Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/731 E. 2022/27 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/11/2019
NUMARASI ….
DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali ve Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 27/11/2019 tarih ve 2018/214 E. – 2019/414 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalılar … ile … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 1961 yılından beri bisküvi, kraker, gofret, pasta, tart, kek ve benzeri ürünlerin üretimi, ithali ve ihracı ile ilgili faaliyetlerini sürdürdüğünü, … markasının 2000’den beri tescilli olduğunu, dava konusu markanın yayınına itiraz ettiklerini, itirazın reddi üzerine karara itiraz ettiklerini, karara itirazın dava konusu YİDK kararı ile reddedildiğini, oysa malların aynı markaların benzer olduğunu, … ibaresinin tanımlayıcı olması nedeniyle … ibaresinin asıl unsur olarak bulunduğunu, … ibaresinin müvekkilinin markasıyla aynı olduğunu, … ibaresinin SMK 5(1)(b) ve (c) uyarınca marka vasfına haiz olmadığını, davalının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek dava konusu YİDK kararının ve markanın 29. ve 30. Sınıflar yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, davacının itirazda 4 marka öne sürdüğü halde, dava aşamasında 6 markayı gerekçe göstererek itirazı genişlettiğini, dava aşamasında kötü niyeti de iddialara eklediğini, bunun da genişletme olduğunu….. sayılı markanın mahkeme kararı ile kullanmama nedeniyle hükümsüz olduğunu, davacı markalarının kullanılmadığını, davacının yeni marka başvuruları da yaptığını, davacı web sayfasında da … markalı ürün bulunmadığını, … araştırmasında da … … markalı ürüne rastlanmadığını, davacı markalarıyla müvekkilinin markasının benzer olmadığını, … ibaresinin zayıf ayırt ediciliği olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu başvuru markasının emtia sınıfı açısından soyut ve somut ayırteciliği olduğu, tanımlayıcı niteliği bulunmadığı, 6769 sayılı SMK’nın 5/1-b-c maddelerine göre mutlak ret sebebi olmadığı, davalının “…. ibareli markası ile davacının “…” ibareli markası arasında başvuru markasının kapsamındaki 29 ve 30. sınıftaki tüm mallar yönünden ortalama tüketici kesimi nazarında görsel ve sesçil benzerlik oluştuğu, 29 ve 30. sınıftaki tüm mallarda taraf markaları arasında SMK’nın 6/1. maddesindeki iltibas koşulunun oluştuğu gerekçesi ile YİDK kararının iptali yönünden açılan davanın kısmen kabulüne, dava konusu 2018-M-2778 sayılı YİDK kararının dava konusu edilen 2017/07468 sayılı markanın kapsamında yer alan 29 ve 30. sınıftaki tüm mallar yönünden iptaline, hükümsüzlük yönünden açılan davanın kabulü ile dava konusu 2017/07468 sayılı markanın kapsamında yer alan 29 ve 30. sınıftaki tüm mallar yönünden hükümsüzlüğüne, bu kısımlar yönünden sicilden terkin edilmesine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, savunlamaların değerlendirilmediğini, davacının iddiasını genişlettiğini, ayrıca davacının 2000/4524 sayılı markasının kullanmama nedeniyle hükümsüz kaldığını, markanın kullanılmadığı yönündeki savunmanın değerlendirilmediğini, markalar arasında benzerlik bulunmadığını, … ibareli tescilli birçok marka olduğunu, markaların karıştırılamayacağını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davacıya ait markaların ayırtediciliğinin düşük olduğunu, bu nedenle markaların benzer olmadığını, markalar arasında bütünsel olarak da benzerlik olmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalının başvurusuna konu “…&…” ibareli markanın soyut ve somut ayırteciliğinin olduğu, davalının başvuru konusu markası ile davacının “…” esas ibareli markaları arasında başvuru markasının kapsamındaki 29 ve 30. sınıftaki tüm mallar yönünden ortalama tüketici kesimi nazarında görsel ve sesçil benzerlik oluştuğu, 29 ve 30. sınıftaki tüm mallarda taraf markaları arasında SMK’nın 6/1. maddesindeki iltibas koşulunun bulunduğu, davacının davalının marka başvurusuna yaptığı itirazında açıkça …. sayılı markalarını isim olarak belirtmemiş ise de, itiraz gerekçesinde “…” esas ibareli markalar olarak itiraza mesnet markaların gösteriliği, diğer yönden davanın hükümsüzlük talebini de içermesi nedeni ile itirazda açıkça belirtilmemiş olsa bile hükümsüzlük talebi açısından farklı mesnet markalara dayanılabileceği, diğer yönden davacının itirazına mesnet markalarının bir kısmının tescilinden itibaren 5 yıl geçmemesi nedeni ile bu markalar yönünden kullanmama definin incelenemeyeceği, diğer markalar yönünden kullanmama definin incelenmesinin de sonuca bir etkisinin olmayacağı anlaşılmakla, davalılar … ile … vekillerinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalılar … ile … vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalılardan ayrı ayrı alınması gereken 80,70.TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalılar tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40.TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30.TL’nin davalılardan ayrı ayrı tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalılar vekilleri tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 20/01/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/01/2022
….