Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/707 E. 2022/87 K. 04.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/01/2020
NUMARASI ….

DAVANIN KONUSU : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/01/2020 tarih ve 2019/39 E. – 2020/2 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 15/02/2018 tarih ve…..” ibareli marka tescil müracaatında bulunduğunu, davalı şirketin 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi anlamında tescil edilen emtialarda ciddi surette kullanılmayan 26/12/1996 tarih ve … no ile tescilli “…” ve 09/06/2009 tarih ve 2009/30234 no ile tescilli “… …” ibareli markalarına dayalı itirazı sonucunda, müvekkilinin başvurusunun YİDK’nın 16/07/2019 tarih ve ….sayılı kararı ile 44. sınıf tıbbi hizmetler hizmetler bakımından reddedildiğini, müvekkili üniversitenin kuruluşunun kanunla olduğunu ve isminin kanunla belirlendiğini, kuruluşa ilişkin kanunun hem 6769 sayılı SMK hem de 556 sayılı KHK karşısında özel hüküm niteliğinde olduğunu, bu nedenle markanın tesciline karar verilmesinin gerektiğini ileri sürerek, davalı … YİDK kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, dava konusu YİDK kararında maddi hata yapıldığının anlaşılması üzerine 30/09/2019 tarih … sayılı YİDK kararı ile söz konusu kararın kaldırılarak yeni bir karar tesis edildiğini, dava konusu YİDK kararının alınmamış sayılmasına karar verildiğinden, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararının verilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı Şirket vekili, dava konusu YİDK kararının tekrar incelendiğini ve Kurulun 30/09/2019 tarih ve 2019/M-7960 sayılı kararı ile düzeltildiğini, iş bu davaya konu edilen 2018/15072 sayılı “… …” marka başvurusunun Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından mutlak ret nedenleri çerçevesinde yapılan ön inceleme sonucunda 41. sınıf hizmetler ile 44. sınıfta yer alan “tıbbi hizmetler güzellik bakımı hizmetleri veterinerlik ve hayvan üretme, besicilik, nalbantlık ile ilgili hizmetler tırım, bahçecilik ve ormancılıkla ile ilgili hizmetler; payzaj tasarımı hizmetleri” bakımından kısmen reddedilerek, sadece 44. sınıfta yer alan “işyeri ve personel sağlığı ile ilgili danışmanlık hizmetleri” bakımından kısmen yayına çıkarıldığını, başvurunun kısmen reddi kararına karşı başvuru sahibi davacı tarafından süresi içerisinde itirazda bulunulmaması nedeni ile başvurunun 41. sınıf hizmetler ile 44. sınıfta yer alan hizmetler bakımından reddi kararının kesinleştiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davacının 15/02/2018 tarih ve 2018/15072 nolu “… …” ibareli 41 ve 44. sınıfta bulunan hizmetlerin tümü bakımından marka tescil başvurusunda bulunduğu, Markalar Dairesi Başkanlığı’nın 14/04/2018 tarihli kısmi ret kararı ile diğer davalı şirkete ait 2017/71142 nolu marka mesnet alınarak, başvurudan 41. sınıfta belirtilen tüm hizmetler ile 44. sınıfta bulunan “Tıbbi hizmetler, Güzellik bakımı hizmetleri, Veterinerlik ve hayvan üretme, besicilik, nalbantlık ile ilgili hizmetler, Tarım, bahçecilik ve ormancılıkla ile ilgili hizmetler; peyzaj tasarımı hizmetleri” hizmetlerinin çıkartılmasına karar verildiği, kalan hizmetler bakımından başvurunun yayıma çıkarıldığı, yayıma diğer davalının itiraz ettiği, Markalar Dairesi Başkanlığınca davalının itirazının reddine karar verildiği, bu karara davalı şirketin itiraz etmesi üzerine davalı Kurumca 16/07/2019 tarih……sayılı YİDK kararı ile itirazın kısmen kabulüne ve hizmet listesinden 44. sınıfta bulunan “Tıbbi Hizmetler” in çıkartılmasına karar verildiği, ancak daha sonra ihdas edilen 30/09/2019 tarih 2019-M-7960 sayılı YİDK kararı ile 16/07/2019 tarih….. sayılı YİDK kararının alınmamış sayılmasına ve itirazın reddine karar verildiği, davacı vekilinin her ne kadar …… sayılı YİDK kararının iptalini talep etmişse de, söz konusu kararın davalı kurumca alınmamış sayılmasına karar verildiği anlaşıldığından, iptali gereken geçerli bir idari işlemin kalmadığı, 6100 sayılı HMK’nın m.331 hükmüne göre, konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceği, bu nedenle mahkemece yargılamaya devam edilip dava tarihi itibari ile tarafların haklılık durumunun irdelendiği, buna göre davacının dava dilekçesinde davalı kurumca reddedilen 41 ve 44. sınıftaki hizmetlerin tescilinin devamı işlemleri için iş bu davanın açıldığı, ancak davacının Markalar Dairesi Başkanlığı’nın 14/04/2018 tarihli kısmi ret kararı ile diğer davalı şirkete ait 2017/71142 nolu marka redde mesnet alınarak başvurudan 41. sınıfta belirtilen tüm hizmetler ile 44. sınıfta bulunan “Tıbbi hizmetler, Güzellik bakımı hizmetleri, Veterinerlik ve hayvan üretme, besicilik, nalbantlık ile ilgili hizmetler, Tarım, bahçecilik ve ormancılıkla ile ilgili hizmetler; peyzaj tasarımı hizmetleri” hizmetlerin çıkartılmasına karar verildiğine ilişkin kararına karşı davalı kurum nezdinde itiraz etmediği, dolayısı ile bu hizmetler bakımından davacı aleyhine idari sürecin kesinleştiği, iptali istenen YİDK kararında sehven 44. sınıfta bulunan “Tıbbi Hizmetler” in çıkartılmasına ilişkin kararın, davacı lehine dava açma hakkı oluşturmadığı, maddi bakımdan davacı şirketin, Markalar Dairesi Başkanlığı’nın kısmi ret kararına karşı itirazda bulunmayarak, sehven yapılan maddi hata nedeni ile dava açıp, açılan davada haklılığını iddia etmesinin dürüstlük kuralı ile bağdaşmadığı da gözetilerek dava tarihi itibari ile davacının haksız olduğu gerekçesiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin 15/02/2018 tarih ve 2018/… nolu “… …” ibareli marka tescil başvurusunun, davalı şirketin 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi anlamında tescil edilen mal ve emtialarda ciddi surette kullanılmayan ve bu nedenle de kısmen iptaline karar verilen … no ile tescilli “…” ibareli markalarına dayalı itirazı sonucunda, YİDK’nın 16/07/2019 tarih ve 2019/M-5950 sayılı kararı ile 44. sınıf tıbbi hizmetler hizmetler bakımından kısmen reddedildiğini, ayrıca müvekkili üniversitenin kuruluşunun resmi kanunla olduğunu ve isminin kanunla belirlendiğini, kuruluşa ilişkin kanunun hem 6769 sayılı SMK hem de 556 sayılı KHK karşısında özel hüküm niteliğinde olduğunu, bu nedenle de markanın tesciline karar verilmesinin gerektiğini, müvekkilinin markasına ciddi yatırım yaparak ayırt edicilik kazandırdığını, tarafların markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında benzerlik bulunmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve dava konusu 16/07/2019 tarih …. sayılı YİDK kararının, daha sonra ihdas edilen 30/09/2019 tarih 2019-M-7960 sayılı YİDK kararı ile alınmamış sayılmasına ve davalının itirazın reddine karar verildiği, dolayısıyla ortada iptali gereken geçerli bir idari işlemin kalmadığından, işbu davanın da konusunun kalmadığı, mahkemenin bu durumda 6100 sayılı HMK’nın 331. maddesi hükmüne göre, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceği, mahkemece de yargılamaya devam edilip dava tarihi itibari ile tarafların haklılık durumunun incelendiği, somut uyuşmazlıkta dava konusu marka tescil başvurusunun, SMK’nın 5/1-ç maddesi uyarınca, davalı şirkete ait 2017/… nolu marka mesnet alınarak, 41/1-8 ve 44/1-4. sınıflarda Markalar Dairesi Başkanlığınca 14/04/2018 tarihinde verilen kararla re’sen reddedildiği, davacı tarafça bu ret kararına karşı itiraz edilmediği, dolayısıyla anılan kararın davacı aleyhine kesinleştiği, başvurunun kalan hizmetler yönünden ilanına karşı davalı şirketçe itiraz edildiği, bu itirazın reddi kararına karşı davalı tarafın itirazının da, dava konusu YİDK kararı ile reddedildiği, dolayısıyla dava konusu YİDK kararına karşı işin esasının incelenmesine girişilseydi dahi, davacının talebinin açıklanan usulü nedenle reddinin gerekeceği, bu durum karşısında mahkemece, dava tarihi itibari ile davacının haksız olduğu gerekçesiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesinde bir isabetsizliğin bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı üniversite harçtan muaf olduğundan istinaf başvurusunda peşin olarak yatırılan 54,40.TL maktu istinaf karar ve ilam harcının, karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 04/02/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/02/2022

….