Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1406 E. 2022/902 K. 24.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/09/2020
NUMARASI …..
DAVANIN KONUSU : Haksız Rekabetin Tespiti

Taraflar arasında görülen davada Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16/09/2020 tarih ve 2017/553 E. – 2020/524 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, merkezi Ankara’da olan davalının imtiyaz sahibi ve Yazı İşleri Müdürü olduğu “…” adlı dergi yayımlandığını, bu dergide … adı ve … logosuna benzeyen logo kullanıldığını, derginin internet sayfası ve sosyal medya hesaplarında “…” adı ve … logosuna benzeyen logo kullanıldığını, hukuka aykırı olarak söz konusu derginin yerel süreli yayınlarında, internet sayfası ve sosyal medya hesaplarında “…” adını ve logosunu kullanmasının, …’nin yayın organı izlenimini verdiğini, ismi ve logosu nedeniyle, milletvekilleri ve vatandaşlar tarafından dergi ile … arasında bağ kurulduğunu, farklı algılamaya ve iltibasa yol açtığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda belirtilen haksız rekabet haline girmekte olduğunu ileri sürerek “…” adlı derginin yerel süreli yayınlarında, internet sayfası ve sosyal medya hesaplarında “…” adını ve … logosuna benzeyen logo kullanmasının, …’nin resmi yayın organı, internet sayfası ve sosyal medya hesabı izlenimi uyandırdığından bu durumun haksız rekabet olduğunun tespitine, haksız rekabetin önlenmesine, derginin isminden, internet ve sosyal medya hesaplarından “…” isminin ve …logosuna benzeyen logosunun kaldırılması suretiyle haksız rekabetin önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacı tarafça iddia olunan haksız rekabetin ihlali sebebiyle ikame edilen huzurdaki dava bir ve üç yıllık zamanaşımına uğradığını, davacının sadece “…” ibaresinin derginin adında yer aldığı iddiasıyla huzurdaki davayı ikame ettiğini, davacının, soyut ve genel geçer cümlelerle iddia ettiği “haksız rekabetin” ne şekilde gerçekleştiğini somutlaştırması ve ispatlaması gerektiğini, “…” kullanımı iddiasının da tek başına haksız rekabeti oluşturmayacağını, huzurdaki davada ispat yükünün davacıda olmasına rağmen, iddiasını ispatlamak için ispata yarar herhangi bir delile dayanmadığı da görüldüğünü savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından çıkartılan “…” dergisinin, yerel süreli yayınlarında, internet sayfası ve sosyal medya hesaplarında … logosuna oldukça benzeyen, dikkat edilmediği takdirde ayırt edilmesi mümkün olmayan logo ile … ibaresini birlikte kullandığı, … ibaresinin yanında “özel” ibaresinin oldukça küçük yer aldığı, bu durumun davalının dergi ve internet site ve sosyal medya hesaplarındaki logo ve ismi ile … isim ve logosu arasında okuyucuyu yanılmaya yönelik dürüstlük kuralına aykırı reklam ve satış yöntemi, işletme işaretleri hakkında gerçek dışı beyan, başkasının iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak niteliğinde 6102 sayılı Türk Ticaret kanunun 54/2. ve 55/1-a maddelerine aykırılık teşkil edip haksız rekabet oluşturduğu, davalının fiilen logo ve … ismini kullanmaya devam etmesi nedeniyle TTK’nın 60. maddesindeki 3 yıllık zamanaşımının gerçekleşmediği gerekçesi ile davanın kabulüne, davalının … Dergisi, yerel süreli yayınlarında, internet sayfası ve sosyal medya hesaplarında … adına ve … logosuna benzeyen logoyu haksız rekabet hükümlerine aykırı kullandığının tespitine, … ibaresi ve … logosuna benzeyen logonun kaldırılması suretiyle haksız rekabetin önlenmesine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davanın zamanaşımına uğradığını, kullanımı yasak kelimelerden olmayan “…” ibaresinin dergi isminde geçmesinin ne şekilde haksız rekabete neden olduğunun somut bir şekilde ortaya konulamadığını, davada ispat yükü davacıda olmasına rağmen, davacı taraf iddiasını ispatlamak için ispata yarar herhangi bir delile dayanmadığını, müvekkilin dergisinin ismi “…” kelimesinden ibaret olmadığını, davacı tarafın, söz konusu derginin, …’nin yayın organı izlenimi yarattığı iddiasının yerinde bulunmadığını, davacı tarafın haksız rekabet iddiasını ispat edemediğini, haksız rekabet iddiasının, açıkça hukuki dayanaktan yoksun bulunduğunu, … logosu ile müvekkiline ait … isimli derginin logosunun benzediği iddiasının gerçek dışı olup, logoların gözle görülür ve net bir şekilde birbirinden farklı bulunduğunu, logoların benzerliği hususunda bilirkişi incelemesi yapılmadığını, haksız rekabetin önlenmesine karar verilebilmesi için, haksız rekabet iddiasının ispatlanması gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, haksız rekabetin tespiti istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı tarafından çıkartılan “…” dergisinin, yerel süreli yayınlarında, internet sayfası ve sosyal medya hesaplarında … logosuna benzeyen logo ile … ibaresini birlikte kullandığı, bu durumun 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu uyarınca haksız rekabet oluşturduğu, davalının haksız rekabet eyleminin devam etmesi nedeniyle zamanaşımının gerçekleşmediği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2008/11242 Esas, 2010/2441 Karar ve 04/03/2010 Tarihli ilamının da bu yöne ilişkin olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 24/06/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/06/2022

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.