Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2021/1047 E. 2021/1301 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

…..
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/10/2020
NUMARASI …..

DAVANIN KONUSU : Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 02/10/2020 tarih ve…… sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, …… doktor olarak görev yapan müvekkilinin, ……. Yönetmeliği’ne göre 2018 yılı Ocak Dönemi İsteğe Bağlı İller Arası Yer Değiştirme Suretiyle Atanma ilanı doğrultusunda atama başvurusu için süresinde ….üzerinden başvurusunu yaptığını, 08/01/2018 tarihinde de……. evrakını fiziki olarak teslim ettiğini, ….. olarak gönderilen postanın 3 günde teslim edilmesi gerekirken 8. günde teslim edildiğini, davalının hizmet kusuru nedeniyle ataması gerçekleşmeyen müvekkilinin mağdur olduğunu ve ruhsal olarak olumsuz etkilendiğini ileri sürerek 20.000,00-TL manevi tazminatın davalıdan yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tazminat istemi için gerekli yasal şartların oluşmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacının Hakkari…… hekim olarak görev yapmakta iken……. tarafından 03/01/2018-08/01/2018 tarihleri arasında PBS (Personel Bilgi Sistemi) üzerinden yapılması gereken başvurunun yapıldığı, 12/01/2018 Cuma günü saat 18:00’a kadar başvuru evrakının Bakanlığa uluşması gerektiğinin de ilanda belirtildiği, davacının 08/01/2018 tarihinde … … İlçe Müdürlüğüne evrakını APS (hızlı posta) ile gönderdiği, kargonun ilgili birime 15/01/2018 tarihinde teslim edildiği ve başvurusunun süresinde Bakanlığa ulaşmadığından kabul edilmediğinin bildirildiği, ilan metninde “başvuru evrakı zamanında ulaşmayanların itirazları değerlendirmeye alınmayacaktır” şeklinde açıkça uyarıda bulunulduğu, Bakanlıktan gelen belgelerden davacının atama istediği olan 10 yerden 5. tercihi olan “…… Toplum Sağlığı Merkezi’ne” hiç kimsenin yerleşmediğinin bildirildiği, APS (hızlı posta) ile gönderilen evrakın üç günde gideceğinin kargo şirketince ilan edildiği, Sağlık Bakanlığı ilanının ve süresinin az olması ve kuruma ulaştırılmasının istenmesine göre, davalı tarafından işi kabul ederken götürülemeyecek ise belirtilmesinin, aksi halde özenle süresi içerisinde götürülmesinin gerektiği, geç götürülen kargonun davacının “çalışma yerinin seçilmesi hakkının” engellenmesi ve ona bağlı olarak bir çok şeyin gecikmesine neden olduğu (evlilik vs), çalıştığı kurumun verdiği hakkın bu şekilde kargonun geç götürülmesi ile yeni atama dönemine kadar engellenip, genç bir bayanın ailesinden uzak, yalnız yaşamasının, planlarının gecikmesinin verdiği üzüntünün, yalnızlık hissi gibi manevi üzüntülerin bir nebze karşılanması için davanın kısmen kabulüne karar verildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile; 10.000,00 TL. manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, ………Esaslarının 25/1, 2, 6. maddeleri uyarınca, davacıya ancak belirtilen tutarlarda tazminat ödenmesinin mümkün olduğunu, başka bir tazminat ödenebilmesinin mevzuat gereği mümkün olmadığını, davacının manevi tazminat talebinin TBK.’nın 49, 50. maddesindeki yasal şartları taşımadığını, davacının uğradığını iddia ettiği zararlar ile müvekkilinin iş ve işlemleri arasında illiyet bağının bulunmadığını, hükmedilen manevi tazminat tutarının fahiş olduğunu ileri sürerek, istinaf taleplerinin kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE : Dava, taşıma sözleşmesine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davalının geç teslim dolayısıyla davacının manevi zarara uğramasına neden olduğunun kanıtlandığı gibi, mahkemece hükmedilen manevi tazminat tutarının, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve olayın oluş şekli gözetildiğinde, Dairemizce de makul görüldüğü anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan nispi harcın mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 21/10/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/10/2021

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.