Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/897 E. 2022/185 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/03/2020
NUMARASI ……

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11/03/2020 tarih ve 2018/517 E. – 2020/93 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, , müvekkilinin 2018/07582 sayılı marka başvurusunun 2015/98092 sayılı marka nedeniyle 6769 s. SMK’nın 5/1-(ç) bendi uyarınca … tarafından kısmen reddedildiğini, bu karara karşı yaptıkları itirazlarının da YİDK tarafından reddine karar verildiğini, oysa redde mesnet marka ile dava konusu marka başvurusunun aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olmadığını ileri sürerek 2018-M-9176 sayılı YİDK kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, davacı başvurusu ile redde mesnet markanın 6769 Sayılı SMK madde 5/1-ç bendi anlamında benzer bulunduklarını, başvurunun reddedildiği malların da redde mesnet marka kapsamında yer alan mallarla aynı/aynı tür olduklarını, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacının başvuru markasının “… ” şeklinde düz yazı, kısmi redde konu olan mesnet markanın da “şekil + …” ibare ve görselini içermesi karşısında esasen yüksek derecede benzerlik oluşmakla beraber bu benzerliğin aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olarak değerlendirilmemesi gerektiği, zira SMK’nın 4. maddesinde markanın ” Marka, bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlaması ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dâhil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir. ” şeklinde tanımlandığından ve mesnet markada belirgin olarak yer alan (yuvarlak içinde at üstünde ve elinde mızrak olan insan figürü) şekil unsurunun davaya konu başvuru markasında aynen yer almadığından her iki markanın aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer şeklinde kabul edilemeyeceği , mesnet markanın SMK’nın 5/1-ç maddesine göre mutlak ret sebebi oluşturmayacağı, her iki marka açısından var olabilecek nisbi red sebebinin ise yayıma itiraz üzerine ele alınması gerektiği, aksi yönde verilen YİDK kararı hatalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile …’in 2018-M-9176 sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili, dava konusu başvuru ile redde mesnet marka arasında SMK’nın 5/1-ç maddesi uyarınca ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğunu, her iki markanın da münhasıran “…” ibaresi olduğunu, redde mesnet markadaki şekil unsurunun “…” ibaresinin tasvirinden ibaret olduğunu ,başvuru kapsamından çıkarılan malların redde mesnet marka kapsamında yer alan mallarla aynı/aynı tür bulunduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka başvurusunun reddine dair YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesi hükmünün uygulanabilmesi için markalar arasındaki benzerliğin iltibasa yol açacağının ayrıca inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olmasının gerektiği, buna göre dava konusu başvuru ile redde mesnet marka arasında bu anlamda bir benzerliğin bulunmadığı, zira tertip tarzı ve yer verilen şekil unsurlarıyla başvuruya anılan madde kapsamında yeterli ayırt ediciliğin sağlandığı, anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı … Kurumundan alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3- İstinaf aşamasında davalı … vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı … üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 17/02/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/03/2022

….