Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1468 E. 2022/960 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2020/1468 – 2022/960
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1468
KARAR NO : 2022/960
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/04/2018
NUMARASI : 2016/472 E. – 2018/99 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 17/04/2018 tarih ve 2016/472 E. – 2018/99 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin “…” markası ile evinde … internet hizmeti almak isteyen abonelere ayrıca kurulum ücreti talep etmeden ücretsiz kurulum hizmeti sunduğunu, bu hizmeti sunarken yaratılan “…” ibareli slogan markası yarattığını ve yoğun kullanım ve yatırım faaliyetleri ile ayırt edici hale getirdiğini, buna rağmen müvekkilinin 2016/47180 numaralı “…” ibareli marka tescil başvurusunun, 2016-M-9711 sayılı YİDK kararı ile 556 sayılı KHK’nın 7/1-a ve c maddesi kapsamından değerlendirilerek tüm sınıf ve mallar için reddedildiğini, oysa müvekkilinin özgün nitelikteki sloganın ayırt edicilik vasfının bulunduğu, kullanım ile ayırt edicilik kazanmış marka başvurusunun da reddedilemeyeceğini ileri sürerek, davalı … YİDK kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Kurumu vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davacının marka başvurusunun YİDK kararı ile reddedilen mallar ve hizmetler için 556 sayılı KHK m. 7/1(a) anlamında tescil engelinin bulunmadığı, ancak YİDK kararı ile reddedilen mallar ve hizmetler açısından tanımlayıcı olması nedeniyle 556 sayılı KHK m. 7/1(c) anlamında tescil engelinin bulunduğu, davacının marka başvurusunun, başvuru tarihinden önce kullanım sonucu ayırt edicilik kazandığı yönündeki itiraz ve iddialarını destekleyecek herhangi bir belgeye dayanılmadığı, dava konusu YİDK kararının 556 sayılı KHK m. 7/1(c) açısından yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin özgün nitelikteki slogan markasının ayırt edicilik vasfının bulunduğunu, ayrıca müvekkilinin “…” ibareli slogan markasını yoğun kullanım ve yatırım faaliyetleri ile ayırt edici hale getirdiğini, dolayısıyla marka tescil başvurusunun da reddedilemeyeceğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili kurum kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davacının “…” ibareli marka tescil başvurusunun, 556 sayılı KHK 7/1-a maddesi anlamında marka olabilecek işaretlerden olsa da, YİDK kararı ile reddedilen mallar ve hizmetler açısından tanımlayıcı olması nedeniyle, 556 sayılı KHK 7/1-c maddesi anlamında tescil engelinin bulunduğu, davacının marka tescil başvurusunun, başvuru tarihinden önce kullanım sonucu ayırt edicilik kazandığı yönündeki itiraz ve iddialarını destekleyecek herhangi bir belgenin ise sunulmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40-TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 30/06/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/06/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.