Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/10/2019
NUMARASI : …
DAVANIN KONUSU : … Kararının İptali
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16/10/2019 tarih ve…… sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili şirketin … nezdinde “… …” ibareli markanın 38 ve 41. sınıflarda adına tescili için başvuruda bulunduğunu….sayılı başvurunun Markalar Dairesi tarafından 6769 sayılı SMK’nun 5/1-c maddesi uyarınca “Radyo ve televizyon yayın hizmetleri. Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri” bakımından kısmen reddine karar verildiğini, müvekkilinin bu karara yönelik itirazının 10.11.2018 tarih ve … sayılı … kararı ile kesin olarak reddedildiğini, oysa müvekkili şirkete ait markanın siyah fon üzerine büyük puntolarla beyaz renkte yazılmış “…” kelimesi ile mavi renkte yazılmış “…” ibaresinden oluştuğunu, dolayısıyla markanın özel ve özgün renk kombinasyonu ile tanımlayıcı bir ibare olmaktan çıktığını, markanın bütünü itibariyle ayırt edici kabul edilmesi gerektiğini, müvekkilinin “…” ve “… …” ibareleri için 38 ve 41. sınıflarda tescilli markalarından kaynaklı kazanılmış hakkının bulunduğunu, bu kapsamda müvekkilinin çekişme konusu hizmetlerde tescilli… sayılı “……sayılı “………. markalarının sahibi olduğunu, davalı kurumun müvekkilinin önceki tescillerinden kaynaklı kazanılmış hakkını dikkate almadığını, müvekkilinin “… …” ibareli markalarının tanınmış markalar olduğunu ve yoğun kullanım sonucu yüksek ayırt edicilik vasfını haiz bulunduğunu, zira müvekkili şirketin Kablo …, Turkcell …+ gibi platformlardan abonelikle izleyicilere ulaşan 2008 yılından beri 7 gün 24 saat kesintisiz yayın yapan “…” ve “… …” kanallarının sahibi olduğunu ileri sürerek, davalı … … kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı …..vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davacının …. sayılı “… …” ibareli marka başvurusunun, dava konusu … kararı ile kısmen reddedilen “38. sınıf: Radyo ve televizyon yayın hizmetleri. 41. sınıf: Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri” bakımından, 6769 sayılı SMK’nın 5/1-c bendi anlamında tescil edilemeyecek tasviri işaretlerden olduğu ve işbu hizmetler bakımından tescil engelinin bulunduğu, davacının “… …” ibaresi üzerinde, önceki tarihli marka tescillerinden kaynaklı müktesep hakkının bulunmadığı, davacının “… …” ibaresinin davacı uzun ve kesintisiz kullanım ile ayırt edicilik kazandığı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, markaların bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği ilkesi gözetildiğinde ve müvekkiline ait markanın özel ve özgün bir renk ve şekil kompozisyonu içinde oluşturulduğu nazara alındığında, müvekkilinin başvurusunun tanımlayıcı olmaktan uzak bulunduğunu ve 6769 sayılı SMK.’nın 5/1-c maddesine aykırılık oluşturmadığını, aksi kabul edilse bile müvekkilinin anılan markayı kullanmak suretiyle ayırt edici hale getirdiğini ve SMK.’nın 5/2. maddesi uyarınca müvekkilinin başvurusunun reddedilemeyeceğini, kaldı ki müvekkilinin eski tarihli markalarına dayalı kazanılmış hakkının bulunduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, … kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davacının “… …” ibareli marka başvurusunun, sadece … filmlerinin yayımlandığı televizyon kanalını ifade edeceği ve davalı Kurumca başvuru kapsamından çıkarılan hizmetler yönünden, 6769 sayılı SMK’nın 5/1-c bendi anlamında tescil edilemeyecek tasviri işaretlerden olduğu, ancak anılan ibarenin yanına başka ibarelerin eklenmesiyle tescilinin elbette ki mümkün bulunduğu, nitekim davacı tarafça da bu şekilde önceki tarihlerde başka ibarelerin tescilinin sağlanmış olduğu, dolayısıyla davacının önceki tarihli… numaralı “… aile” ibareli,…. numaralı “…. numaralı “… numaralı “… … 2” ibareli, … numaralı “… … aile” ibareli,… numaralı “… hemen+şekil” ibareli markalarının, işbu dava konusu başvuru yönünden, asıl unsurlarının muhafaza edilmemesi nedeniyle kazanılmış hak yaratmayacağının tabii bulunduğu, 6769 sayılı SMK’nın 5/1-c maddesi uyarınca, bu türden markaların kullanım sonucu ayırt edicilik kazanması halinde tescili mümkün ise de, davacı tarafça … nezdindeki itiraz aşamasında, kullanım sonucu ayırt edicilik kazanma nedenine dayanılmadığı ve bu konuda hiçbir delil sunulmadığı, …’nın kendisine sunulan delillerle ve itiraz nedenleriyle bağlı olarak inceleme yapacağından, anılan nedene … kararının iptali davası aşamasında da dayanılmasının mümkün olmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 30/09/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/09/2021
Başkan
…
Üye
…
Üye
…
Katip
…