Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1716 E. 2022/1541 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1716
KARAR NO : 2022/1541
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2019
NUMARASI : 2017/157 E. – 2019/578 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Maddi ve Manevi Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 10/12/2019 tarih ve 2017/157 E. – 2019/578 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalılar …, …, … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, “…” markasıyla faaliyet gösteren ve davalı gerçek kişiler tarafından işletilen dershanelerde öğrencilere ücretsiz dağıtılan … kitaplarının (fasikül halinde) tamamına yakın kısmının müvekkilinin mali ve manevi haklarının sahibi olduğu … isimli kitaplarından alıntı yapıldığını, davalıların bu eyleminin müvekkilinin FSEK’ten kaynaklanan mali ve manevi hakların ihlali niteliğinde olduğunu, ihlale son verilmesi ve uğranılan zararın tahsilinin davalılar ihtar edildiğini ancak bir sonuç alınmadığını ileri sürerek, FSEK md. 68/3 kapsamından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1000 TL maddi tazminat ile FSEK md. 70 kapsamında 10.000 TL manevi tazminatın temerrüt tarihinden işleyecek avans faiziyle tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebini 27.462,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı şirket vekili, husumet itirazında bulunarak davanın usul ve esastan reddini savunmuştur.
Diğer davalılar vekili, davacının mali hak sahibi olduğuna dair sözleşme veya belge ibraz etmediğini, bu nedenle aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, müvekkillerinin sahip olduğu … öğrencilere … … Kitapları ve … kitaplarının dağıtıldığını, anılan kitapların ilgili yayın evlerinden bedeli ödenmek suretiyle müvekkil tarafından satın alındığını, anılan kitaplarda iddia edildiği gibi bir alıntı var ise tazminat taleplerinin muhatabının söz konusu eserlerin sahipleri olduğunu, dava konusu edilen kaynakların kitap niteliğinde bulunmadığını, ücretsiz olarak dağıtılan kaynak, ders fasikülleri olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla dava konusu fasiküllerden bir kazanç elde edilmediğini, davacının hak sahibi bulunduğu kitaplarından alıntı yapıldığını iddia ettiği ifadelerin yazar …’ın hususiyetini taşıyan ifadeler olmadığını, söz konusu ders fasiküllerinin … tarafından hazırlandığını, bu fasiküllerin ve daha öncesinde yapılan çalışmaların … ve …’ın ortak çalışması olduğunu, …’in ortak çalışmalarını kullanmasının hayatın olağan akışına uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davalı Şirketin husumet itirazının davacı tarafça kabul edildiği gerekçesiyle davalı Şirket hakkında açılan davanın husumet yokluğundan reddine, diğer davalılar aleyhine açılan dava yönünden ise davacı tarafından yayımlanan… adlı yayınların, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu anlamında ilim ve edebiyat eseri niteliğinde oldukları, davacı tarafın yayınları olan …. … olduğu, davacının dava dışı eser sahibi ile imzalamış olduğu yayın sözleşmesi’nde FSEK md. 52 anlamında devre konu mali hakların tek tek belirtilmediği ancak sözleşmenin bütünü ve sözleşmenin eylemli olarak uygulanmış olması karşısında davacının …adlı eserler üzerindeki FSEK md. 22 ve 23’ten doğan çoğaltma ve yayma haklarına eserlerin ilk yayın tarihinden itibaren 10 yıl süreyle devraldığının kabulü gerektiği, diğer yandan davacı ile dava dışı eser sahibi arasında düzenlenen ve bahse konu yayın sözleşmesi’nin eki ya da devamı niteliğinde değerlendirilebilecek belgeden davacının FSEK md. 14, 15, ve 16’dan doğan manevi hakları kullanma yetkisini de devraldığı, yayın tarihi belli olmayan ve davalı gerçek kişiler tarafından bandrolsüz olarak yayımlandığı anlaşılan … adlı kitapların, davacının hak sahibi olduğu … adlı eserlerden usulsüz alıntı yapılarak oluşturulduğu, şekil, amaç ve yoğunluk bakımından bu alıntılamaların FSEK md. 35 kapsamında düzenlenen “iktibas serbestisi” kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmadığı gibi FSEK’te tanımlanan diğer istisna ve serbestiler kapsamında da bulunmadığı, davalı gerçek kişilerin söz konusu kitapları 3. kişiden satın aldıklarına dair herhangi bir delil ibraz edemediklerinden kitapları kendilerinin çoğalttığının kabulü gerektiği, dava konusu eylem ile davacı yanın kullanma yetkisini haiz olduğu FSEK md. 14, 15 ve 16. maddelerinde düzenlenen umuma arz yetkisi, adın belirtilmesi yetkisi ve eserde değişiklik yapılmasını men başlıklı manevi haklar ile FSEK md. 22 ve 23’ten doğan çoğaltma ve yayma mali haklarının ihlal edilmiş olduğu, FSEK md. 68/1 çerçevesinde telif tazminatı şartlarının doğduğu ve davacı tarafın talep edebileceği üç katı oranındaki telif tazminatı tutarının 9.154,00 TL X 3 = 27,462.00 TL olabileceği, FSEK md. 70/1 çerçevesinde manevi tazminat şartlarının da oluştuğu, ihlalin niteliği, boyutu, tarafların mali ve sosyal durumları nazara alındığında 5000 TL manevi tazminatın uygun bulunduğu gerekçesiyle maddi tazminat isteminin kabulü ile 27.462,00 TL telif tazminatının 13/03/2017 temerrüt tarihinden işleyecek değişir oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 5000 TL manevi tazminatın 27.462,00 TL telif tazminatınnı temerrüt tarihi 13/03/2017 tarihinden itibaren değişir oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı gerçek kişiler vekili, davacının dava konusu eserlerin mali haklarını FSEK 52. maddesine uygun şekilde devraldığını ispatlayamadığını, davacı tarafından sunulan sözleşmede tarih bulunmadığı gibi devre konu hakların da ayrı ayrı belirtilmediğini, bu nedenle şekil şartına aykırı ve geçersiz olan sözleşmeye dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı bulunduğunu, müvekkillerinin sahip olduğu … öğrencilere … … Kitapları ve … kitaplarının dağıtıldığını, anılan kitapların ilgili yayın evlerinden bedeli ödenmek suretiyle müvekkil tarafından satın alındığını, anılan kitaplarda iddia edildiği gibi bir alıntı var ise tazminat taleplerinin muhatabının söz konusu eserlerin sahipleri olduğunu, ayrıca intihal iddiasının asılsız bulunduğunu, dava dışı yazar …’ın yasa dışı alıntı yapıldığı iddiasıyla dava konusu fasiküllerin sahibi … aleyhine yapılmış olduğu şikayet sonucunda Bursa 3. Asliye Ceza Mahkemesi 2018/ 1065 esas sayılı dava dosyasında yapılan yargılama sonucunda beraat kararı verildiğini, alıntı yapıldığı iddia edilen kaynakların fasikül olduğunu ve müvekkilleri tarafından öğrencilere ücretsiz dağıtıldığını, dava konusu fasiküllerden bir kazanç elde edilmediğini, davacının hak sahibi bulunduğu kitaplarından alıntı yapıldığını iddia ettiği ifadelerin yazar …’ın hususiyetini taşıyan ifadeler olmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE: Dava, 5846 sayılı FSEK’ten kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının, yazarı …. … olan … adlı eserlerin mali haklarının sahibi olduğu ve manevi hakları kullanma yetkisini haiz bulunduğu, zira davacı ile dava dışı yazar arasında düzenlenen “Belge” başlıklı sözleşme ile anılan kitapların FSEK md. 14, 15, ve 16’dan doğan manevi hakları kullanma yetkisini devraldığı, anılan sözleşmenin FSEK 52. maddesine uygun olduğu, her ne kadar davacı ile dava dışı yazar arasında düzenlenen “Yayın Sözleşmesi” başlıklı sözleşmede FSEK 52. madde anlamında devre konu mali hakların tek tek belirtilmese de sözleşmenin bütünü ve sözleşmenin uygulanmış olması karşısında, davacının …adlı eserler üzerindeki FSEK md. 22 ve 23’ten doğan çoğaltma ve yayma haklarının devraldığının kabulünün gerektiği, davacının hak sahibi olduğu bahsi geçen kitapların ilim ve edebiyat eseri niteliğinde bulunduğu, davalı gerçek kişiler tarafından çoğaltılıp kendileri tarafından işletilen dershanede öğrencilere dağıtılan … adlı kitapların, davacının mali hak sahibi olduğu ve manevi hakları da kullanma yetkisini haiz bulunduğu … adlı eserlerden usulsüz alıntı yapılarak oluşturulduğu, davalıların bu eyleminin davacı yanın FSEK md. 14, 15 ve 16. maddelerinde düzenlenen umuma arz yetkisi, adın belirtilmesi yetkisi ve eserde değişiklik yapılmasını men başlıklı manevi hakları ile FSEK md. 22 ve 23’ten doğan çoğaltma ve yayma mali haklarının ihlali niteliğinde bulunduğu, bu itibarla FSEK 68 ve 70. maddesinde düzenlenen maddi ve manevi tazminat koşullarının oluştuğu, mahkemece hüküm altına alınan tazminat miktarlarına ilişkin istinaf itirazında bulunulmadığından Dairemizce bu hususa ilişkin inceleme yapılamayacağı, diğer taraftan Bursa 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/ 1065 esas sayılı dava dosyasına konu edilen eserin, … tarafından yazılan … isimli kitap olup işbu dava dosyasına konu edilen … adlı kitaplarla ilgisinin bulunmadığı, bu itibarla sözü edilen ceza dosyasında verilen beraat kararının işbu davanın sonucuna bir etkisi olmayacağı anlaşılmakla, davalı gerçek kişiler vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalılar …, …, … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 2.217,00-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, davalılar …, …, … vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 554,25.TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 1.662,75.TL’nin anılan davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında anılan davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalılar uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 01/12/2022 tarihinde HMK 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/12/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip