Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/853 E. 2022/100 K. 04.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

…..
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/11/2019
NUMARASI …..
DAVANIN KONUSU : Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 08/11/2019 tarih ve 2016/27 E. – 2019/798 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin bazı özel ender görülen hastalıkların tedavisine yönelik özel … ürünlerini üreten yabancı şirketlerin Türkiye’deki distribütörlüğünü üstlendiğini, Sosyal Sigortalar ve Genel … Sigortası Kanunu 73. maddesi ile yurtdışından temin edilen ilaç bedellerinin geri ödenmesi kapsamında düzenleme yapıldığını ve bu çerçevede … ile … (…) arasında protokol imzalandığını, bu protokol çerçevesinde … ile müvekkili arasında 30/04/2015 tarihinde yurt dışından ilaç temini için protokol imzalandığını, davacının bu sözleşme çerçevesinde … Bakanlığı tarafından onaylanan reçetelerin distribütörü olduğu ilaçları piyasaya verme konusunda yetkilendirilen …’e temin etmeye başladığını, bir ecza deposu olan davalının müvekkiline yazdığı e-posta ile bazı ilaçları satın almak istediklerini ifade ettiğini, müvekkilinin verdiği cevapta … ile … arasında yapılan düzenleme gereği ilaç temininin sadece …’e yapılabileceğinin bildirildiğini, bunun üzerine davalının 8 adet yabancı firmaya yazdığı şikayet metninde, bu ilaç firmalarının distribütörü olan müvekkilinin yasa dışı işlem yaparak ecza deposu olmayan lisansız şirkete ilaç sattığını, ürünlerin sağlıksız koşullarda bulundurulduğunu, bu ürünlerin … sorunlarına neden olabileceğini iddia ettiğini, davalı şirketin tüm bu eylemlerinin kişilik haklarının zarar görmesine neden olduğunu ileri sürerek 100.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yurt dışından ilaç temini için … dışında diğer tüzel kişilere de yetki verildiğini bu nedenle davacının münhasır uygulamalarının 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanuna aykırılık taşıdığını, dava konusu ihtarnamelerin davalı tarafından yasal hakkın kullanılması niteliğini taşıdığını ve içeriğinin gerçeğe aykırı olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı Şirket ile dava dışı … ve … arasında imzalanan sözleşmeler uyarınca davacının davalının ilaç temini konusundaki talebini reddetmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, bu kapsamda … Kurulu kararının da dayanak olduğu, davalının davacı Şirketin temsilci/distribütörü olduğu yabancı şirketlere yazdığı e-postaların TTK’nın 54 ila 63. maddeleri arasında düzenlenen haksız … hükümlerine aykırılık teşkil edip etmediğinin değerlendirilmesinde, davacı şirketin davalı şirketin talebini reddetmek eylemi dışında, e-posta içeriklerinde yer alan özellikle davacı Şirket hakkında yasal kovuşturmanın yapıldığı, yurt dışından temin edilen tıbbi ürünlerin hasta sağlığını etkileyecek boyutta, sağlıksız koşullarda saklandığı, ilaç temin edilen …’in yasal saklama koşullarını taşımadığı gibi iddiaların TTK’nın 54/2. bendinde yer alan tedarikçi ile müşteri arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı ve dürüstlük kuralına aykırı davranış olarak nitelendirileceği, aynı zamanda 55. maddede belirtilen faaliyet ve ticari işlerin yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalar olarak kabul edileceği, TTK’nın 56/1 e maddesi yolu ile haksız … sebebiyle mesleki itibarı zarar gören kimsenin TBK’nın 58. maddesinde düzenlenen kişilik hakkı zedelenen kimsenin uğradığı manevi zararın tazmininin talep edilebileceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 25.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin yasal hakkını kullandığını, kararın oluşa, usul ve yasaya aykırı bulunduğunu, zenginleşme mahiyetinde olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, haksız rekabete davalı manevi tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı Şirketin dava dışı yabancı şirketlere yazdığı yazıda bulunulan davacının herhangi bir yasal dayanak olmadan ilaç satmayı kabul etmemesi iddiasının, davacının yasal olarak bu ilaçları davalıya satamıyor olması karşısında yerinde bulunmadığı, yine davalının dava konusu ürünlerin davacı tarafça sağlıksız koşullarda bulundurulduğuna yönelik iddianın da bu yöne ilişkin bir ispatın bulunmaması nedeniyle doğru olmadığı, bunun devamında ilaçların … sorunlarına yol açabileceği, hastaların ilaçlara ulaşmasını engelleme ve tedavilerinin durmasına neden olduğu iddialarının da herhangi bir ispatlarının bulunmaması nedeniyle haksız itham niteliğinde bulunduğu, bu kapsamda davalının yazısının haksız … teşkil ettiği, hükmolunan manevi tazminat miktarının davalı açısından hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun bulunduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gereken 1.707,75 TL nispi istinaf karar harcından, istinaf başvurusunda yatırılan 426,94 TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 1.280,81 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 04/02/2022 tarihinde HMK 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/02/2022