Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1030 – 2023/1080
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/1030
KARAR NO : 2023/1080
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/04/2021
NUMARASI : 2020/338 E. – 2021/158 K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Marka ile ilgili Kurum Kararı İptali, Marka Hükümsüzlüğü
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 15/04/2021 tarih ve 2020/338 E. – 2021/158 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili şirketin 2015/40486, 2015/40488, 2018/65146, 2015/36522, 2018/65151, 2018/65142, 2018/65138, 2015/35264, 2015/35265, 2015/35267, 2015/35271 ve 2015/36524 sayılı ve “…” ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı şirketin, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “…+şekil” ibaresini 35 ve 37. sınıflarda marka olarak tescil ettirmek üzere davalı kuruma başvuruda bulunduğunu, 2019/44368 kod numarasını alan başvuruya yaptıkları itirazın davalı kurum Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunun kararıyla nihai olarak reddedildiğini, oysa taraf markalarının görsel, işitsel ve anlamsal olarak iltibasa sebebiyet verecek derecede benzer olduğunu, 35 ve 37. sınıf bakımından emtia benzerliğinin de gerçekleştiğini, davalı şirketin müvekkilinin tanınmış markalarından haksız yarar sağlayacağını, markaların ayırt ediciliğine zarar vereceğini, başvurunun kötüniyetli olarak yapıldığını ileri sürerek, YİDK’nın 07.10.2020 tarih ve 2020-M-8306 sayılı kararının iptaline ve davalı markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı şirket vekili, “…” ibaresinin birçok firma tarafından kullanıldığını, ayırt ediciliğini düşük olduğunu, tarafların farklı alanlarda faaliyet gösterdiğini, taraf markalarının da benzer olmadığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, başvuru kapsamındaki 35.05. sınıfta yer alan “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için 09. Sınıf kapsamında: Bilimsel amaçlı ve laboratuvarda kullanım amaçlı olanlar dahil ölçme aletleri, cihazları, göstergeler ve laboratuvarlarda kullanılan malzemeler. Ses ve görüntünün kaydı, nakli veya yeniden meydana getirilmesi (reprodüksiyonu) için cihazlar (veri işlem, haberleşme ve çoğaltma amaçlı cihazlar ve bilgisayar çevre donanımları dahil). Antenler, uydu antenler, yükselticiler ve bunların parçaları. Makine ve cihazların elektroniğinde kullanılan elemanlar. Birim zamandaki tüketim miktarını ölçen sayaçlar ve zaman ayarlayıcıları. Koruyucu giysiler, koruma ve can kurtarma amaçlı donanımlar. Gözlükler, güneş gözlükleri, lensler ve bunların kutuları, kılıfları, parçaları ve aksesuarları. Elektrik enerjisini iletim, dönüştürme, depolama kontrol cihazları ve araçları (elektrik, elektronikte kullanılan kablolar ve güç kaynakları; piller, aküler dahil). Ana fonksiyonu uyarı ve alarm olan cihazlar (taşıt alarmları hariç), elektrikli ziller. Trafikte kullanım amaçlı sinyalizasyon, işaretle bildirme cihazları ve araçları. Yangın söndürme amaçlı taşıtlar dahil yangın söndürme aletleri ve cihazları (yangın söndürme hortumları ve yangın söndürme vanaları dahil). Radarlar, denizaltı radarları (sonarlar), gece görüşü sağlayıcı veya arttırıcı aletler ve cihazlar. Dekoratif mıknatıslar. Metronomlar” mal ve hizmetlerinin davacının 2015/40486 tescil numaralı “…” ibareli marka kapsamında yer alan 09. sınıftaki mallarla ve 2015/40488 tescil numaralı “…” ibareli markasındaki 09. sınıfta yer alan “Gözlükler, güneş gözlükleri, lensler ve bunların kutuları, kılıfları, parçaları ve aksesuarları. Yangın söndürme amaçlı taşıtlar dahil yangın söndürme aletleri ve cihazları (yangın söndürme hortumları ve yangın söndürme vanaları dahil)” malları ile benzer ve ilişkili mal ve hizmetler olduğu; ayrıca davalının başvurusunda yer alan 37.02. sınıftaki “Temizlik hizmetleri; dezenfeksiyon hizmetleri; haşere ilaçlama hizmetleri; temizlik araçları ve makinelerinin kiralanması hizmetleri”nin davacının 2015 40486 tescil numaralı “…” ibareli marka ile 2015 40488 tescil numaralı … ibareli markasında yer alan 37.02. sınıftaki “Temizlik hizmetleri; dezenfeksiyon hizmetleri; haşere ilaçlama hizmetleri; temizlik araçları ve makinelerinin kiralanması hizmetleri” ile aynı olduğu; “…” sözcüğünün ayırt ediciliğinin düşük olduğu, “sterilizasyon” ibaresinin 37.02. sınıf yönünden tanımlayıcı olması nedeniyle dava konusu başvuruda “…” ibaresinin öne çıktığı, ancak şekil unsurunun sözcük unsuruna göre öne çıktığı ve daha çok göze çarptığı, başvuru markası kapsamındaki 35.05 kapsamındaki 09. sınıf ile davacının 09. sınıftaki mal grubu yönünden ise; “sterilizasyon” ibaresinin tanımlayıcı olmaktan çıktığı ve ayırt edici hale geldiği, davalının “…” ibaresini farklı kelime, renk ve şekil unsurları ile birlikte tescil ettirdiği, ortalama tüketicilerin, davalı başvurusunun konusu olan işaret ile redde mesnet markaların farklı markalar olduğunu hemen ve ilk bakışta algılayacağı, SMK’nın 6/5. maddesindeki koşullar oluşmadığı gibi taraf markaları arasında karıştırılma tehlikesi bulunmadığından tanınmışlığın bu duruma etkisinin bulunmadığı, kötüniyete ilişkin somut veri bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, bilirkişi raporuna itirazlarının gözardı edildiğini, çelişki içeren raporun aynen karara aktarıldığını, “…” ibaresinin tescil talep edilen mal ve hizmetler bakımından ayırt edici olduğunu, ayrıca müvekkili markalarının “…” ve “…” şeklinde tescil ettirildiğini, müvekkili markalarının ayırt ediciliğinin düşük olmadığını, markasını özgün şekilde dizayn ettiğini, taraf markalarının benzer olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, YİDK marka kararı iptali ile marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının itiraza mesnet markalarının esas unsurunun anlamı bulunmayan “…” ve “…” ibarelerinden, dava konusu başvurunun esas unsurunun ise “…” ve “…” ibarelerinden oluştuğu, başvurudaki şeklin de baskın unsur olarak öne çıktığı ve ilk bakışta dikkati çektiği, taraf markalarının görsel, işitsel ve anlamsal olarak ve bütün olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle belirgin derecede farklı oldukları, tüketicilerin başvuru markasını gördüklerinden davacının itiraza mesnet markalarından farklı bir marka olduğunu derhal ve ilk bakışta algılayabilecekleri, bu hale göre taraf markaları arasında SMK’nın 6/1. maddesi anlamında ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, markalar benzer olmadığından tanınmışlığın somut uyuşmazlığa bir etkisinin bulunmadığı, başvurunun kötüniyetle yapıldığının kanıtlanamadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 59,30-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 210,55-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 22/09/2023 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 13/10/2023
Başkan
Üye
Üye
Katip
Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.