Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1139 E. 2023/1084 K. 22.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1139
KARAR NO : 2023/1084
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/02/2021
NUMARASI : 2019/521 E. – 2021/76 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

Taraflar arasında görülen davada Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 08/02/2021 tarih ve 2019/521 E. – 2021/76 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin, davalıya kepçe kamyon çalışması ve asfalt nakliyesi işi yaptığını, yapılan iş kapsamında 01.11.2018 tarihli 44.538,00-TL bedelli faturanın düzenlendiğini, davalının borcunu ödememesi üzerine Ankara 19. İcra Müdürlüğünün 2019/5722 E. sayılı dosyasında takip başlatıldığını, davalının borca haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında sözlü bir akit olduğunu, buna göre davacının 12.06.2018 tarihli fatura konu 34.000,00-TL bedelli hizmeti verdiğini, müvekkilinin de söz konusu fatura bedelini 25.07.2018 tarihli çek ile ödediğini, müvekkilinin söz konusu faturaya esas iş dışında davacıdan hizmet almadığını, bu nedenle davacı tarafa borcunun bulunmadığını, ayrıca 01.11.2018 tarihli faturanın müvekkiline tebliğ edilmediğini veya gönderilmediğini, takibin kötüniyetle yapıldığını savunarak, davanın reddine ve %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, takibin ticari hizmet sözleşmesi kapsamında düzenlenen fatura alacağına dayalı olduğu, fatura düzenlenmesinin tek başına alacağın ispatına yeterli olmadığı, faturalarda yazılı bulunan hizmetin yerine getirildiği hususunun davacı tarafından yazılı delillerle ispatlanmasının gerektiği, dosyaya bu hususta sunulan yazılı bir delilin bulunmadığı, bu hali ile takibe konu faturada belirtilen hizmetin yerine getirildiği hususunun davacı tarafından yazılı delillerle ispatlanamadığı, davacının icra takibini kötüniyetle başlattığının da sabit olmadığı gerekçesiyle, davanın ve kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde, taraflar arasında kepçe ve kamyon çalıştırılmasına yönelik anlaşma bulunduğunu, davalının ödediği 34.000,00-TL bedelli faturanın ne şekilde tebliğ edildiğine dair de delil bulunmadığını, davaya konu 01.11.2018 tarihli faturanın da güven ilişkisi çerçevesinde elden teslim edildiğini, davalının iyi niyetli olmadığını, ticari defterlerini gerçeğe uygun tutmadığını ileri sürerek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, taşıma sözleşmesine dayalı alacak için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, tarafların incelenen ticari defter ve belgelerinden dava konusu 01.11.2018 tarihli ve 44.538,00-TL bedelli faturaya konu işin yapıldığının, davacının fatura nedeniyle alacaklı olduğunun ve faturanın davalı tarafa tebliğ edildiğinin kanıtlanamadığı, yerel mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 210,55-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 22/09/2023 tarihinde HMK 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 13/10/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip