Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/187 E. 2021/1277 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/11/2019
NUMARASI :….
DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali ve Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/11/2019 tarih ve…. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı şirketin “…+şekil” ibareli marka başvurusuna “…” ibareli markalarına dayalı olarak yaptıkları itirazlarının nihai olarak ….. tarafından reddedildiğini oysa dava konusu marka ile müvekkilinin itirazına mesnet marka işaretleri arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğu gibi başvurunun tescil edilmek istendiği 32. Sınıf ile müvekkilinin itirazına mesnet markalarının tescilli bulunduğu 33. sınıfın ilişkili olduğunu, taraf markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesi anlamında iltibas tehlikesi bulunduğunu, müvekkilinin markalarının tanınmış olduğunu, davalı şirketin müvekkilinin tanınmış markalarından haberdar bulunduğunu bu nedenle de davalı şirketin kötü niyetli olduğunu ileri sürerek YİDK’nun …. sayılı kararın iptali ile dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, taraf markları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında benzerlik bulunmadığını, aynı Kanunun 6/5 maddesindeki koşulların oluşmadığını ve kötüniyet iddialarının ispatlanmadığını müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, taraf marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığı gibi kapsadıkları emtia sınıfının da farklı olduğundan taraf markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesi uyarınca iltibas ihtimali bulunmadığı, SMK’nın 6/5 maddesindeki koşulların oluştuğunun ispat edilemediği, taraf marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığından tanınmışlığın sonuca etkili olmadığı davalı şirketin kötü niyetli bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişrr.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, mahkemece bilirkişi raporuna karşı yaptıkları itirazlarının değerlendirilmediğini, dava konusu markanın kapsadığı 32. Sınıf emtia ile itirazlarına mesnet marka kapsamlarında 33. Sınıfta yer alan alkollü içecekler emtiasının ilişkili bulunduğunu, taraf marka işaretlerinin ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, taraf markları arasında iltibas tehlikesinin bulunduğunu, müvekkilinin “…” ibareli markalarının tanınmış olup tescilli olduğu malların ötesinde bilinirliğinin bulunduğunu ve refleks halinde hatırlandığını, müvekkili ile aynı sektörde faaliyet gösteren davalının müvekkilinin markalarından haberdar olduğunu , müvekkilinin markalarının tanınmışlığından faydalanmak niyetinde bulunduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

GEREKÇE :Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları gözetilerek münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin dikkate alınarak belirleneceği, buna göre ” “… ” ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet “…” asıl unsurlu marka işaretleri arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunmadığı, tarafların marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığından davacı markalarının tanınmış olmalarının da varılan sonucu değiştirmeyeceği, dava konusu marka başvurusunun kötü niyetli olduğunun da ispatlanamadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 14/10/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/10/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip….