Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1064 E. 2023/893 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1064 – 2023/893
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1064
KARAR NO : 2023/893
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/12/2020
NUMARASI : 2020/213 E. – 2020/378 K.

DAVACI :
VEKİLLERİ
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 23/12/2020 tarih ve 2020/213 E. – 2020/378 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 2019/70587 sayılı “…” markasının 09. sınıfta tescili için başvuruda bulunduğunu, marka başvurusunun yayınlanması üzerine, davalı Şirketin yaptığı itirazın Markalar Dairesi Başkanlığı’nca kabul edildiğini, karara karşı taraflarınca yapılan itirazın ise YİDK’nın 2020-M-5312 sayılı kararı ile reddedildiğini, davalı Şirketin kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin markasını kullanmak istediği mallar ile redde gerekçe gösterilen markanın kullanılmakta olduğu alanlar arasında hiçbir benzerlik ve ilişki bulunmadığını, müvekkilinin marka başvurusu ile davalı Şirketin redde gerekçe markalarının karıştırılma ihtimali yaratacak derecede benzer olmadığını, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olmadığını ileri sürerek 2020-M-5312 sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, dava konusu marka ile itiraz edenin itiraza konu ettiği markalarının mal ve hizmet benzerliği koşulunun gerçekleştiğini, markalar arasında karıştırılma ihtimali olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Davalı Şirket vekili, davacı tarafın marka başvurusuna konu “…” ibaresi ile müvekkiline ait “…” ve “…” markalarının birebir benzediğini ve tescili halinde markalar arası karışıklık doğacağını, davacının müvekkiline kötüniyet ve basiretli tacir olmamakla ilgili ithamının tamamen yersiz olduğunu, davalı Kurum tarafından verilen kararın yerinde olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu 2019/70587 sayılı marka kapsamındaki “Görüntü ekranları; düz panel ekranlar, akıllı telefon ekranları; tablet bilgisayar ekranları; haberleşme cihazları, kablosuz erişim üzerinden metin, görüntü ve seslerin alınması ve okunması için taşınabilir elektronik cihazlar; telefonlar; mobil telefonlar; akıllı telefonlar; cep telefonları; bilgisayarlar; tablet bilgisayarlar; giyilebilir bilgisayarlar; taşınabilir bilgisayarlar; giyilebilir dijital elektronik iletişim cihazları; akıllı bileklikler; akıllı saatler; akıllı bilezikler; dijital kameralar; taşınabilir ortam çalarlar; yeniden şarj edilebilir bataryalar; batarya şarj aletleri; telefonlar için bataryalar; tablet bilgisayarlar için bataryalar; kulaklıklar; başa takılan kulaklıklar; mobil telefonlar, akıllı telefonlar ve tablet bilgisayarlar için kılıflar; hoparlörler; veri kabloları; telefonlar için usb kablolar; ses ve görüntülerin iletilmesi için kablolar; indirilebilir akıllı telefon uygulamaları.” emtiasının redde mesnet 2017/98467 sayılı marka kapsamındaki “Ses ve görüntünün kaydı, nakli veya yeniden meydana getirilmesi (reprodüksiyonu) için cihazlar: kameralar, fotoğraf makineleri, televizyonlar, videolar, cd-dvd kayıt ve oynatıcı cihazlar, mp3 çalar, bilgisayarlar, masa üstü-tablet bilgisayarlar, giyilebilir teknolojik cihazlar (akıllı saatler, bileklikler, başa takılan cihazlar), mikrofonlar, hoparlörler, kulaklıklar; haberleşme ve çoğaltma amaçlı cihazlar ve bilgisayar çevre donanımları: cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makineleri. ” emtiası ve 2016/106410 sayılı marka kapsamındaki “Ses ve görüntünün kaydı, nakli veya yeniden meydana getirilmesi (reprodüksiyonu) için cihazlar: kameralar, fotoğraf makineleri, televizyonlar, videolar, cd-dvd kayıt ve oynatıcı cihazlar, mp3 çalar, bilgisayarlar, masa üstü-tablet bilgisayarlar, mikrofonlar, hoparlörler, kulaklıklar; haberleşme ve çoğaltma amaçlı cihazlar ve bilgisayar çevre donanımları: cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makineleri.” emtiası ile aynı, aynı tür, benzer emtialar olduğu, dava konusu 2019/70587 sayılı marka “…” ibaresi ile redde mesnet 2017/98467 sayılı “… …” ve 2016/106410 sayılı “…” ibareli markaların, bir bütün olarak karşılaştırıldığında, görsel, işitsel ve kavramsal olarak iltibas tehlikesi oluşturacak derecede benzer oldukları, SMK m. 6/1 hükmü bağlamında iltibas tehlikesinin somut olayda gerçekleştiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, SMK’nın 6/1. Maddesi kapsamında yapılan incelemenin eksik ve hatalı olduğunu, SMK 6/1. Madde anlamında iltibas bulunmadığını, tarafların faaliyet alanlarının birbiri ile ilgili olmadığını, davalının hiçbir şekilde kullanmayacağı ayırt ediciliği zayıf ibareyi üçüncü kişilerin önünü kapatmak için kullandığını, davalı şirketin kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili Kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının başvuru konusu ettiği, 2019/70587 sayılı “…” ibaresi ile davalı şirketin itirazına mesnet “…” ve “…” ibareli markaları arasında kapsam benzerliği de dikkate alındığında, görsel, işitsel ve kavramsal olarak iltibas tehlikesi oluşturacak derecede SMK’nın 6/1. maddesi bağlamında iltibas tehlikesinin somut olayda gerçekleştiği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 120,6‬0-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 22/06/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/07/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.