası ile iltibas yaratacağının bilirkişi raporu ile belirlendiği, SMK 159. maddeye göre ihtiyati tedbir talebinin kabulüne yönelik kararın yerinde olduğu, hükmedilen 20.000 TL nakdi teminatın , gerek ihtiyati tedbir isteyenin dayanak markasının daha önceki tarihte tescil edilmesi karşısında HMK 392. maddesine göre resmi belgesi olması, gerekse de ihtilaftan kaynaklı aleyhine oluşabilecek zarar boyutu bu aşamada tam ve doğru belirlenemediğinden hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karşı taraf davalılar vekili, müvekkilinin dava konusu ibare üzerinde gerçek hak sahibi olduğunu, müvekkillerinin 2010 yılından beri … simülasyonu hizmeti sunduklarını, bu faaliyetler için sadece “…” ibaresini değil “…” , “…” ve “…” ibarelerini kullandıklarını, ihtiyati tedbir isteyen markası ile müvekkili kullanımları arasında iltibas bulunmadığını, zira markalarının ortalama tüketicisinin bilinçli olduğunu, bilirkişi raporunda bu hususun dikkate alınmadığını, “…” ibaresinin tanımlayıcı olduğunu ve kimsenin tekeline bırakılamayacağını, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediğini, hükmedilen teminat miktarının düşük olduğunu, ihtiyati tedbir kararının süresinde infazının sağlanmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

GEREKÇE : Talep, ihtiyati tedbir kararına itiraz istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ,karşı tarafın “…. adlı web sitesi ile……. adlı Youtube kanalı, “….:… adlı Instagram hesabı adı ve içeriğindeki ” …,” “………. ” şeklindeki kullanımların ihtiyati tedbir isteyenin … ibareli tescilli markası ile iltibas yaratacağının mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi heyeti raporu ile tespit edildiği, SMK.’nın 159 ve HMK.’nın 390. maddeleri uyarınca yaklaşık ispat koşulu gerçekleştiğinden mahkemece yazılı şekilde ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığı, takdir edilen 20.000 TL nakdi teminatın dosya kapsamı ile uyumlu bulunduğu, diğer taraftan ihtiyati tedbir kararı için mahkemece hükmedilen teminatın süresinde yatırıldığı ve HMK’nın 393/1 maddesi uyarınca kararın uygulanmasının ihtiyati tedbir isteyen tarafından süresinde talep edildiğinin ihtiyati tedbir isteyenin istinaf başvurusuna cevap dilekçesi ekinde sunduğu belgelerden anlaşılmakla karşı taraf vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbire itiraz karşı taraf vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbire itiraz eden karşı taraf tarafından istinaf başvurusunda yatırılan maktu harcın mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbire itiraz eden karşı taraf tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliğ ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 16/07/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/07/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip