Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/15 E. 2021/1156 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/10/2019
NUMARASI …..

DAVANIN KONUSU : Marka YİDK Kararının İptali İle Hükümsüzlük

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/10/2019 tarih ve …… sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, müvekkilinin “…” ibareli birçok markasının tescilli olduğunu, davalının 06.06.2017 tarihinde kötüniyetli biçimde 35 ve 42. sınıftaki hizmetler için “…” ibareli marka tescil başvurusunda bulunduğunu, …… kod numarası verilen başvuruya, müvekkilinin tanınmışlık, iltibas ve kötüniyet vakıalarına dayanılarak itirazda bulunduğunu, itirazlarının önce Markalar Dairesi ve nihai olarak YİDK tarafından…… sayılı kararla reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, davalı … YİDK kararının iptalini ve diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, başvuru konusu “…” ibareli işaret ile davacının “…” ibareli markaları arasında ortalama tüketicileri iltibasa düşürebilecek derecede bir benzerlik bulunmadığını, zira “…” kelimesinin günlük yaşamda … telefonu olarak da adlandırılan taşınabilir telefon ürününü adlandırmak için yerleşmiş, herkesçe belirtilen anlamıyla bilinen ve kullanılan bir kelime olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davacının “…” ibareli markalarının 35.sınıftaki hizmetler bakımından zayıf bir marka olduğu, çünkü sunulan ürün ve hizmetlerin … telefonunun fonksiyonlarından istifade edilerek gerçekleştirildiği yönünde ifade ve mesaj içerdikleri, bunun sonucunda davacının “…” ve “…” markalı ürünlerini satın almak veya hizmetlerden yararlanmak isterken, “…” ibareli başvuru konusu işareti taşıyan ürün ve hizmetleri satın alma biçiminde bir yanılgıya düşmeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkile ait “…” ve “…” kök ibareli markaların seri marka niteliğini taşıdığını, “…” ibaresindeki “…” sözcüğünün asli unsuru oluşturduğundan, ayırt edicilik vasfının düşüklüğünden söz edilemeyeceğini, tarafların markaları arasında SMK 6/1. maddesi anlamında benzerlik bulunduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ile hükümsüzlük istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davalının başvurusuna konu “…” ibaresi ile davacının itirazına mesnet “…” ve “…” esas ibareli markaları arasında, 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesi maddesi anlamında iltibas olmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 30/09/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/09/2021

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.