Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1566 E. 2022/1333 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2020/1566 – 2022/1333
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1566
KARAR NO : 2022/1333
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/03/2020
NUMARASI : 2018/442 E. – 2020/75 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : YİDK Marka Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 09/03/2020 tarih ve 2018/442 E. – 2020/75 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, müvekkilinin … numaralı “…” ibareli marka başvurusunun davalının … numaralı “şekil+…” ibareli markasını mesnet göstererek yaptığı itiraz üzerine Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararı ile 41. sınıf hizmetler yönünden nihai olarak reddedildiğini, oysa taraf markaları arasında benzerlik bulunmadığı, itirazın sadece kullanımı ispatlanan mal ve hizmetler esas alınarak inceleneceğini, bu hususun da yerine getirilmemiş olduğunu ileri sürerek, YİDK’nın 2018-M-6693 sayılı kararının iptaline ve marka başvurusunun kapsamındaki tüm emtialar yönünden tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, davacı vekilinin kullanım ispatı itirazını usulüne uygun olarak ileri sürmediğini, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı vekili, davaya cevap vermemiş, bilahare davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davacının “…” ibareli marka başvurusuyla davalı firmanın “şekil+…” ibareli markası arasında görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, işin uzmanı yahut dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, itiraza gerekçe gösterilen markayı ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin yargılama konusu olan hizmetler için ayırdığı satın alma/faydalanma süresi içinde, davacının “…” ibareli başvuru markasını gördüğünde derhâl ve hiç düşünmeden davalı firmanın “şekil+…” ibareli markasından farklı bir marka olduğunu algılamayacağı, diğer bir anlatımla ortalama düzeydeki tüketici kesimi nazarında dava konusu hizmetler açısından davalı firmanın “şekil+…” ibareli markalı hizmetinden satın almak/yararlanmak isterken davacının “…” ibareli markalı hizmeti satın almak/yararlanmak biçiminde bir yanılgıya düşebileceği, kullanılmama def’i yönünden başvuru sahibinin kullanım ispatı talebinde bulunduğu ilgili evrakın Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 29/1. maddesinde öngörülen 1 aylık süre geçtikten sonra sunulduğu, kullanım ispatı talebinin yapılmamış sayılması sonucuna varıldığı yönündeki YİDK kararının doğru olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, müvekkilinin marka başvurusu ile itiraza mesnet marka arasında iltibasa neden olacak düzeyde mal ve hizmet benzerliği bulunmadığını, markaların da karıştırılacak düzeyde benzer olmadığını, ayrıca 41. sınıftaki hizmetlerin tüketicilerinin düşük düzeyde benzer bulunan markaları kolaylıkla ayırt edebileceklerini ileri sürerek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE :Dava, YİDK marka kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davalının itiraza mesnet markasının “…” ibaresi ile şekil unsurundan oluştuğu, davacının başvurusunun asıl unsurunun da “…” ibaresi olduğu, zira başvuruda yer alan “…” ibaresinin dikkati “…” ibaresi üzerinde yoğunlaştırdığı ve başvurunun itiraza mesnet markadan farklılaşmasını sağlamadığı, tüketicilerin detaylı bir inceleme yapmadan başvurunun davalının markasından farklı bir marka olduğunu anlayamayacağı, davalı şirketin markası kapsamında yer alan 41. sınıf hizmetlerin de davacının marka tescil başvurusu kapsamında aynen yer aldığı, açıklanan nedenle taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesi anlamında ilişkilendirme ihtimali de dahil karıştırılması ihtimalinin bulunduğunun açık olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 27/10/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/11/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.