Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/1529
KARAR NO : 2022/1190
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/07/2020
NUMARASI : 2019/183 E. – 2020/118 K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Marka (Manevi Tazminat İstemli)
Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 17/07/2020 tarih ve 2019/183 E. – 2020/118 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili şirketin 1923 yılında ticari faaliyetine başladığını, 1956 yılından itibaren Alman dilinde “…” anlamına gelen “…” sözcük markasını ve … şekil markasını içeren formaları pek çok spor kulübü tarafından kullanıldığını, müvekkili şirkete ait tanınmış markaları üzerinde haksız şekilde barındıran hukuka aykırı olarak üretilmiş taklit ürünlerin davalı tarafından satışa arz edildiğini, davalı tarafın kesinleşmiş ceza mahkemesi kararı ile sabit haksız eyleminin, SMK ve 6102 sayılı TTK hükümleri uyarınca marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunu, müvekkili şirket nezdinde meydana gelen manevi zararın giderilmesi gerektiğini ileri sürerek 7.000,00-TL manevi tazminatın 18/06/2015 tarihinden itibaren ticari faiz (avans faizi) uygulanmak sureti ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, Elmadağ Sulh Ceza Hakimliğinin 18.06.2015 tarihli arama kararı ile davalının fiilen işlettiği işyerinde arama yapıldığı, söz konusu aramada çok sayıda giysiye suç unsuru olabileceği düşünülerek el konduğu, ürünler üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesine göre, davacıya ait 148263, 2006 05992, 2013 60155, 2007 19974, 2010 68354, 2007 68341, 156822 ve 2011 117345 sayılar ile tescilli bulunan markaların takliti olan toplam 26 adet giysi tespiti yapıldığı, söz konusu giysilerin, vergi kaydı eşi … adına olmakla birlikte, eşi tarafından verilen ve Kırıkkale 5. Noterliğince düzenlenen 04/06/2012 tarih ve … yevmiye nolu vekaletname uyarınca davalının fiilen idare ettiği işyerinde satışa arz ettiği ve bu suretle davacı şirketin sözkonusu markalarından kaynaklanan haklarına tecavüz etmek suretiyle davacı marka sahibinin ticari piyasada edindiği imaj ve güvenden oluşan manevi ticari varlığında kayıp ve zarar meydana geldiği gerekçesi ile tarafların mali, sosyal ve ekonomik durumları, ihlale konu ürün sayısı, bu ürünlerin niteliği, tarafların kusur oranları, sıfatları, işgal ettikleri makam ve 4721 sayılı TMK m.4 hükmünde ifadesini bulan hak ve nesafet ilkesi göz önünde bulundurularak davanın kısmen kabulü ile 1.600,00 TL manevi tazminatın 18/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, mahkemece hükmedilen 1.600,00-TL manevi tazminat miktarının hukuka, yerleşik yargı kararlarına ve hakkaniyet ilkelerine son derece aykırı olduğunu, hükmedilen 1.600,00-TL manevi tazminat miktarının genel hukuk uygulamalarından çok uzak ve düşük kaldığını, hukuk istikrarı ve güvenliğini zedeleme riski doğurabilecek, bu yönüyle kamu düzenini de ilgilendiren hatalı bir karar olduğunu, ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının marka hakkının ihlali nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunabileceği, yerel mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun bulunduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 29/09/2022 tarihinde HMK 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/09/2022
Başkan
…
Üye
…
Üye
…
Katip
…