Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1506 E. 2022/1410 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1506
KARAR NO : 2022/1410
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/09/2020
NUMARASI : 2019/254 E. – 2020/231 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Fikir ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 15/09/2020 tarih ve 2019/254 E. – 2020/231 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalılar tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin lisans hakkı kendisine ait olan … isimli bilgisayar yazılımın FSEK uyarınca eser sahibi olduğunu, bu programın kullanılması, çoğaltılması, değiştirilmesi, işlenmesi, tersine mühendislik işlemine tabi tutulması, tamamının veya bir bölümünün başka bir şekilde kullanılması v.s. konularda ülkemizde veya yurt dışında hiçbir kişi ya da kuruluşa izin ya da yetki vermediğini, Sakarya 3.Sulh Ceza Hakimliği’nin 2018/2185 D. İş sayılı dosyasında yapılan arama sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, davalıya ait … marka bilgisayarda mali hakları müvekkili şirkete ait olan … 5.1 yazılımı ile … modüllerinin kurulu ve aktif olarak çalışır durumda olduğunun tespit edildiğini, davalı hakkında Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/22196 sayılı dosya ile soruşturmanın devam ettiğini, davalıların FSEK’e aykırı hareket etmek suretiyle müvekkili şirketin mali haklarına tecavüz ettiğini ileri sürerek, FSEK m.68/2 uyarınca, davaya konu bilgisayar programının satımı konusunda sözleşme olması halinde belirlenecek mutad bedelin 3 katı olarak şimdilik 10.000.-TL’nin, haksız eylemin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari (reeskont) faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 03.03.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 19.798,50’na yükseltmiştir.
Davalılar vekili, müvekkillerinin davalı sıfatını haiz olmadığını, tespit yapılan bilgisayarın müvekkili şirketin çalışanına ait olduğunu, müvekkili çalışanın çalışırken kendi bilgisayarını kullanmak istediğini ve bu nedenle husumetin müvekkiline değil, bilgisayarın sahibi müvekkili çalışanına yöneltilmesinin gerektiğini, emsal lisans sözleşmesi araştırması yapılmasını talep ettiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, dava konusu bilgisayar programlarının FSEK 2. madde kapsamında ilim ve edebiyat eseri niteliğinde olduğu, davacının söz konusu bilgisayar programı üzerinde mali hakları kullanma yetkisini haiz bulunduğu, davalının işyerindeki bir bilgisayarda … 5.1 programının ana modülünün yüklü ve kullanılabilir durumda olduğu, dava konusu bilgisayarda yakalanan programların lisanssız olması karşısında bu yazılımların yüklemesinin davacının FSEK 22. maddede düzenlenen çoğaltma hakkının ihlali anlamına geleceği, haksız fiilin başlangıç tarihi olarak tespitin yapıldığı 15.08.2018 tarihi olacağı, yazılım bu tarihte alındığı değerlendirildiğinde 2018 yılına ait fiyat listesi üzerinden davacı tarafından sunulan 19/04/2019 tarihli Lisans Satışlarında Uygulanan İskonto Oranının Tespitine İlişkin Yeminli Mali Müşavirlik raporuna göre “…” markalı bilgisayarda yazılımın toplam lisans bedelinin 6.599,50 TL olduğu, ayrıca FSEK m.68 uyarınca en fazla 3 katı telif tazminatı olarak istenebilecek miktarın, KDV hariç en fazla: 6.599,50 TL×3= 19.798,50 TL’ye kadar olabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, FSEK 68/1. maddesi uyarınca 19.798,50 TL telif tazminatının 15.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkili …’ın davalı sıfatını haiz olmadığını, yazılımların izinsiz kullanıldığının tespit edildiği bilgisayarın müvekkiline değil müvekkilinin çalışanına ait olduğunu, anılan kişinin kendi bilgisayarı ile çalışmasını sürdürdüğünü, bu nedenle husumetin müvekkillerine değil, bilgisayarın asıl sahibi müvekkilinin çalışanına yöneltilmesinin gerektiğini, mahkemece davacı vekilinin sunmuş olduğu listeye istinaden toplam lisans bedelinin %33 oranında iskontonun uygulanmış hali ile tazminata hükmedildiğini, yalnızca modüllerin ekran görüntüsünün olmasının söz konusu modüllerin, çalışır durumda kullanıldığını göstermediğinin ve modüllerin yer aldığı ekran görüntüsü bulunsa da buna itibar edilemeyeceğinin bilirkişiler tarafından da belirtildiğini, ekran görüntüsünün huzurdaki davada delil olma niteliğinin bulunmadığını, davacı tarafından Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı 2018/22196 Soruşturma numaralı dosyasında alınan bilirkişi raporundaki ekran görüntüleri dolayısıyla hesaplamalara ana modül dışındaki diğer modüllerin de eklenmesinin hukuken kabul edilemez nitelikte olduğunu ve ispatlanmamış bir hususun tazminata katılmasının mümkün olmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, davacı tarafın mali haklarına sahip olduğu yazılımın izinsiz biçimde kullanıldığı iddiasına dayalı FSEK’in 68. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve mahkemece davacının mali haklarına sahip olduğu ilim ve edebiyat eseri niteliğindeki yazılımın, davalı şirkete ait iş yerindeki bilgisayarlara izinsiz biçimde yüklendiğinin tespit edildiği, bu durumun davacının mali haklarından olan çoğaltma hakkını ihlal ettiği, FSEK’in 66. maddesi uyarınca tecavüzün, hizmetlerini ifa ettikleri sırada bir işletmenin temsilcisi veya müstahdemleri tarafından yapılması halinde, işletme sahipleri hakkında da dava açılabileceği, somut olayda da davalı gerçek kişinin tecavüz eyleminin gerçekleştirildiği şirketin yönetim kurulu başkanı olduğu, davalı şirket adına düzenlenen 14.09.2018 tarihli vekaletnamenin dahi davalı … temsilen diğer davalı gerçek kişi tarafından düzenlendiği, bu durum karşısında söz konusu tecavüz nedeniyle işletme sahibi sıfatıyla bu kişinin sorumluluğuna gidilebileceği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 05.12.2017 tarih, 2016/5285 Esas, 2017/6913 Karar, 19.01.2017 tarih, 2016/878 Esas, 2017/382 Kararve 10.12.2014 tarih, 2014/10237-19384 E.,K. sayılı ilamlarının da bu yönde olduğu, her ne kadar davalılar vekilince ekran görüntülerinden hareketle hesaplamalara ana modül dışındaki diğer modüllerin de eklenmesinin hukuken kabul edilemez nitelikte olduğu savunulmuşsa da, bilirkişi raporunda ana modül dışındaki diğer modül bedellerinin hesaba dahil edilmediğinin açıkça belirtildiği, mahkemece anılan Yasa maddesi uyarınca hükmedilen tazminat miktarının tespitinde de bir isabetsizliğin bulunmadığı anlaşılmakla, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca davalılardan alınması gereken 1.352,43-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, davalılar tarafından istinaf başvurusunda peşin olarak yatırılan 54,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcı ile 283,70-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 338,10-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.014,33‬-TL’nin davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalılar uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 03/11/2022 tarihinde HMK 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/11/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip