Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/94 E. 2021/1123 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/11/2018
NUMARASI :…..

DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 13/11/2018 tarih ve ….. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili Şirketin….. sayı ile 29. Sınıfta “…” ibareli marka tescil başvurusu yaptığını, başvurularının … …. reddedildiğini, bu kısmi ret kararına karşı yaptıkları itirazın bu kez YİDK tarafından 6769 sayılı SMK’nun 5/1-(f) bendi uyarınca nihai olarak reddedildiğini, oysa …’ın süt ve süt ürünleri sektöründeki önemli bir şirket olduğunu, …’ın bilinirliği ile yarattığı seri markaların kararın yanlışlığını gösterdiğini, …’ın tanınmışlığının markaların karıştırılmasına engel olacağını ileri sürerek …. sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, “… …”nın belli yöntemlerle yapılan köpüğü bol olan ayran için tescilli bir coğrafi işaret olduğu, Potansiyel müşterilerin davacının “… ayran” ibaresini bir ayranın üzerinde gördüklerinde … … özellikleri taşıyan bir ayran olduğu izlenimine kapılabileceği, davacının ürettiği ayranın bu özellikleri karşılıyorsa zaten gereken denetimlerden sonra “… …” coğrafi işaretini coğrafi işaret olarak ticaret unvanıyla kullanabileceği, ancak “…” markası tescil edildiğinde … … için belirlenen coğrafi işaretin özelliğini taşımasa da ayran üzerinde bu markayı kullanabileceği, YİDK’nın… sayıyla başvurudan “… …” emtiasını SMK m. 5/1-f kapsamında “…” nedeniyle çıkarması yönündeki kararının yerinde olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin ana faaliyeti ve bilinirliğinin dava konusu edilen sınıfa dayandığını, davalı Kurum nezdinde “… …. numarası ile kurum kayıtlarında coğrafi işaret olarak yer aldığı gerekçesiyle kısmi redde konu edilerek, ilgili başvurunun eşya listesinden “… menşeili olmayan ayranlar”ın çıkarılmasına karar verildiğini, müvekkilinin üretim tesislerinin …’ta bulunması sebebiyle, … menşeili olmayan herhangi bir ayranının bulunmamasının yanında, …’a özgü ve coğrafi işaret olarak tescilli bulunan … … üretiminin dışında “…” üretimi de mevcut olup, bu ayranın müvekkilinin satışlarının büyük bir kısmını oluşturduğunu, yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda müvekkili lehine halihazırda tescilli markaların asli ve ayırt edici unsurları hiçbir şekilde irdelenmediğini, müvekkilinin markası ile itirazın reddi kararında gerekçe olarak gösterilen coğrafi işaret arasında gerek tertip gerek şekil ve telaffuz, gerekse ortalama tüketici nazarındaki algılanışı ve bilinirliği farklılıkları, kanun’un 5/1 (ç) maddesinde düzenlenen aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olma durumunun önüne geçtiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili Kurum kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamında bulunan deliller incelendiğinde, davacının “…” ibaresini 29. Sınıfta yer alan “Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Süt ve süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri.” emtiasında kullanılmak üzere marka olarak tescili istemiyle davalı başvuruda bulunduğu, … Dairesi Başkanlığınca, “… …” coğrafi işareti nedeniyle, 6769 sayılı SMK’nun 5/1-(f) bendi uyarınca, başvuru kapsamından “… menşei olmayan ayranlar” emtiasının çıkarıldığı, bu kararın yeniden incelenmesi isteminin ise, YİDK’nın, … sayılı kararı ile nihai olarak reddedildiği anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında belirlenen hususlardan, “… …”nın belli yöntemlerle yapılan köpüğü bol olan ayran için tescilli bir coğrafi işaret olduğu, potansiyel müşterilerin davacının “… ayran” ibaresini bir ayranın üzerinde gördüklerinde … … özellikleri taşıyan bir ayran olduğu izlenimine kapılabileceği, davacının ürettiği ayranın bu özellikleri karşılaması halinde zaten gereken denetimlerden sonra “… …” coğrafi işaretini kullanabileceği, ancak “…” markası tescil edildiğinde … … için belirlenen coğrafi işaretin özelliğini taşımasa da ayran üzerinde bu markayı kullanmasına bir engel olmayacağı, potansiyel müşterilerin de “… …” özellikleri taşımayan bir … “… …” olduğu yanılgısıyla alabileceği, somut uyuşmazlıkta SMK’nın 5/1-f maddesindeki koşulların var olduğu yerinde olarak belirlenmiştir.
Ancak, ilk derece mahkemesince dava konusu “…” ibaresinin “… menşeili olmayan ayranlar” yönünden SMK’nın 5/1-f maddesindeki koşulların var olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, marka başvurularının … tarafından Uluslararası Nice Protokolü’ne göre hazırlanan ve açıklanan mal ve hizmet sınıfları yönünden tescil edilebilip, hükümsüz kılınabileceği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 25/09/2019 Tarihli, …. Karar sayılı kararının da bu yöne ilişkin bulunduğu, davalı Kurumun bu şekilde bir ayrıma gitmesinin işin esası yönünden doğru olmadığı, 6769 sayılı SMK Uygulama Yönetmeliği’nin 9. maddesi uyarınca davalı Kurumun “Nice anlaşmasına uygun şekilde yapılmayan başvurular” için olan düzenleme yetkisinin, somut olaydaki gibi “Nice anlaşmasına uygun şekilde yapılan başvurular” için bulunmadığı, dolayısıyla davalı Kurum açısından dava konusu başvurunun bu şekilde bölünmesi işleminin, usul yönünden de hukuka uygun olmadığı, yani “süt ve süt ürünleri (tereyağı dahil)” mallarını kapsayan marka başvurusundan, “… menşeili olmayan ayranlar” emtiasının çıkarılmasına yönelik YİDK kararının yerinde bu nedenle bulunmadığı anlaşılmış, bu durum karşısında yukarıda da ifade edildiği üzere SMK’nın 5/1-f maddesindeki koşulların “süt ve süt ürünleri (tereyağı dahil)” emtiasının tamamı açısından oluşmasına rağmen, davalı Kurum tarafından davacı başvurusunun anılan emtia yönünden bölünmesi suretiyle Uluslararası Nice Protokolü’ne göre hazırlanan ve açıklanan mal ve hizmet sınıfları dışında karar verilmesi yerinde bulunmamıştır.
HMK’nın 353/1-b-2. maddesine göre, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmişse “düzelterek yeniden esas hakkında” duruşma yapılmadan karar verilmesi gerektiği düzenlendiğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile, Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 13/11/2018 gün ve … K. sayılı kararının KALDIRILMASINA;
2-Davanın KABULÜ ile, ……sayılı YİDK kararının iptaline,
3-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 59,30 TL. maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 35,90 TL. harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 5.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından ilk derece yargılaması sırasında yapılan 41,10 TL ilk masraf, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 151,50 TL tebligat ve posta masrafı ile istinaf aşamasında yapılan tebligat ve posta giderleri toplamı 92,50 TL olmak üzere toplam 2.085,10 TL yargılama gideri ve 35,90.TL peşin harç tutarı eklenerek oluşan toplam 2.121,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından ilk derece ve istinaf aşamasında yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
8-Davacıdan peşin olarak alınan 44,40 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
9-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 23/09/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/10/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip