Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/866 E. 2022/213 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/06/2019
NUMARASI ….

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali ve Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12/06/2019 tarih ve 2018/90 E. – 2019/201 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin “…” esas unsurlu markalarının olduğunu, “…” ibaresinin müvekkilinin hemen hemen tüm markalarında kullandığını ve müvekkilinin logosu niteliğinde bulunduğunu, davalı şirketin 2017/00938 sayılı “…” marka başvurusunun, müvekkilinin markaları ile aynı ibareden oluştuğunu ve standart harflerle kelime markası olarak tescil edilmeye çalışıldığını, markaların görünüm ve fonetik olarak da ayırt edilmeyecek derecede benzer olduğunu, buna rağmen müvekkilinin başvuruya itirazlarının, YİDK tarafından 25.12.2017 tarih ve 2017-M-1168 sayılı karar ile reddedildiğini ileri sürerek, davalı … YİDK kararının iptalini ve diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı Şirket vekili, müvekkil ile davacının iş ve faaliyet alanlarının tamamen farklı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davalının “…” ibareli başvuru markasıyla davacının “…+şekil” ibareli markası arasında, görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, dava konusu başvuru kapsamındaki 38. sınıf “Radyo ve televizyon yayın hizmetleri. Haberleşme hizmetleri (internet servisi sağlama hizmetleri dahil). Haber ajansı hizmetleri.” ile davacının “…+şekil” ibareli markası kapsamındaki 41. sınıftaki “Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri. Dergi, kitap, gazete v.b. yayımlama hizmetleri. Film.televizyon ve radio programları yapım hizmetleri Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri.” bağlantılı olduğu, 556 sayılı KHK’nın 8/1 maddesindeki koşulların oluştuğu, bilirkişi heyetince taraf marka işaretlerinin görsel, sesçil ve kavramsal açıdan benzer olmadığı ifade edilmişse de, HMK’nın 282. maddesi uyarınca bilirkişi görüşüne itibar edilmediği, davacı tarafın önceye dayalı kullanım hakkı ve markasının tanınmışlığı iddialarının kanıtlanamasa da, markalar arasında iltibas koşulu oluştuğundan, bu durumun sonuca etkili görülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu 2017-M-11168 sayılı YİDK kararının iptaline, davalının 2017/00928 sayılı markası tescilli olduğundan hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, tarafların markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davalı … vekilinin istinaf isteminin 7226 sayılı Kanun’un geçici 1. maddesi uyarınca süresinde olduğu, tarafların markalarının “…” asıl unsurundan oluştuğu gibi, davacının markasının kapsamında bulunan 41. sınıf hizmetler ile davalının başvurusu kapsamındaki 38. sınıf hizmetlerin benzer olduğu, dolayısıyla mahkemece tarafların markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizliğin bulunmadığı anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı …. alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı … vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı … üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 24/02/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/02/2022
….