Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/442 E. 2021/1550 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/04/2019
NUMARASI …

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 09/04/2019 tarih ve …. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı gerçek kişi tarafından …. sayılı “…+…” ibareli marka başvurusunda bulunulduğunu, müvekkilince adına tescilli “…+…” ve “…” ibareli markalara dayalı olarak bu başvuruya yapılan itirazın, davalı Kurum tarafından reddedildiğini, oysa dava konusu başvurunun müvekkili adına tescilli….sayılı markalar ile oldukça benzer olduğunu, tüketici nezdinde markaların karıştırılacağını, dava konusu başvuruda yer verilen kırmızı, yeşil, mavi renklerinden oluşan geometrik şeklin, müvekkilinin markalarının ana unsuru olan … ile birebir aynı olduğunu, davalı markasının taşıdığı … ile müvekkilinin bir marka olarak en önemli işlevlerinden biri olan menşei gösterme işlevini yerine getirmesine engel teşkil ettiğini ve iltibasa sebebiyet verdiğini, 35. sınıfta tescili talep edilen davalı … başvurusunda yer alan “…” ibaresinin başvuruya ayırt edicilik sağlamadığını ileri sürerek, …..sayılı kararının iptaline, dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nin 8/1-b maddesine göre benzerlik ve iltibas tehlikesi bulunmadığı, davacının gerek marka işlem dosyası gerek dava dosyası kapsamında tanınmışlığa dayanmış olmasına karşın söz konusu iddiasını tevsik edecek delil ibraz etmediği de göz önünde bulundurulduğunda, dava konusu marka açısından 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesinden kaynaklı bir tescil engelinin de bulunmadığı, dava konusu başvurunun kötü niyetli yapıldığı iddiasının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda müvekkil şirketin tüm markalarının ana unsuru olan ve ayrıca salt … olarak tescilli …. … markası ile dava konusu davalıya ait markanın 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 8/1-b bendi uyarınca iltibasa yol açabileceği ve itirazın reddine dair verilen kararın yerinde olmadığı açıklanmasına rağmen mahkemece iltibas ihtimali olmadığı gerekçesiyle usul ve yasaya aykırı bir şekilde davanın reddine karar verildiğini, oysa dava konusu markanın, müvekkili şirket adına tescilli markalar ile oldukça benzer olup, tüketici nezdinde iltibasa yol açmasının kuvvetle muhtemel bulunduğunu, itiraza konu markada bulunan ve kırmızı, yeşil, mavi renklerinden oluşan geometrik şeklin, müvekkili Şirket markalarının ana unsuru olan … ile birebir aynı olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, …… kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları gözetilerek münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin dikkate alınarak belirleneceği, buna göre “…+…” ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet “…+…… sayılı şekilden ibaret marka arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunmadığı, zira markalarda yer alan kelime unsurları arasında benzerlik olmadığı gibi … unsurlarının da farklı oldukları, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve ….. sayılı kararında da belirtildiği gibi iltibas değerlendirmesi, hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümleneceğinden, mahkemece iltibas değerlendirmesi yönünden dosyada mevcut bilirkişi raporundaki tespitlere itibar edilmemesinde bir isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 4,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 02/12/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/12/2021